akşam olmuş, televizyon açılır. ilk kanalda bir film oynamaktadır. film dikkat çeker, daha yeni başlamış. "seyredeyim, zaten film acacaktim" denir. konusu ilginçtir, oyuncular iyidir, film sürekleyicidir ama film ya uzundur yada filmin ortasında geç bir saat olduğu için uyku çöker.
"daha sonra bakarım" diye televizyon kapatılır ve yatağa gidilir yada filmin ortasında koltukta mayışılır.
bu tür filmler yarıda kalır, biriktikce birikir, unutulur. sohbet esnasında film hayal meyal hatırlanır ve yarıda kalmış bu güzel filmleri seyretmek için zaman ayrılır. en azından 2 saat uzunluğu olan dizilerden daha da kalitelidir. bu yüzden boşa zaman kaybı olmadığı bilinir ve değerlidir.
kalındığı yerden ziyade baştan sona tekrar bakılması tavsiyedir.
asla ama asla tahammül edemem bu tarz şeylere. ne yarım kalmış filme ne de yarım kalmış romana. o yüzden hep sonunu getirmeye çalışırım. ha okey belki zaman kaybı olabilir ama ne bileyim kendimce senariste olan saygımdan mıdır ne bitiriyorum ve enteresan bir şekilde bu zamana kadar hiç pişman olmadım bu konuda çünkü sonrasında bir çok metafor keşfettim " ha bu böyleymiş..." gibisinden şaşırdığım oldu.
bu yüzden kıyamıyorum yarım bırakmaya hep bitirmeye Özen gösteririm.