yavuz bu bedduayı, ridaniye seferine giderken ordunun su ihtiyacını karşılaması için yaptırmış olduğu çeşmeyi sefer dönüşünde bölgedeki bir kürt aşireti'nin tahrip ettiğini öğrenince kaleme almış ve çeşmeyi tamir ettirerek üzerine ekletmiştir.
bu olaydan evliya çelebi'nin seyahatnamesinde bahsedilmektedir.
lakin modern çağlarda hasan pulur bir köşe yazısında bu bedduadan ve ne anlama geldiğinden bahsetmiş, bunun üzerine çeşme'nin üzerindeki 450 yıllık bu tarihi kitabe silinmiştir.
Yavuz Sultan Selim'in kürt aşiretleriyle işbirliği halinde güneydoğudaki türkmen aşiretlerini sürdüğü, bir çok yeri kürtleştirdiği ve bugünkü kürt sorununa temel attığı düşünülürse pek de mantıklı olmayan şiir.
Ne Yavuz'muş arkadaş. Hem kürt düşmanı , hem türk düşmanı , hem alevi düşmanı , bu arada iki düşmanını birbirine kırdırmış. Kürtleri silahlandırıp alevilerin üzerine salmış , bir de alenen kürtlere beddua etmiş. Bu kadar aptal olmaz sanırım bir padişah. Bu işte bir yanlışlık olmalı.
yavuz sultan selim'in faşist hatta dolmabahçe ülkü ocaklarından çıkmayan, elinde tespih, uluyup gezen bir mhp'li olduğunu gösteren hamlesi. kardeşim bu memlekette, faşist olmak için; ırkçı olmanıza gerek yok. kürt düşmanı hatta sağ görüşlü falan da olmanıza gerek yok. bu ülkenin şımarık tembel çocukları, "bu tavırlarından en çok da kendileri eziyet ve sıkıntı gördükleri halde" s*kinin doğrusunda, canları ne istese yapıp, en ufak bi tepki ya da itiraz eden herkesi faşist ilan eder. iki kelam et de bak, faşist oldun bile, hayırlı olsun. istersen bin göbekten kürt ol, direk hain ve faşistsin.
kuzum, koskoca cihan devleti hükümdarı, halifeliği alıp gelmiş, senin yedi ceddinin hayal edemeyeceği hadis, pozitif ilim, spor vs vs vs eğitimi alıyor doğduğundan itibaren o makama hazırlanıyor. aklına günümüzün adı profesör olan kifayetsiz muhterisleri gelmesin. bildiğin ilimlerin hepsine hakim. en az beş dil biliyor en delisi. üç kıtada hakim bu adam, yedi düvele hizmet götürmüş ve hiç bir ırktan böyle bir şey görmemiş. yapılan iyiliği, hizmeti böyle talan eden başka bi insan topluluğuna rastlamamış. olayın öfkesi ve düştüğü dehşetle de bunu bakileştirmiş. günümüzdeki olaylara bakınca ne kadar da tanıdık değil mi? kardeşim bayrağı da yırt, devleti de sevme, ayrı devlet de iste, ne halt ediyosan et de, sana hizmete gelen, senin için elzem şeyleri yok edersen benim bursa'da kıçımın kulağı duymaz, sen perişan oluyosun bu kadarını algıla yahu...
*temel, yüz metre yarışında doping almış de farkedilmesin diye en sona kalmış. sen de devletin ayırım yapması, perişanlık ajitasyonun gerçekçi olsun diye sana sunulanları yok ediyorsun ya ne diyim.
yavuz'un kürtlerden yana şansı gülmemiş demekki. yavuz da iyi adamdı aslında. umarız ki sadece kulağını deldirmiştir. kuyruk acısı olmadan da kişi beddua etmez ama.
içinde bir bit yeniği olduğunu düşündüğüm beddua. yavuz sultan selimin yazdıklarını az çok okumuş bir insan, bununla uzaktan yakından alakası olmayan bir dil kullandığını anlayabilir.