kendilerini istedikleri durağa kadar götürecek bir araç olduğundan olsa gerek, demokrasiyi pek seven(!), ama demokrasinin üç temel erkinden biri olan yargı ile yıldızı bir türlü barışmayan ampul kafalıların hayallerini süsleyen dikensiz gül bahçesi.
çoğunluğunu bir baltaya sap olamamış, siyaseti meslek edinmiş kifayetsizlerin oluşturduğu yasama erkine evet;
iç politikasını ab, dış politikasını abd çıkarları ekseninde şekillendiren, içinde yabancı ülke pasaportu taşıyanların da bulunduğu yürütme erkine de evet;
cumhuriyetin temel değerlerini korumaya, kollamaya çalışan yargı erkine hayır! öyle mi?
ulemaya bir sormak lazım, öyle demokrasi olur muymuş?