ziyan olmasın diye sulu bir sebze olan limonu şekline uygun bir yerde muhafaza etme girişimidir. her evde uygulanır. uzun süre kullanılmadığı zaman kuruma yapar.
buzdolabının genelde kapaklı olan bölümüne konur. az salata yapıldığında yarım limon yeterli olur. ziyan olmasın diye kalan yarısı dolaba konur, ama genelde unutulur bu yarım limon. başka salatalarda başka limonlar kesilir, ve başka limonun yarısı eski limonun yanına konur. tabi farklı limonlara aittir bu yarım limonlar. birbirlerini tamamlayamazlar. ama ortak noktaları; ikisi de yarımdır. birbirlerini anlarlar belki... belki o yüzdendir; yarım kalan limonun tadı ilk kesildiği kadar ekşi olmaz.
nasıl ki bir timsah yavrusu yumurtasından çıkaar çıkmaz denize koşar, nasıl ki bir göçmen kuş gideceği rotayı ve zamanı doğar doğmaz bilir, işte bu da onun gibi birşeydir. istesek de atamayız o yarım limonu. ve istesek de yumurta rafı dışında bir yere koyamayız.
ister dışarıda olsun ister buzdolabında olsun, kesilmiş halde birkaç gün bekleyen limon, aromasını ve ekşiliğini kaybeder. Üstüne biraz tuz serpin, faşur fuşur yiyin. ağzım sulandı ya la.
