- paran var mı bir şeye ihtiyacın var mı ?
+ yok baba teşekkür ederim.
En son ne zaman para aldığımı unuttum çalışıyorum, her seferinde sorar öyle kral adamdır sağolsun.
ölmeden bir hafta önce 'yarın doktora git olur mu? kendine iyi bak babacığım' sarılıp seni seviyorum demiştim. son görüşüm oldugunu bilseydim içimde kalan ne kadar güzel şey varsa sıralardım. mezarının başında içimden teşekkürler yağdırmazdım. hep son cümlenizmiş gibi güzel dileklerle ayrılın yanından uyumaya gitseniz bile.
-babuş kalk yat artık geç oldu
-tamam oğlum sen git yat film izliyorum ben
tv sesi 10 da film izleniyo evlat gittikten hemen sonra hızlı bir geçişle hooop hotbird akar. bizim pederde böyle bi adam işte.
Baba sen hiç merak etme annem biraz yanında kalsın sonra sırayla biz yanında kalırız. Bu konuşmadan sonra babamın uykusu geldi ve uyudu ben de rahatsız etmeden usulca odadan çıktım ve istanbul a döndüm aradan bir gün geçmişti ki taburcu etmeye hazırlandığımız babam vefat etti. Aklımın ucundan bile geçseydi öleceği, bu kadar kısa mı konuşurdum yada kısa bile konuşsam bu kadar boş mu konuşurdum, kesinlikle hayır. Seni hep sevdim baba, sen benim kahramanımsın derdim otuzu geçkin yaşıma aldırmadan başımı dizine koyardım. Bu bana ders oldu, değer verdiğim insanlarla konuşurken sanki son kez görüşüyormuşcasına dikkatli ve anlamlı konuşuyorum.
Yazarların babalarına şayet babaları hayattaysa şimdilik söyledikleri son cümledir. Babanız hayatta değilse en son söylediğiniz cümle aynı zamanda hayatınız boyunca kulaklarınızda çınlayacak sözler arasındaki yerini çoktan almıştır bile. Ben babama, sen bunları düşünme giysilerin burada, hastaneden yürüyerek çıkıp evimize gideceğiz demiştim ama olmadı hastaneden ben tek başıma çıktım maalesef yaşatamadık onu. Allah herkesin sevdiklerine uzun ömür verir umarım.