son günlerde sözlükte yapılmaya çalışılan karşılaştırma. ikisi de türk hükümdarıdır fakat mukayeseye gelince yavuz çok açık ara farkla öndedir.
efendim ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz düsturundan hareketle yavuzun yaptığı icraatlere bakacak olursak yavuz 8 sene gibi kısa bir süre zarfında devleti 3 kat büyütmüştür, türk birliğini sağlamıştır, hilafeti ülkemize getirmiştir, ekonomik yönden hayati önem taşıyan arap yarımadası, akdeniz havzası ve özellikle mısır devlete dahil edilmiştir. osmanlı fiilen de müslümanların lideri olmuştur, 3. kıtada da devleti aliyye hükmünü sürmeye başlamıştır, yarım asırdan beri devam eden iran tehlikesi bertaraf edilmiştir. ülkeye ekonomik anlamda çağ atlatılmıştır v.s...
tamam efendim şah ismail de türktü hatta yavuz ona farsça yazar o yavuza türkçe yazardı bu yavuzun türkçe konuşmaktan imtina ettiği anlamına mı gelir? allah aşkına bu adam kızdığı zamanda farsça mı sövüyordu, günlük hayatında farsça mı konuşurdu? eyy bre ahmak dimağlar osmanlının dili arapça farsça değildi, ancak edebiyatta ve resmi yazışmalarda bu diller vardı elbette bir imparatorluktan bahsediyoruz bunların olması çok mu abes?
şah ismail'in türk tarihindeki yeri elbette görmezden gelinemez özellikle edebi anlamda ama yavuzla karşılaştırırken lütfen biraz objektif olalım, komik olmayalım. bak satranç müsabakalrına ve savaşlara ve mektuplara değinmiyorum bile (bkz: herkes yediğinden ikram eder ismail) gibi gibi...
yavuz sultan selim ile şah ismail'in karşılaşması oldukça önemli, tarihi bir olaydır. tarihi olduğu için kendi döneminde bakmak gerekir. öncelikle ikisinin de hedefi başındaki devletin (o zamanki haliyle saltanatın) bekasıdır. şah ismail'in başında olduğu devlet dönemin safevi iran'ıdır ve şiidir. o zamanlar fransız ihtilali gerçekleşmediği için türklük ve farisilik değil sünnilik ve şiilik önemlidir toplumsal hareket açısından. o yüzden, ne yavuz az türktür, ne de ismail türklüğün hakanıdır. şii safevi iran'ı ilerlemekte ve güçlenmekte olan bir devlettir o yıllar ve şiilik propagandası ile etki alanını oldukça artırmıştır. fakat sıkışıp kalmıştır bir coğrafyada. tek bir ilerleme yönü vardır ve o da anadoludur ama orası da osmanlı topraklardır. iran, bu yüzden uzun yıllar şiilik propagandası yapar anadolu'da ve buradaki halkın bir kısmını tesiri altına alır. bu mezhep ayrılığı çok ciddi boyuttadır ve amasya'da şehzade olan yavuz bu durumu çok net görür ve babasını uyaran mektuplar yazar. yavuz, şiiliği ve şah ismail'i devletin bekası için çok büyük bir tehlike olarak görür ve bu tehlikenin bertarafı için şah ismail'le savaşın kaçınılmaz olduğuna inanmaktadır. oysa osmanlı yüzünü batıya dönmüştür ve doğu ile yeterince ilgilenmemektedir. konu uzun kısa keseyim, sonunda yavuz babasını tahttan indirir, şiiliği seçip şah ismail'e biat eden kardeşini ve kendisine isyan edeceğini mektuplarından öğrendiği abeyini öldürür. saltanatın tek ve yetkin sahibi olarak hazır olduğunda şah ismail'in üzerine yürür. savaşın başlarında durum şah ismail lehine iken, çok iyi satranç bilen yavuz'un doğru hamleleri ve pek tabiki topları etkili kullanması ile çaldıran savaşı'nı yavuz kazanır ve şah ismail cepheden kaçarak canını kurtarır. yavuz bir çok stratejik yerleri alarak yoluna devam eder ve mercidabık savaşı, ridaniye savaşı gibi iki önemli zafer daha elde eder. üçte üç yapar yani. yavuz sayesinde anadolu ve iç birlik tamami ile kurulmuş olur, şiilerin ilerlemesi durdurulmuş ve dar bir çevreye hapsedilmiştir (günümüzde de iran'ın durumu budur), osmanlı, doğuyu tamamı ile güvenlik altına alıp yüzünü artık rahatça batıya dönebilecek duruma gelmiştir, hazine dopdolu, ordu sağlam ve disiplinlidir, osmanlı tüm müslümanların halifesidir artık.
şüphesiz şah ismail'de büyük bir liderdi fakat en büyük şanssızlığı yavuz'a düşman olmasıdır. sonrasında kendisi de yavuz'un büyüklüğünü kabul etmiş ve barış isteyen mektuplar göndermiştir. yavuz sultan selim sadece sekiz yılda doğuya diz çöktürmüştür. ihtimal o ki sekiz yıl daha yaşasa tüm avrupa, osmanlı olurdu. çok iyi santraç bilen, iyi bir divanı olan, çok sert ve disiplinli, meydan muharebelerini taktiksel dehası ile zafere çeviren çok iyi bir komutandır. çaldıran savaşı, gayet adil bir meydan muharebesidir ve taktik zekası ile yavuz kazanmıştır. ismail, kazansa tüm anadolu şii olacaktı ve ismail bir kısım tarafından süper komutan, bir kısım tarafından ise zalim olarak adlandırılacaktı.
tarih böyledir işte.
edit: çok acayip! birisine batmış olmalı ki bu yazı, (diğer yazdığım entrylerde) seri eksiye abanmıştır, bu eziği durdurabilene aşkolsun!
karşılaştırma o dönem için geçerlidir.
Yavuz Sultan selim islam aleminin Halifesi...
Kutsal emanetleri topkapı sarayına getirmiş 3 kıtaya hükmeden Osmanlı imparatorluğunun Padişahı.
Batıya seferler yerine içerideki başı bozuklarla uğraşmış kudretli padişah...
Bütün başıbozukları tam bitiremediği de doğrudur ki;
hala günümüzde sözlükte bile başıbozuk etkilerini görebiliyoruz.
Şah ismail kim ya? Zamanının bölücü apo'su işte...
Tamamen mezhep savaşı... şiilik mezhebini yaymaya çalışmış. olmayıncada işi türklüğe vurmuş.
Edit:
Evet şah ismailden beri aşk ile beni takip eden arkadaşlar sessiz sessiz eksilemeye devam edin,
ben zaten yazdıklarıma göre kimlerin (-) lediğinin çetelesini tutuyorum.
(bkz: yarası olan gocunur)
şah ismail için beni eksileyen yavuz sultan selim gibi 3 kıtaya hakim olmuş osmanlı imparatorluğu gerçeğinden utanan soysuzlardır.
yavuz sultan selim olmasaydı. şimdi hakkaten iran olmuş bir devlette kızlarınız ve siz korktuğunuz şekilde yaşıyor olurdunuz.
ha siz gerçekten şii iseniz no problem. haklısınız.
ama değilde aleviliğe dayanarak yapıyorsanız. Hakkaten yavuz sultan selim işini tam yapamamış derim ben.
Fatihler,Yavuzlar,Kanuniler bu cennet toprakları yaptı, o toprakların üstüne Türkiye cumhuriyeti kuruldu.
Şu dünyada bakın bakalım, bizden başka kaç ülke geçmişindeki büyüklerinin mezarına işeyen soysuzlarla dolu!