yargı

    1.
  1. Kavrama, karşılaştırma, değerlendirme vb. yollara başvurularak kişi,durum veya nesnelerin eleştirici bir biçimde değerlendirilmesi,hüküm.

    Yasalara göre mahkemece bir olay veya olgunun doğuşuna etken olan sebeplerin de göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi sonucu verilen karar,kaza.
    2 ...
  2. 17.
  3. kuvvetler ayrılığının üçüncü koludur. beraberinde yasama ve yürütme vardır fakat parlamenter sistemde yargı, bunlardan bağımsız yer alır.
    2 ...
  4. 21.
  5. 32.
  6. Bir düşünce sonunda ulaşılan kanı.

    Bazen realist bazen ise duygusal.
    Doğru olabildiği gibi yanlışı da bol olanından.

    Bir de ön yargı var ki evlerden ırak.
    1 ...
  7. 7.
  8. 16.
  9. Yargı, Kafka nın 1912 yılında yazdığı hikâyesidir. Bu hikâyede betimlemeye çalıştığı kişi kendisidir. Hikâyedeki genç ve başarılı tüccar bir türlü babası tarafından fark edilememiştir.
    1 ...
  10. 13.
  11. sürekli birilerinin eline geçiyor efendim, durduramıyoruz.
    1 ...
  12. 4.
  13. bülent ecevit'in şiiridir;

    öldürenle katiliz çalanla hırsız
    tümümüz sanığız tümümüz savcı
    tümümüz suçlu tümümüz yargıç

    kimi aklar kimi suçlarız
    kimi bağışlar kimi asarız
    kendimizi başkasında

    hergün bıçak saplı
    birinin arkasında
    vurulan da biziz vuran da
    1 ...
  14. 26.
  15. ilgilenenler için yeni bölüm başladı. An itibariyle Niyazi'nin foyası ortaya çıkmakta.
    1 ...
  16. 17.
  17. güvenilmezlik abidesi olarak gözümüzün önünde duruyor. orada duruyor. başımıza bir iş geldiğinde artık ona güvenemeyeceğimizi, tarafsız olmayacağını biliyoruz.

    zaman içerisinde herkes adaletini kendi dağıtmaya başlarsa şaşmayın.

    ve o yine orada duracak.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük