yazar olmasının üzerinden belli bir süre geçmiş, yazarlık bilgi ve kabiliyetini az ya da çok ama mutlaka ileriye götürmüş yazarın, geriye bakıp ilk yazdığı entrylerini okumasıdır.. hemen akabinde de büyük ihtimal bir dolu entrysini editlemesi gelir..
ilk yazılan entrylerin şimdiki entryler ile kıyaslandığında ne kadar sönük, boş ve daha basit cümlelerden oluştuğu görülür.
en fazla iki satır süren, bir sürü yazım yanlışı ve anlatım bozuklukları ile dolu cümleleri gördükten sonra sözlüğün insanı ne kadar değiştirdiği kolayca fark edilebilir. yani bu aktivite kişi de rehavet yaratabilir.
amı götü dağıtmadan adamakıllı yazıldıysa şaşırtmaz.
asıl ilginç olay sözlüğün amına koyan tiplerin ilk entrylerini okumak. bakıyorsun adam hegel demiş ne bileyim barok mimari ve avusturyalı bestekarların mahrem hayatları gibi sofistike şeyler yazmış, yazar olur olmaz azılı bir göt olmaya adamış kendisini. na bunlar çok enteresan işte.
