bir ağustos gecesi rasladım gözlerine,
ne ben konuşayım ne sen küfret sözlerime
biliyorum gideceksin ilk eylül vakti,
bilmiyorum ölsem mi o kahve gözlerine.
sanırım yavaş yavaş mevsimi gelmiştir.
yine her zamanki gibi tatil beldelerinde başlayıp eylül ayında bitecek olan ufak tefek hormon kıpırdaşmasının en mükemmel şekilde eyleme dökülen halidir bu aşk. güzel güzel içilir, eğlenilir, gitar çalmasını bilen kumsal çocukları yine gecenin sonunda o bronz memelere attırır...
sonrası eylül zaten. romantik cocukların yenilmişlikle dolu şiirlerinin kız piyasasında esmeye başladığı zamanlar. benim gibi sığ adamlar yarışamaz sonra o ıssız adamlarla. işte o mevsimde yeniliriz birer birer.
yavaşça yaklaşan, fuck buddy ve one night stand'den sonra gelen en güzel üçüncü şey. başlangıç ve bitiş noktası belli olan bu harika aşklar carpe diem anlayışı ile yaşanır ve zamanı geldiğinde biter. ta ki bir dahaki yaza dek...