Yazarların bir takım sakinleşme amacıyla gerçekleştirdikleri fiillerdir.
Su her potansiyel agresifi sakinleştirir. ister yüzme olsun, ister duş. Bunun haricinde ben ip atlıyorum ya da o an enerjimi atabileceğim hangi materyel varsa top, pinpon, bisiklet sürmek vs. Enerjimi atınca hırsımı da atıyorum. Ha mesela temizlik yaptığım bile olmuştur, kafamın nasıl estiğine bağlı.
yumuşak cisimleri yumruklamak. en sonunda ters bi hareket yapıp nefes nefese yatağa uzanıp kırdık mı kolu acaba omuz çıktı mı bel incindi mi diye düşünmek.
çay yaparım, müzik açarım(sizin hatta çoğu insanın sevmediği müzikler) perdeyi sonuna kadar açar camı açarım. önüne oturur amaçsızca çayı yudumlarım zaten kendiliğinden gözlerim dolmaya başlar. biraz sinirlenirim ana bacı sövmeye başlarım. sonra biraz daha duygulanırım. sonra ayı seyrederim hep dolunaydan bunlar diye düşünürüm. sonra yine küfrederim. gözlerimi silerim küfrederim. çay içerim küfrederim.
hayatımı gözden geçirim. tam olarak hüzünlenme sebebimi bulurum. sebepleri sayarım sayarım sayarım sayarım sayarım sonra sıkılırım. sikerim anasını hep geceden oluyor bunlar. sabah olsun geçecek diye kendi kendime hayal kurarım biraz.
bir iki türkü daha.
zaten yorulurum. uykum gelir. uyurum. her şey dağınık kalır. hiçbir şey düzelmez. ama işte şükrederim. yine şükrederim çünkü bu dağınıklığa rağmen hala nefes alıyor ve gülebiliyorsam o kadar önemli değil demektir.
ne yapayım lan başka. ne sakinleşme hobisi amk paris mi burası
Sessiz sakin bir yer bulup çay ya da sigara içmek, kısık bir müzik eşliğinde sabit bir yere odaklanmak, düşünmek daha sonra alay etmek; kendinle, düşündüğün şeyle ve sonra kulaklığı son ses açıp takılmak.
Az önce öldüğün halde yeniden hayata tutunmaya çalışmak. Dili dini ırkı milliyeti farklı insanların bile arkadaş olduğu o şahane evreni düşünüp hayal kurmak.