Dağılmış eşyalar dört bir yana,
Sessizliğimiz uykusuzluktan değil,
Toplasan iki kişi eder miyiz hala?
Beni biraz böyle hatırla.
Biliyorum bir kaç kere açılmaz hiçbir bavul,
Biliyorum çalışmaz saatler gibi..
Bu ev, ev değil artık..
Biliyorum çok üzgünüm,
Karşımdasın ama bak yoksun burada..
Hatırla! kaybettiğin herşey gibi,
Yabancı bir korkak belki,
Böyle hatırla..
Sarılıp kendine sıkıca,
Bu hayat benim değil de..
Beni biraz da böyle hatırla..
yarimi daha hava alanından ülkesine * yollarken kulaklarımda çalmaya başlayan şarkı. bir ay boyunca yalnızlığımın marşı:
rüyalarım açık yaralarım gibi, içim dışımda,
mutluluk dolu düzenim yine yalnızlık ve sıkıntı ile doluyor,
sanki sararan yapraklar gibi,
bütün sesim, soluğum içimde yok oluyor,
tak,tak,tak,
yalnızlığımı kucaklıyorum yeniden,
tak,tak,tak,
duvarlara çarpıyorum çaresizce, benim için her şey söylenmemiş,
tak,tak,tak,
gecenin karanlığı gözlerimde,
tak,tak,tak,
aşamayacağım bir dünya yaratıyor, hoşgeldin yalnızlığım,
yalnızlığım, sensizliğim,
denizin dibinde kalmış bir şehir gibi,
gülümsemen zehirli hafızamda kayboluyor,
sanki sadece pişmanlıklarımızı söylüyorsun bana,
karanlık kırıyor ruhumun aydınlığını,
tak,tak,tak,
hayallerimiz kalp kırıklığında sürüklenirken,
tak,tak,tak,
gözümde, kulağımda ve ağzımda bir gözyaşı seli,
tak,tak,tak,
dış dünyanın hissizliği,
tak,tak,tak,
hoyratlığı yakıyor aklımı, hoşgeldin yalnızlığım,
yalnızlığım, sensizliğim...