Üzerimde bi dünya esrarla torbacı evinden dışarıya tek ayağımı attığımda polisle kafa kafaya gelmem. Çekmeye çalıştı, dışarı çıkardığım ayağımı hemen içeri soktum. Aramızda 10 Santimetreden daha az mesafe var; o eve giremiyor, ben dışarı çıkamıyorum. Hayatımda ilk defa 1-2 saniye içerisinde o denli ter boşaltmıştım sanırım.
Şimdi olsa eve girip hayatını sikerler Adamın. Malum ohal falan, ne gerek var mahkeme kararına?
Yıllar yıllar önce ormanda mahsur kalmıştım. Yağmur başlayınca araba çamura saplandı akşamüstü. Ben de epey bi derine inmişim ormanda. Yardım isteyeyim dedim kimsecikler kalmamış etrafta. Yağmur başlayınca herkes pırrr! Dal parçalarını lastik altına koyarak epey denedim çıkmayı ama nafile. Daha da fazla saplandı lastikler.
Fazlaca deneme yapmış olmalıyım ki hem aküyü boşaltmışım hem de benzin dibe inmiş. Saatlerce uğraşmıştım. Telefon sinyali de o kadar kötüydü ki, tam arıyorum anında kapanıyordu.. Sonra köpek sesleri eşliğinde merkezi bir yere kadar yağmurda yürümece, oradaki köylülerden yardım istemece, traktörle gelip arabayı bulmaca falan. Sonra traktör de çamura saplanmıştı arabayı çekerken. Fosilleşmiş olan yapraklar ve toprak birleşince bataklık kıvamına dönmüş. Daha bir sürü aksilik... Sabaha karşı kurtulabilmiştim ancak. Lanet ettiğim ilginç bir gündü!
En ilginç olayı söylemeyeceğim fakat henüz dün pakistanlı birisi yazmıştı, birilerine yazıp arkadaş oluyormuş. Şansa da benim numara çıkmış. ilginç geldi bana acaba orada bulunan bir Türk yazmıştır veya herhangi birisi sırf uğraşmak için yapıyor mudur diye dâhi düşündüm.
Sonra da engelledim işte, zekasız.
myspace vardı hatırlar mısınız? sene baya önce bir sene ben diyeyim 2007 siz deyin 2008.
myspace henüz türkçe olmamış ve sitede ilik gibi gacılar cirit atıyor. sayfamı özenle hazırlardım background fotoğrafı, şarkılar falan sağlam olurdu.
bir gün yine aranırken mesaj kutumda selam diye bir mesaj gördüm. elbette hemen profiline baktım ilik gibi sarışın bir gacı. hemen cevap verdim gün boyunca konuştuk daha sonra msn adresini istedim.
msn de sohbet etmeye başladık kamera açtık ki karşımda cidden bebek gibi sarışın bir gacı. aha dedim turnayı gözünden vurduk.
hatun cihangirde oturuyor 10 dklık mesafe.
neyse kıldı yündü tuttu tutmadı derken taksim meydanında buluşmaya karar verdik. plan belli 2-3 bir şeyler içer eve geçeriz.
buluşma günü gelene kadar hiç telefonda konuşmadık sadece msn üzerinden kamera açıyoruz.
taksime gittim hatunu aradım ama sesi biraz garip geliyordu. hastadır dedim. farklı bir şey asla düşünmüyorum ama kız dediğim kadam çıktı bildiğin saplı tava orjinal travesti. merhaba dedi merhaba dedim ve oradan uzaklaştım.
yılbaşı gecesi kardeşimle bi tekele uğradık, çıkarken adam "mutlu noeller" demişti baya gülmüştük kardeşimle. ertesi gün istanbula gidicem ama bilet almamışım, öğlen vakti bilet bakıyorum sadece tek firmanın saat 4 otobüsünde 1 koltuk boş. aldım tabi hemen. otobüsteki tek koltuk tekelci abinin yanıymış, tanıdı bir de yol boyu muhabbet ettik.
Bir gün taksiye bindim evime gidiyorum (evet zenginim evet taksiye biniyorum evet). Para çekmek için taksiyi durdurdum atmlerin önünde. AYM'ye gittim önümde bir çift para çekiyor sanırsam biraz yakın durmuşum. Bana cazgırlaştılar. Bi dövmedikleri kaldı. Ağır tepki alınca kendimi sorguladım ve bir daha asla ATM'de milletin götünün dibinde durmamaya özen gösterdim.
