pratik düşünemeyen erkeklerdir. kahvaltıyı yatağa getirceksin, sonra aman çay, portakal suyu dökülmesin diye kasıla kasıla yiyeceksin. aman ekmek kırıntısı olmasın gece kabus görürüz, yok efendim dizlerim uyuştu kıpırdayamıyorum. onun yerine kızı mutfağa götürmek daha mantıklı değil midir? hadi yaptın bi iyilik hazırladın kahvaltıyı, bari adam gibi yiyelim. değil mi...
boyle durumlarda anne yatağa kırık dökceksin sercannn, kalk ordan!!! diyerekten bağırır. sercan yatağa getirdiği kahvaltıyı olduğu gibi devirir anne de şamarı sercan' ın ensesine geçirir. *
yatağa kahvaltıyı kim için getirdikleri önemli husustur. zira kendileri için getirmişlerse keyifçi diye nitelendirdiğimiz insan topluluğuna girerler. bunlar mangalıda odanın balkonun da yaparlar. yok sevgiliye ve ya eşlerine getirmişler ise belli derecede bir romantizm sahibi olduklarını belli ederler. bunların pencere altında ellerinde gitarla seranat yaptıkları da görülebilir...
hasta olup da kahvaltı yapmamakta direnen sevgilisine zorla bişeyler yedirmeye, akabinde ilacını vermeye çalışan erkektir. hatun azabını çekebilecek olgunluğa erişmiş, daha neler yapabileceği hayal edilesi erkektir. xx kromozomlunun zaafıdır.
yanlış yolda ilerleyen erkeklerdir. özellikle sirinlik olsun diye cicim aylarında yaptıkları bu davranıs, bilmezler ki ileride görevleri haline gelecektir. ah ah yazıktır bu erkeklere.
ama akıllı erkek ne yapar? çaktırmadan kahvaltıyı hazır eder ve yataktan hatunu kucaklayıp masaya kadar goturur. hem yatakta yemek yenmez bi kere gunah! * böylelikle hatun kişi ile kucak teması yapmasından oturu, sürtünme kaynaklı pozitif indüklemeye maruz kalır ve kahvaltı sonra bir posta neden olmasın sorusunu sormaya yüzü olur.
hele ki evlenmeden yahut evliliğinin ilk aylarında yapıyorsa vay onun haline. ilk fırsatta etinden sütünden yararlanılır ve mümkünse dayak bile atan maço bir öküz için terkedilir.