Bayramdan çok bayramdan sonra antalya'ya gitme planım var. Bayramda da belki yengemlere gideriz ama zannetmiyorum. Dayım hayattayken ablama diyordum gidelim diye ama çalışıyorlarmış, çalıştıkları doğru ama ablam dayımın kendisiyle pek ilgilenmediğini düşünüyordu. öldükten sonra da mezarında dua okudu. Birinin kıymetini öldükten sonra değil yaşarken bilmek lazım. Dayım da hayattayken ablam ve benle daha çok ilgilenseymiş daha güzel olurmuş. Allah'tan geçen yıl yeğenimin sünnet düğününde gördüm ve mezarlıkta karşılaşmıştık.
3 gün ailemi görebileyim diye şehir dışına çıkacağım. Ki bu üç günün - gidiş geliş toplam 8 saat olduğundan- bir günü yola gitmiş olacak. Nereden baksanız sıkıcı durumlar işte.
inş misafir falan gelmeden çay içip, çikolata yiyip, bişeyler izleyip günü bitirmek ama asla bu planım gerçek olmuyo. Sürekli bi garsonluk hizmeti amk bıktım.
Minnak minnak keseler yaptım çocuklara. içine rengarenk şekerler koydum. Yalnız bir sorun var buraya yeni taşındık pandemi oldu ve hiçbir komşuyla muhabbetimiz yok. Sanırım kapıyı da çalan olmayacak.
Temizlik yapmaktan her yerim ağrıyor olacak. Tutuk halimle oturup sarma sarıp, tatlı vs. Yapacağım. Kayınvalideme çıkıp misafirlerin gelmesini bekleyeceğim. Çocukların gözlerinden büyüklerin ellerinden öpeceğim bir de.
Ablamlar yanıma gelecek onlarla takılıp turlayacağız. Anne babamdan uzakta ilk defa bir bayram geçiriyorum. Değişik hissediyorum. Ama en azından ablam olacak o da bir şeydir.
sabah uyandığımda annemlere bir kahvaltıya giderim, sonra oradan babaanneme uğrarım, oradan da bir barda iki bira içer kaçarım malum karantina şartları evden çıkamıyoruz...
(sırasıyla: mutfak, babaannemin odası ve kendi odam,uyku)