kurstan eve geldiğimde evimin önünde yere uzanmış yatan yavru bi karabaş köpek gördüm. öylesine muhtaç bakıyordu ki anlatamam. aldım kafasını okşadım kuyruğunu sallamaya ve bacaklarıma sürtünmeye başladı. biraz kemik verdim kıtır kıtır yedi. sonrasında bi yere gitti ve 10 dakika sonra koştura koştura geri geldi. beni pencerede görünce sevinç gösterileri yapmaya başladı, yere yatıp yuvarlanıyor..
tanrı misafiri diyelim sözlük.
yarına ve yarınlara duyduğum tatlı merak. çünkü hayallerim var dostlar.. yapmak istediklerim, yapmaya çalıştıklarım. bi şeyler ekiyorum yarınlar için, umut ediyorum, mutlu oluyorum..
Eve geldim sonunda.
Sabahın altısında amcam uyandırdı, uyuma taklidi yaptım yemedi, yollara düştük.
Tam iki saat onu bekledim klinikte. Hava da felaket sıcaktı; bi de soğuk memleket derler. Külliyen yalan. Sıcakta kalan dondurma gibi oldum.
Şu an çok mutluyum evdeyim.
Yaşasın pijamaların verdiği rahatlık!
Yaşasın sereserpe uzanmak!
paydos etmeye dakikalar kalmış olmasıdır. tüm gün bacaklarımız kollarımız prangalı resmen. mesai bitince özgürlüğe uçuyorsun sanki tüm yorgunluk bıkkınlık gidiveriyor..
Amcamlar yarın için bizi iftara davet ettiler. Harika bir haber. Yengem de kuzenim de mükemmel lezzetli şeyler yaparlar. Abartmıyorum, cidden efsaneler.