bu sözlükte fake nicklerle giriş yapılıp ortalığın karıştırılmasında bir sakınca görülmüyorsa bunun altında yatan en önemli neden sözkonusu yazarın aklındaki "lan 10 tane yazarım hemen yazar olurum" düşüncesidir, işin kötüsü de evet haklıdır böyle düşünen yazar.
bir ara yeni gelen yazarları keşfedip, başlıklarını açtım. onlara hoş geldin entry'leri yazdım fakat gördüğüm manzara gayet ilginçti.
3 (yazıyla üç) entry sahibi yeni gelmiş bir yazarımız vardı...
tamam bu kişi zall'ın üst kat komşusunun küçük oğlu ender olsun, format da biliyor, canı sıkılmış demiş ki zall'a "abi beni yazar yap". e bu olur ama, ben ya bir sürü gördüysem böyle 3 - 5 entry ile yazar olduğunu gördüğüm ??
onu da geçtim, 10 entry de bence az bir deneme sürecidir. ama modların sayısının da ciddi bir çaylak inceleme süreci için yeterli olduğu söylenemez. şu an için değişmesi gereken şeylerin olduğu ama imkÂnların kısıtlı olduğu düşünülebilir.
yÂni ben bugün uludağ sözlüğe baktığımda "bu insan nasıl yazar olmuş ?" dediğim çok oluyor, peki ben mecbur muyum başlık açmasını bile bilmeyen insanın başlığını (entry'yi geçtim) gammazlamaya ? ulan burası sözlük ! soru soran, sizli bizli formatta başlık açmak ne zamandan beri "tanımlanabilir ifÂde" oldular sözlük camiasında ?
ilk entry tanım içermeli bu kadar basit, ama yok bakıyoruz adama, başlık açıyor ama açtığı başlık anket ve tanıma gerek görmeden başlıyor anketini doldurmaya...
aynı kişi ertesi gün gidiyor...nereye ?? uludag sozlukten soguma nedenleri başlığına...ne yazıyor ?? ayar vermeye meraklı bir sürü yazar olduğu(ymuş).
"sen eşşek olursan semer vuran çok olur" lafı başka kimlere cuk diye oturur ??
forum tarzı entry giriyorlar. siyasi başlıklarda çok oluyor bu. peşine düşüyorum adamın, haklı olan benim. bir süre sonra şikayet ettiğim tüm yazıları siliniyor, peki bu yazar(ımsı) ne yapıyor ??
uludağ sözlük moderasyonu başlığına "şöyleler, böyleler, onlar gibi düşünmüyorum diye yazılarımı siliyorlar, bir dahakine söylesinler ne istiyorlarsa onu yazayım" diye entry girme gereği duyuyor.
başlık eğer hararetli bir tartışma yaratmışsa bir süre sonra ipin ucu kaçıyor. yazarlar "ben .... düşünüyorum" tarzı yazılara kaymaya başlıyorlar. tanım yapmayı ya da örnek göstermeyi unutuyorlar ve geriye forumtr görünümlü bir sayfa kalıyor.
bir başka bok ise; uludağ sözlükte tacizci yazarlar vardır. sanırım burayı "kız msn'i" diye reklam taşıyan o iğrenç sitelerle bir tutup yonja tarzı muhabbet etmek, hiç tanımadığı ama kadın olduğundan emin olduğu yazarlara, daha önce hiç konuşma olmadan "naber bebek ?", "nerede okuyorsun ?", "kaç yaşındasın ?" şeklinde mesajlar atmaya "cüret" edebiliyorlar. lan siz kimsiniz ?? ve uludağ sözlüğü ne olarak görüyorsunuz ?? gidin kendinizi tuvalete kilitleyin, tek elle entry giren yazarlarla işimiz olmaz...
geriye ne kaldı ?? saygısızlık, seri eksi oylamak, küfür bıdı bıdı...ama işte temiz olanları da var yazar popülasyonunun...ve haklılarda, haklı bir istektir yazar alimlari zorlastirilsin.
artık eskisi gibi yazasım da gelmiyor sözlüğe, yazarların sayısı mı önemli olan, yoksa seviyeleri mi ? modlar kendilerine bunu sorsun ve "gerektiğinde" silmekten çekinmesin.
döt yırtmaya sebebiyet veren, ama moderasyonun sallamadığı önerme.
lan aylar öncesinden tellallık yaptım, yazar almayın en az 1 yıl daha dedim, 3 nesille baş edemiyosunuz, önce bir aldıklarınızı temizleyin dedim, dinletemedim. eğer bu hızla giderse ortalama 5 yıl sonra 20 nesil yazar olacak burda, şaka gibi değil mi ?
sonra başlar feryat figan. ''vay efendim polemik çokmuş, dağ taş anket doluymuş, formatın anası yalama edilmiş'' bilmemne. atasözlerine her zaman inanmışımdır ve bu durumuda şöyle bir sözle bütünlemek isterim '' çok adam bok adamdır'' ya da ''horozun çok olduğu yerde sabah olmaz'' gibi. daha fabl okuyan 15 yaşında adamlar kendilerini yazdıklarından belli ederken, sözlüğü 31 çekmek için kullanıp, her yapılana bok atan insanlar mevcutken, sadece gammaz silen, ''vergi dairesinde dantel ören memur kadın'' minvalinde ki moderasyon kendini geliştiremez ve çoğalamazken, söylenecek tek bir şey var; ''bu işler bizi şişler''...
50000 sefer söyledim, yine söylüyorum. 3500 adamın takibini 6 kişi yapamaz, zaten bu 6 kişinin de, ne kadar sözlükte zaman geçirip, sözlükle ne kadar ilgilendiği bile meçhulken... moderator seçmek için kıstaslar varmış, yok neymiş efendim '' yazar hiç polemiğe girmemiş olcakmış, yok hiç siyasi başlık açmamış olcakmış'' vs vs. eee bir de bekaret raporu isteyin üzerine tam olsun...sanki elite model look yarışması bana mübarek...
sözlüğün iyice avuçlardan kaydığı, kaliteli yazan adamların artık çok nadir online göründüğü bir hale girdik, bunun ne zaman farkına varılır, düzeltme yoluna ne zaman gidilir bilemiyorum ama, söylenecek tek birşey var;
sözlüğün daha kaliteli ve sorunsuz olması için ve de tacizsiz... yapılan öneridir.
edit: bu bir şaka değil..biraz evvel başıma geldi..düşünün benim..
yine edit: hadi beni de eleştirin engelleseydin diye..şunu unutmayın ben bir genç kız değilim ve kimseden arkadaşlık beklentim olamaz..hepsine kardeşim çocuğum demişim.
sözlüğün kalitesi diye bahsedilen bir durum var ya hani onun yerlerde sürünmemesi için yazar alımlarının zorlaştırılması şarttır. 10 entry bile girmeden yazar olan insanlar içindeki bastırılmış duyguları sözlüğe rahatça kusabilmektedirler. sözlük tabii ki özgür bir platformdur, ancak kişi hürriyeti başkalarınınkiyle çakıştığı anda son bulur.
sadece birinin başına kötü bir durum geldiğinde değil, her koşulda dile getirilmesi gereken sorundur. uludağ sözlük'ün en büyük sıkıntısıdır bu durum. moderatorlerin de bu konuda pek yapabilecekleri yok. zira iyi niyetlisi de kötü niyetlisi de ilk 10 entry'de edebiyat parçalıyor. ama yapılması gereken şu ki, çaylaklık dönemi daha uzatılıp, yazarın iyi bir süzgeçten geçirildikten sonra üyeliğe kabul edilmesi kaliteyi yükseltme konusunda ve sıkıntıların azalması açısından en iyisi olacaktır. her 10 entry girenin yazar yapılması, uludağ sözlük'e asla yakışmıyor.
ulaşılamayan ya da zor ulaşılan bir pozisyonda olmak isteyen uuser'ların sözleridir.
sözlük kalitesi filan yalandır, bunca gammaz ve moderatör varken, ve bu moderatörler ikinci ve üçüncü nesillere bile hala yetişebilirken, çok da üzerinde durulmaması gereken bir şeydir. tüm yazarlar anasının karnından milliyet başyazarı olarak çıkmadı, herkes yavaş yavaş öğrendi. biraz daha anlayışlı olunmalı, hatalar uyarılarak düzetilmeli, düzelme yoksa da gereken yapılmalı ki zaten şu anda bu yapılıyor.
sözlüğün iyi bir yere gelmesi ve yazar kadrosunun doğru işlevlerde bulunup doğru entryler girerek sözlüğe destek vermesi adına doğru bir karardır. elbette son söz moderasyonundur. elele uludağ sözlük' ü iyi bir yerlere getirmek elimizde. şamata, gırgırdan geçilmeyen sol frameyi temizlemek ve özel mesajda ahlak kurallarını aşmamak da, yazar olarak hepimizin başlıca paydası olmalı.
yazar alımları zorlaşamaz, herhangi bir ölçüt yeterli olmayacaktır, böyle belki de iyi yazarlar da kaybedilmiş olur. ancak alınmış ama bir işe yaramayan yazarlar şutlanmalıdır. sataşanı moda ispiyonlamaktan çekinmezsek ve kaliteli entryler girmeyenleri şutlarsak sözlüğümüzün böyle bir sıkıntısı kalmaz kanımca...