yazarların liseden aklında kalan anılar

    28.
  1. Sınıfın ortasında şiddet uygulayan, sorduğu soruyu bilmediklerini öğrendiğinde 18 yaşındaki adamların ortasında döven hocamızı ortak kararla şikayet etmek istemiştik. kararımızı aldık, şikayeti ben üstlendim ve hepsi yanında olacağız dedi.

    ertesi gün müdür geldiğinde ''biz öyle bişey yapmadık hööö'' diyen insanlarla karşılaştım. evet. hayatı lisede öğrendim.
    23 ...
  2. 23.
  3. sınıftaki masaları zımparalayıp, vernik ve parlatıcı sürme işini, sınıf öğretmenimizden aldık. yani ilk girdiğim devlet ihalesini kazandık. sonra sınıftaki herkesten bir miktar para topladık. öğretmen o parayı bize (3 kişiyiz) gerekli malzemeleri almamız için verdi. ben de hemen Nalbur olan amcama gittim. biraz duygu sömürüsü ile gerekli her şeyi para vermeden aldım. karşı sınıftan 2 çocuk ile uygun ücret karşılığında anlaşıp, masaları onlara zımparalattım (sanırım kapitalizmi buldum). Ağır iş bittiği için vernik ve parlatıcı işini biz yaptık. sonra sınıf öğretmenine gidip "hocam vernik kokusundan bi acaip olduk, zehirlendik galiba" diyerek, ayran yoğurt vb iyi gelen şeyler için para koparıp, onunla da parliament aldık fosur fosur içtik.

    affet beni hocam.
    10 ...
  4. 35.
  5. Kantindeyiz bir gün. Okul müdür yardımcımız "parlamentrengi" diye seslendi döndüm baktım. Çokta korkulan bir adamdı. Baktıktan sonra bir uçtan öteki uca; seni okulun en güzel kızı ilan ediyorum diye bağırdı. O anı unutamam herhalde.
    12 ...
  6. 38.
  7. sürekli sınav kağıdı çalardık. şebekeydik biz. 4 kişiydik. bayağı yani sadece bizim sınavlar değil başka sınavları da götürürdük. çaldığım kağıtlar hala hatıra olarak durur. taktikleri vardı. mesela felsefeci vardı bir tane. adam her perşembe bahçe nöbetçisi olurdu. sabah okula gelir gelmez çantasını birisine verip, yukarı çıkarmasını isterdi. ve o çantayı alan da genelde bizden biri olurdu. o da öğretmenler odasından bir durak önce tuvalette biraz vakit geçirir öyle çıkarırdı yukarı. coğrafyacı vardı. sınavları usb belleğinde taşırdı. aynı bellekte ders işlediği slaytlar olduğu için belleğe erişilebiliyordu. birkaç kez oradan kopyalamıştım. hatta bir kez anlamıştı da hoca sınavı değiştireceğini söylemişti. sonra 10 puanlık yeri değiştirdi ve sınavdan 90 aldım hehe. matematik hocasınınkini fotokopicide hallederdik. bunun için orada çalışan kişinin ismini veremeyeceğim bir kız arkadaşa olan ilgili yetiyordu. ingilizcecinin soru sorduğu kitabı bulmuştuk hiç sorun olmuyordu. hiç şaşmadan aynı kitaptan soruyordu kadın. almanca hocası zaten çok dikkatsizdi. bir gün bir deprem tatbikatı olmuştu da hoca çantasını sınıfta unutup gitmişti. biz de millet deli gibi bahçeye yardırırken tuvalette gizlenmiştik. müdür aşağıda nutuk atarken yukarıda soruları cevaplandırıyorduk eheh. bir gün almanca hocasının çantasından bir kağıt çekmiştim ama aceleden kağıda hiç bakmamış cebime soktuğum gibi fırlamıştım dışarı. sonra bir baktım 10. sınıf sorularıymış. halbuki biz 11'deyiz. "tüh" deyip 10'lara gitmiştim, sizin sorularınız elimde, diye. onlar da "oho biz sınavı geçen hafta olduk" demişlerdi. ben de hiç sallamadım. sonra sınav günü geldiğinde bir baktım o soruları aynen sormuş hoca. yukarıdaki 10.sınıflar notunu bile değiştirmemiş. nereden nasıl geldi bilmiyorum bizim bir arkadaş din kültürü, sosyoloji ve sağlık dersleri kağıtları getirmişti de biz arka merdivenlerde cevaplamaya çalışıyorduk. alışmış kudurmuşa benzer ya bazen zaten elimize geçer diye dersin yüzüne bakmıyorduk. hatta bir keresinde sosyoloji notları geldiği zaman aramızda kimse adam akıllı cevaplandıramamıştı. sorular elimizde olmasına rağmen çok iyi notlar alamamıştık. bir kere bir hocanın çantasını karıştırıyordum bizzat. arkada da suç ortağım gözcülük yapıyordu. tuttum hocanın çantasından iki kağıt çektim A ve B gruplarına ait. sonra ikimiz de tüydük oradan. yalnız dikkat ettiğim bir şey vardı kağıtları çekerken, hocanın çantasında gerçekten çok az sayıda kağıt vardı. yani anlaşılabilirdi aldıklarımız. öyle ya genelde hocalar haddinden fazla çektirir "aman yetmedikçe artmaz" mantığıyla, bir panik olmuştum kendi kendime. sonra bizim çete toplandık tabi paylaşacağız notları. sonra fark ettik ki birbirimizden farklı olarak hepimiz hocanın çantasını didiklemişiz. tam 13 kağıt var elimizde sınavdan önce. koordine olamama sorunu. bayağı panik olmuştum, "lan hocanın çantada kağıt kalmadı, gidip bir iki tane geri koyalım" falan dediğimi anımsıyorum. sonra bir şey de olmamıştı.

    öyle işte.

    aklıma geldikte editleye editleye iki katına çıkardım entryi. umarım o tanıdıklardan biri çıkmaz da ifşa olmayız. *
    8 ...
  8. 47.
  9. çoğu yazarın en fazla geçen yılki anılarıdır.
    7 ...
  10. 6.
  11. lise 1, uyuz olduğum bir hoca vardı, o da bana uyuz olurdu hep laf sokardı derste, daha doğrusu soktuğunu sanırdı. birgün yeni arabasıyla geldi okula, herkes ooo hocam yeni araba yapmışız hayırlı olsun dedi, herkese saolun gençler falan filan dedikten sonra hocam hayırlı olsun, ne kadara aldınız dedim. çooook para çoook dedi, ne kadar işte hocam dedim, baban götünü satsa alamaz dedikten sonra piç piç gülmeye başladı. bende neden sizinki sattıda mı aldı dedim, o yüzünü hala hatırlıyorum. çok sinirlenmişti, güldü geçti, olgun bir adammış. ama ilk dönem o dersten kalmıştım, sınıf değiştirmek zorunda kaldım. gerçi yine sınıfta kaldım orası ayrı. şimdi hala görüşüyoruz keretayla, faceden eklemiş, inci capsi falan takip ediyor manyak.

    bu da böyle bir anımdır.
    7 ...
  12. 3.
  13. 10. sınıfta saçlarımın uzunluğu nedeniyle kendime olan güvenim full iken, çıkma teklifi ettiğim kız kabul etmişti. aynı günün beden dersinde berberlik sertifikası olan beden hocasının saçımı tuttuğu gibi kökünden kesmesi ve çıkışta kızın beni beklerken görünce hızlı bi şekilde kaçması unutamadığım anılardandır.
    7 ...
  14. 31.
  15. havada parçalanan okul pantolonum.
    7 ...
  16. 26.
  17. 30.
  18. Edebiyat hocası derste boş bırakmıştı. Bizde diğer sınıftaki arkadaşlarla konuşuyoduk whatsapptan. Neyse bi ara sedattan ses kesildi ve doğukan mesaj attı. Sedatın telefonunu müzik hocası aldı diye. Bizde gizliden aradık hocayı. Hoca ilk önce açmadı falan ama biz hala aradık. En sonunda açtı. Sol la si do allahuekber falan diyenler olmuştu. Buda böyle bir anım. Çok çılgınız.
    6 ...
© 2025 uludağ sözlük