bakire bir kız... ve tecrübeli bir erkek düşününün. bir şekilde aynı yatağa düşmüşler. öpüşerek işe başlarlar, erkeğimizin elleri kızımızın bedenine keşfe çıkmıştır. yavaş yavaş birbirlerini soyarlar. hatta belki oral seks bile yaparlar. iş asıl olaya gelmiştir. "ben bakireyim." der ve müzik durur. erkekse: "siktir git o zaman.", "sana güveniyorum istersen bekaretimi alabilirsin.", "ben ne alıcam git kendini parmakla öyle gel."... ve kız yataktan kovulur. kafasından geçen bütün o karışıklıkları, soru işaretlerini, duygusal bozukluklarını yanında alır götürürür. erkekse kızın arkasından sigara yakar, sinirden. ağlaya ağlaya evin yolunu tutan kız olur. yalnızca kadınlar ağlar, kanar.
herşey beyinde başlar beyinde biter diyip beyinde bakire kız kovan, angelina jolie kovan, haremini dağıtıp onlara asgari ücretli iş bulan, uçan evler inşaa eden yazar kovması.
eğlenilecek bir kız bulup, yatağa attığında er kişimiz, hanımkızımız "bakireyim" derse, siktiri çeker. hakkıdır, çünkü eğlenilecek kız dediğin bakire olmamalıdır!
evlenilecek bir kız bulup, nikahı bastığında er kişimiz, malum gecede kan gelmezse hanımkızımızdan, gene siktiri çeker. hakkıdır, çünkü evlenilecek kız dedğin bakire olmalıdır!
arkadaş, bu kızlar sevişmiş olsa bir dert, sevişmemiş olsa ayrı bir dert. neyin peşindeyiz lan biz?