Az önce bahçeye indim. Üzerimde beyaz yırtık pırtık elbise var. Saçlarım da yağ içinde, toplu değil ama. Elbisenin üzerine de gömlek giydim. Bahçede kedileri sevdim. Dönüyorum eve. Sonra kedimi izlemeye başladım. Bahçenin dibinde de balkonları bahçemize bakan bina var. Ben ağaçlardan görünmüyorum sanarken balkona bakayım dedim kimse yoktu sonra bi üst balkona baktım iki tane adam biri beni izliyor ve göz göze geldiğimiz an sigarasından aldığı dumanı bana bakarak üfledi. Kendimi çok garip hissettim ve hemen döndüm uzaklaşıp eve geldim. Kedimle dakikalarca bakışmamızdan ne anlam çıkardı kim bilir.
Az önce acil olarak telefon etmem gerekti. Az önce derken saat 13.30 sıraları. Telefonum aramalara kapalı olduğu ve acilen evi aramam gerektiği için çevrede kontörlü telefon olan bakkal çakkal market aradım. En sonunda bir yer buldum, öğlen sıcağı kan ter içerisinde kalmışım. Mini market, markette küçük bir velet duruyor. Kontörlü telefon var mı dedim, velette var ama babam yok dedi, sen yapamıyor musun dedim yok babam Cumaya gitti dedi. Biraz da telaşlı olduğum için çevrede kontörlü telefon var mı diye kısa bir gezinti yaptım ve çevreye baktım ancak yoktu. Bu arada adamın Cuma namazından çıkmış olabileceğini düşündüm ve tekrar markete gittim. Marketin sahibi oradaydı ve telefonla konuşuyordu, adama telefon kullanmak istiyorum dedim. Adamın sabit telefon hatlı telefonu göstereceğini sanarken adam konuşmasını bitirdi ve al diyerek elindeki iphone telefonu uzattı. Şaşkın bir şekilde aldım. Kontörlü telefon bu mu dedim? Evet abi bu dedi, dakikası 1 TL.
hakim sen kimsin dedi. ben de ne biçim konuşuyorsun belli olmuyor mu kim oldugum diye atar yaptım. geçmişsiniz orda duruyorsunuz belli olmuyor dedi. hukuk cidden bitmiş dedim. kimliğini ver dedi. hakime hanım şaka mı yapıyorsunuz dedim. beyefendi kimsiniz dedi. avukatıyım dedim. cübbeniz yok anlayamadım dedi. 10 saniye sessizlik. benim yerin dibine girmem.
duruşmada cübbe giymeyi unutcak ne yaşadıysam artık bir gün öncesinde siz düşünün artık.