en gıcık olunan durumdur. yaz ortasında millet elinde gazozlarla, kolalarla dolaşırken sen ise bir mendille öylece etrafa bakar bakar durursun. bir de peçeteyi burnuna değirdiğinde burnun yanar.
iğrenç bir durumdur. yaz ortasında üşümek, kalın birşeyler giyip ardından soğuk soğuk terler atmaktır.
vücüdumdaki mikropların beni yavaş yavaş ele geçirdiğini hissediyorum. en kötüsü de yapılacak işlerin hiç bitmemesiyle işe gelmek zorunda olmaktır. imanımı gevretmiştir. çekilmez baş ağrısı, burun tıkanıklığı, halsizlik beni ne yaptığımı bilmeyecek hale getirmiştir. bütün gece uyku uyutmamıştır. annenizi sizinle beraber ayağa dikmiştir.
şu anda tüm aile halkı kızgın kumlardan serin sulara atlamak üzere yola çıkmış iken ben grip denen lanetle uğraşıyorum.burnum akıyor akıyor akıyor... *
şu anda içinde bulunduğum durumdur. millet dondurma yer, ben de öylece baka kalırım. zor durumdur, kimseye önerilmez, yazları kendinize dikkat ediniz efendim öyle salıvermeyiniz kendinizi.
şimdi yaşadığım durudmdur.
arkadaşların alayları arasında üşüyüp terleyen tuhaf bir yaratık olmaktır. kullandığınız ilaçlar varsa terinizin kokusunu kendiniz bile duymak istemezsiniz. çok terlersiniz ve bir yandan da çok üşürsünüz. dinlenme tavsiye edilir. üstünüze battaniye alırsınız fakat battaniyeyi açıp kapamaktan gına gelir.
tedavi için acilde kokteyl bir enjeksiyon önerir doktor. siz daha nedir demeden hemşire hanım şırıngayı zerk eder. o kadar çok yakar ki, iki gün bacağınız acır. hastalığınızın geçmesinde önemli bir rolü vardır.
