Bir türlü karşı koyulamayandır.
Gözlerinin mavisinden bir yudum su, dudaklarından lezzetli bir çilek, ardından herkesin ''yasak aşksınız siz'' dediği o karşı koyulamaz istek..
Yasak yasak diye diye mezara mı gömeceksiniz beni şerefsizler?! Allah'tan başkasının almaya hakkı olmadığı canımı mı alacaksınız?!
sadece sev beni, istersen dokunma, ama sev, dudaklarından dökülsün ''seni seviyorum'' sözcükleri, öldürtme artık beni, ölürsem kim sever seni?
Aldatılanların böyle acılarla dolu bir dünyaya düşmekten, böyle kalpsiz ve kendi zevklerine yenilebilecek kadar zayıf bencil insanların dünyasına düşmekten daha büyük bir şanssızlıkları yoktur.. Diğerleri için bir kayıp yoktur zaten onlar insanlıktan çıkmışlardır.
insanın doğasına hep çekici gelen aşktır, gizliye olan özlemdir. Yasak gözlerden aşkı tanımak, bedenin şiddetle karşı çıkması, kalbin bütün bedene söz geçirmesi ve senin teninden aşkı anlamak...
Sence iyileştirebilir mi seni ben olmadan zamanın verdiği değerli ilaç? sarabilir misin yaralarını? çok sık olmasa da bir araya gelişlerimiz, bana soğuk davranman ve bakışlarını kaçırman, ardından. kısa bir selamlaşma töreni. Telef ettin ya yüreğimi, sana ne desem bilmiyorum..
infazımı emretse o sıcak gülüşün, aşkım tabutumdan büyük olur. Devrimci anıt mezarlar bile yetersiz kalır aşkından ölmüş naaşıma. Beni saldın ya bu kara sevdaya, perişan ettin ya gözlerinle, sana ne desem bilmiyorum...
bütün duyguların en doğal biçimde yaşandığı uyanmak istenmeyen bir rüyadır. diğer tür aşklardan daha uzun sürecek ve tutkuyla seyredecek aşktır. insanı hem süründürür hem bulutlara çıkarır, herşey daha cezbedicidir. bazende bir başkaldırış tır hayata, isyandır her şeye..
Ademler kaburga kemiklerinden yapılan bedenlerine ve ruhlarına ait parçayı, yaşamları anlamına gelen havva"larını arıyor, havva"lar ellerinden yasak meyveyi dahi yiyebilecek cennetten kovulmasına sebep olsada ona "yaşam" adını verebilecek bedenlerinin ve ruhlarının ana maddesini, bedenlerinin ve ruhlarının taşıyıcısını arıyorlardı.
Dünyanın neresine dağılmış olurlarsa olsunlar birbirlerini buluyorlardı. Bir şey olsa, bir şey olsa ve uysa o kaburga kemiği o bedene, otursa oraya, ait olduğu yere, hiç gitmese, sızsa ordan yüreğine girse Adem"in, bir olsa Adem'le Havva birlik olsa, dünyaya da atılsa, sürgün olsada onunla yol alsa, yol arkadaşı olsa hayatına dolsa ve en nihayetinde yaşamı olsa..
Günah ta olsa, yasak ta olsa aşk yaşanıyorsa yaşanıyor..
aşkın en lezzetli formudur çünkü yasak olan tatlıdır. Aşkın huşusu içinde kaybolur insan bir süre, fakat bir süre sonra aşağılık bir pislik gibi hissettirir kendini.
bekledikçe büyüyendir. gizledikçe artan. değneğin her tarafını bok bürümüş, tutacak bir zerre yer yoktur. öyle sen değneğe, değnek sana bakar. tutarsan eline bok bulaşır. en zoru da, bu aşkı; aşık olunandan saklamaktır.