ak parti ve ak parti döneminde türkiye'de yaşananlar şeklinde incelenebilecek olanlardır.
eniştem uzun yıllardır görevine devam eden bir polis memuru... aile toplantılarında oturup da konuştuğumuzda ak parti'yi "icraat anlamında" ve "kendince" savunur da. çokça tartışırız belli bir saygı çerçevesinde(hiç küfretmişliğimiz yoktur misal birbirimize).
uzun bir süredir bu şekilde devam eder siyaset muhabbetlerimiz. ben, eniştem ve hukuk fakültesinde öğrenci olan kuzenim otururuz ve yerine göre saatlerce konuşuruz ülkenin durumunu(evet, millet olarak en iyi yaptığımız şey bu "zaman kaybından öteye gidemeyen" sohbetlerdir.).
gel zaman git zaman ortanca kuzenimin puanı, afyon'da bir lisede okumaya yetiyor. eniştemin, şimdiki görev yeri istanbul ve geleli yaklaşık bir sene olmuş... çocuğunun eğitimi dolayısı ile atama istiyor ve "atama yönetmeliği" kapsamında, atamanın yapılmasına en ufak bir engel yok. bütün maddeleri tek tek inceliyoruz, konu ile ilgili iki madde var(yanılmıyorsam 18. ve 40. maddeler) ama onlarda da "engel teşkil eden" en ufak bir durum söz konusu değil. yani, atama yapılabilir...
eniştem atama istediği ilk dilekçesine, "atama yönetmeliğine uygun olmadığı için atama yapılamamıştır." cevabını alıyor. ilk dilekçede 1 yıllık minimum görev süresini doldurmadığı için "olabilir" diyerek yılını doldurup da tekrar atama talebinde bulunuyor. gelen cevapta gene "atama yönetmeliğine uygun olmadığı için atama yapılamamıştır." cevabı uygun görülüyor. bana danıştığında üçüncü dilekçeyi "atamanın hangi maddesine aykırı olduğunu öğrenmek" için yazmaya karar kılıyor ve gelen cevap gene "atama yönetmeliğine uygun olmadığı için atama yapılamamıştır." şeklinde oluyor.
sonrasında dilekçeleri-cevapları ve yönetmelik dökümantasyonunu alıp da bir avukatlık bürosunda alıyoruz soluğu(tanıdığım, sevdiğim bir avukat aracılığı ile). danıştıktan sonra enişteme "dava açılabilir ve normalde kazanılır da. ama hâkim, taraflı davranıp da aksi yönde bir karara bağlarsa hiç bir şey yapamayız." şeklinde oluyor.
bürodan hemen çıkışımızda eniştemle konuşuyoruz "yasada yapılan değişikliklerle özel insanlara, özel imkânlar sağlandığını ve partili bir adamın olmadığı sürece değişikliklerden yararlanamayacağını anlatıyoruz kuzenimle..." velhasılı herkes yaşadıkça, içine girdikçe anlayacak nasıl bir oyun oynandığını ama hâla vakti var.
iş, işten geçmeden bir siki anlayabilseydi halkım koca imparatorluk yıkılmazdı, hiç yoktan insanlar yakılmazdı ya neyse işte...
