yazarların ayrılık hikayeleri

entry21 galeri0
    1.
  1. her yazarın muhakkak hayatında en az bir defa tatmış olduğu hüzünlü ayrılıklardır.
    0 ...
  2. 2.
  3. uzun süre inandığı, gerçek sandığı her sözün, her kelimenin yalan olduğunu, yaşadığı her şeyi, aslında yaşadığını sanmış olduğunu anladığı an biten aşktır.
    0 ...
  4. 3.
  5. mesafelere dayalı bir hikayedir benimkisi. keşke anlatmaya mecalim ve cesaretim olsaydı.
    4 ...
  6. 4.
  7. O sevdi ben görmedim.Ben sevdim o görmedi.
    3 ...
  8. 5.
  9. yoruldum denilip terk edildim, can acıtıcı.
    2 ...
  10. 6.
  11. sabah tartıştık ayrılalım dedi ben olur dedim ve ayrıldık.

    öyle romansal veya hikaye tarzı bir şey değil.

    bu ülkede bir ben düz bir hayat yaşıyorum amk herkesin hayatı roman dizi olmuş.
    3 ...
  12. 7.
  13. eskimiş ve yıpranmış bir ilişkiyi düzeltmeye çalıştım iyice berbat hale geldi bir de arada mesafeler olunca iyice berbat hale geldi ve bitti.
    tam olarak nasıl bittiğini anlatmak isterdim ama çok gereksiz uzun ve aşırı derecede saçma.
    0 ...
  14. 8.
  15. iki kere ayrılalım dedi olur dedim sonra şaka yapıyorum dedi daşşak geçti aklınca en sonunda noktayı koydum. öylede acıdı içim...
    0 ...
  16. 9.
  17. Mayıs'ın 18'i ikindi vakti benden çok daha iyilerine layıksın , çok daha mutlu ol diye 2 cümleden oluşan kıytırık bir ayrılık mesaj ile.
    2 ...
  18. 10.
  19. Çok komiktir.

    Ben: salak, gerizekalı dedim.
    O: başkası ile evleniyorum dedi.

    inanması güç değil mi? Ben halâ şoktayım amk, bir bilseniz..
    5 ...
  20. 11.
  21. matmazel, sao paulo nun en işlek meydanının ortasında basıp gider ve olaylar gelişir.
    2 ...
  22. 11.
  23. sonu hepimiz için aynı giriş ve gelişmeyi napcan. bi ara hepimiz buluşup içelim. kafa dagıtıp unutmak icin yemin edelim.
    1 ...
  24. 12.
  25. Adam, çok uzun zamandır kadın sıcaklığını hissetmemiştir. Bu zaman içerisinde tanrının lanetinin üzerinde olduğunu, hiçbir kadının eli, eline değmeyeceğine kendini inandırmıştır. Bu inanış, kadınlara karşı katıksız bir soğukluğu benimsetmiştir. Neyse, bir adamın halinden anlayan bir kadın bu adama yakınlık göstermiş, onunla ilgilenip şefkatini gizlememiştir. Aradan zaman geçtikten sonra ise adam, ben bunlara alışkın biri değilim benim ile zaman kaybetme diyerek gitmiştir.
    3 ...
  26. 13.
  27. kısacası şöyleydi. gitme dedi, gittim, git demedi gittim, kal dedi gittim, hiç bir şey demedi yine gittim. hep giden ben oluyorum. hep benim yüzümden.
    2 ...
  28. 13.
  29. Ne o yazdı, ne ben yazdım. Bişey de olmamıştı, öyle konuşmadık bir daha.
    3 ...
  30. 14.
  31. açık ara en salakçası benimkidir. eminim. yaklaşık 20 gün sürmüştü, ikimiz de isteyerek başlamıştık ilişkiye ve eski defterlerden kalma bir bağ yoktu ikimizinde. ancak her nedense mütemadiyen "ben seni uzerim"," benimle gecinemezsin" vs. tadında sözlerle sabrimi zorluyordu. ancak tuhaftır, iyi gecindigimiz zamanlarda ise işler oldukça yolundaydi. bunu yaklaşık 4 kez yaptı. 20 gün suren ilişkide en kaba hesapla 20/4=5 yapar ve ben 1 hafta rahat kafayla oturamadım. neyse, en son yine bu ben seni uzerim meselesi açıldı, mevzu uzadı uzadı uzadı ve artık dayanamayan bunyem, eski sevgili kişisinin verdiği tüm anahtarliklari avucuna sıkıştırarak "peki öyleyse, hayatta başarılar" cümlesini söyleyerek iyi niyetler ile uzaklaştı. ancak bu mevzu bu şekilde kapanmadı bir turlu. yeterince uzun bir sure geçtikten sonra ki bu sure zarfında kendisinin de tanıyor olduğu arkadaşlarımla oturmam, muhabbet etmem kendisini kıskançlık krizine soktu ve ortak bir arkadaş vasıtasıyla ortamdan uzaklaşmamı istedi. ulan mal, o kadar kiskaniyorsun beni neden manyak manyak triplere girip ayrildin. daha sonra yine ortak arkadaş vasıtasıyla ucuz ağız arama çalışmaları ile sevgilim olmadığını doğruladı ki her ne kadar kızgın olsam da göynüm ondaydı. aradı beni, buluştuk tekrar başladık. herşey çok güzel gidiyordu ki istikrara bakın yine tam 20 gün sonra arıza çıkarmaya başladı. sebep? tabi ki ben seni uzerim tatavası. aglaya aglaya ayrıldı. uzun bir sure ağlamaya devam etti. belki de halen ağlıyor ama ortada işte bu yüzden denecek bir sebep de yok. hadi dicem aldatmaya çalıştı, o da yok. garip..çok garip, sözlük. kadınlar garip. anlamak imkânsız.
    2 ...
  32. 15.
  33. doğum günümde terkedilmiştim, sonra geri döndü ama ben istemedim.
    4 ...
  34. 16.
  35. "Kentte yağmur günlerdir durmak bilmiyordu. Sular her zamanki gibi yokuş aşağı akıyordu. Küçük çocuklar camdan dışarı bakıyordu. Arap bacı ölmüştü. Ali, Ayşe’yi seviyordu ama bu bambaşka bir hikayeydi. "

    http://mbsadam.blogspot.c...er-soyluyorsun-nalan.html
    1 ...
  36. 17.
  37. 18.
  38. 24 temmuz akşamı olmuştu ne olduysa. Yazmıştım bir önceki entrymde. Eylül de bitti artık. Tam kabullendim diyorum. Bitti. Daha fazla ne üzebilirdi ki bunu da atlattım diyorum ama her seferinde, her kendimi güçlü hissettiğimi kolumu kanadımı kıracak yeni bir şey ile karşılaşıyorum. Bu aşk da değil aslında. içimdeki öfke bunun aşk olmadığını söylüyor bana. Asla'sına gitti işte. Geride bıraktığına ne olduğu hiç umrunda bile olmadı.
    2 ...
  39. 19.
  40. Koca ekim de bitmek üzere. Her şey neden aynı hala içimde? Öyle ki, ara diyor bazen içimden bir ses. iÇim kıpır kıpır oluyor. Sonra tüm o yaşananlar beynime sanki bir tonluk bir çekiçle bam bam vuruluyormuş gibi. Ağlayamıyorum, gülemiyorum hala. Ne hissedeceğimi şaşırdım. Yaşadığımız şehre gidiyorum ara sıra işim olunca. Bizim eve giden otobüsü gördüm geçenlerde gözlerimden yaşlar boşandı sokağın ortasında. Evimizin yoluna doğru gittim arkadaşımın biriyle. Göğsüme bir ağırlık oturdu sanki. Hastalandım. iğneden çocukluğumdan beri korkarım. Tek başıma iğne oldum. Ağlayarak, yürüye yürüye döndüm eve. KOmadayken beni o hiç siklemediğin hastaneden. Acı çekiyorum. Affetmek istiyorum, bana dön istiyorum yapamıyorum. Gururum daha baskın. Hayatıma bakayım diyorum. Her yerinden sen ve senin bokların çıkıyor. Neden harcadım üç yılımı pişmanlığı. Her gece rüyamda hala her şeyin düzeldiğini görüyorum. O kadar bıkmışım ki artık umutlanmaktan. Rüya bu deyip uyandırıyorum artık kendimi. Hayatım o kadar bok ve boş görünüyor ki. Tek yaptığım beynim kendini kapatana kadar içmek. Artık sadece içince değil, içmeyince de bayılıyorum. BU takıntı mı? bu öfke mi? Bu sevgi mi? Fikrim yok. Sadece her şey silinsin zihnimden sana dair. Her şey yok olsun. Acı çekmekten yoruldum. Şarkılardan bile kaçıyorum. Her gün aynı duayı ediyorum. Artık bitsin. Artık ömrüm bitsin.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük