yardım isteyen kanser hastasına para veren bakan

entry188 galeri3
    187.
  1. 186.
  2. 185.
  3. --spoiler--
    bayraktar beyin yardımını istemiyorum. aldığım her nefeste ona minnet borçlu olmak istemiyorum.
    --spoiler--

    diyerek verdiği ayarın bakana ulaşmış olmasını diliyorum.
    3 ...
  4. 184.
  5. 183.
  6. 182.
  7. insanlık o kadar ucuz mu diyor insan! ve bunun hiçbir mantıklı yanı yok. kimse bahaneler üretmesin ve bazı insanlar o at gözlüğünü çıkartsın!
    1 ...
  8. 181.
  9. 5 çocuk sahibi bakandır. anlatabildim mi?

    (bkz: etme bulma dünyası)
    3 ...
  10. 180.
  11. sağlık yönetiminde çağ atlayan(!) akp türkiyesinin rezaletlerinden sadece biri.
    sağlık hizmetini kar amacı güden bir sektör olarak algılayan takunyalı kapitalistlerin görmezden geldikleri acı gerçeklerden bir sonucudur hatta.
    hastanelerin uzun vadede özelleştirilmesini planlayan ve bu amaçla kamu hastaneleri birliğini kuran akp hükümeti, hastaneleri kar eden ve kar etmek zorunda olan işletmeler olarak görmektedir. paraya tapan bu güruhun insanın en temel hakkı olan sağlığı da para olarak görmesi kaçınılmazdır.
    özelleştirme furyası ile devlete ait bütün ilaç fabrikaları kapatılmıştı hatırlarsanız. eskiden ssk kendi ilaçlarını üreten fabrikalara sahipti. bunlar kapatılınca devlet özel sektörden ilaç almaya başladı ve bunu sosyal güvenlik kurumları aracılığı ile yapmaya başladı ve halen yapmaya çalışıyor.
    en temel sağlık hizmeti olan koruyucu sağlık hizmetleri bile aile hekimliği denen ucube bir sistemle paralı hale getirildi. en basiti bir muayene bile ücretlendirildi ve bu ücretin tahsil görevi de eczanelere verildi.
    kanser ilaçlarına gelelim.
    sürümü olmayan bu ilaçlar sadece belli durumlarda kullanıldığı için ve pahalı olduğu için türkiye'de bu ilacı kimse üretmek istemiyor. kanser olmuşsun kimsenin sikinde değil, devletin bile sikinde değil. devlet senden gelecek paraya bakıyor. aynı özel ilaç şirketleri gibi. hiç bir ilaç şirketi de karlılığı olmayan kanser ilacı işine girmiyor. ne oluyor? 1000 kişinin kullandığı maliyeti yüksek ilaç üretimine yatırım yapacağına, on kuruşa mal edip 10 liraya sattığı antibiyotik ve ağrı kesici gibi sürümü yüksek ilaçların üretimine yoğunlaşıyor. kanser olduğunda doktor bu ilaçları alman lazım deyip reçete veriyor. hasta ne yapıyor? eğer maddi imkanı varsa yurt dışından getirtmeye çalışıyor. getirtene kadar arada neler oluyor belli değil. sahte ilaç simsarları su dolu boş ilaç şişelerini bu insanlara satıyor.
    parası olmayan ne yapıyor?
    işte bu kızımız gibi çaresizlik içinde bakana sarılıyor. denize düşenin yılana sarılması gibi.
    sarıldığı bakana da bakın bir hele. inşaatçı, eski tokici, işbitirici tayfanın önde gideni. adam programlanmış paraya. bir sorun varsa parayla çözülür tabi. şu arsa kamulaştırılacak ver parayı, şu yandaş müteahit ağlıyor ver parayı. adamın şuur altı kodlarına yazılmış o para. bir gün geliyor bir kanser hastası kız... adam ona da şuursuzca para veriyor. şuur altı davranıyor çünkü.
    olay aslında bireysel bir sorun değil, bu kızcağız şanslı ki sesini duyurabildi. trakya üniversitesi tıp fakültesinde yatırılmış. ne kadar inandırıcı değil mi? o ilaçlar o hastanede de mevcut değil ki. bakanlık ilgileniyormuş..pehh...bakan ne yapacak? ilaç simsarlarından ilaç mı alacak?
    ya bu kızın durumunda olan binlerce insan?
    bakın arkadaşlar hepinize sesleniyorum...
    akp li olun chp li olun ne bok olursanız olun. umurumda değil.
    eğer siz de yarın kanser olursanız yaşayacağınız sorunlar bu kızdan farklı olmayacak. size yazılan ilaçları yurtdışından simsarlar aracılığıyla getirmek zorunda kalacaksınız.
    bu hükümetin sağlık politikalarını savunan insanlara diyeceğim o ki:
    inşallah bu hükümet döneminde kanser olursunuz.
    kiminin rabbi cleveland der, kiminin rabbi ilaç yok geber der.
    allah belanızı versin, o inandığınız allah tez zamanda belanızı versin.
    5 ...
  12. 179.
  13. ben bu insan müsveddesinin ne dinini, ne vasfını, ne düşünce yapısını, ne yetiştiriliş tarzını çözemedim. çözemem de şu küçük beynimle.
    namaz mı kıldın şimdi sen? Güzel, temiz dinimin en önemli şartını mı yerine getirdin? benim bildiğim Müslümanlıkta zulmetmek, kibir, yapılan yardımın gösterilmesi çok çok büyük günahlardır. o güzelim, masum kıza hiç mi gitmedi için be vicdansız? hiç mi kendi evlatlarını düşünmedin? o kızın da bir anadan doğduğu hiç aklına gelmedi mi? zaten yorgun, kırık, hasta, yaralı bir kızcağız o. namaz kılan, Allah, kitap bilen, en azından insan olan bunu yapmaz, yapamaz. Allah sizin o kötü, kin dolu, nefret dolu, taşlaşmış kalbinize göre versin, siz neler göreceksiniz bakalım.
    o kız gibi binlercesi ilaç bulamıyor utanmıyor musun, bakan değil misin sen?ister sağlık bakanı ol ister zıkkımın dibi. kızı karşına alıp, derdini dinlesen, o anda bir telefon ile sağlık bakanına yalandan da olsa bir telefon çakıp, durumu öğrensen geberir miydin? çaresizliğin dibinde birine azıcık insanlık yapabilsen. eminim sen de isterdin ama insan olmak lazım önce.
    1 ...
  14. 178.
  15. insanı "ilahi adaletin varolması" isteği ile dolduran görüntüler topluluğu. adam resmen yanında ölecek olan ve kendisinden yardım isteyen birisine köpek gibi davranıp namaz'a koşuyor. izlerken sinirden kasıldım, hızlı hızlı geçtim.

    günler boyunca hakaret ve beddua edilebilir ama gerek yok, görüntüleri izleyen herkesin içinden zaten aynı şeyler geçmiştir.
    1 ...
  16. 177.
  17. sadece olaya bak*andır. bakar sadece...
    2 ...
  18. 176.
  19. gerçekten içler acısı insanlığın nereye gitti konusunda bir ip ucu işte, karşıdakinin ne hissedebileceğini düşünmeden yapılan ahmakça bir hareket kesinlikle kınanmalı.
    1 ...
  20. 175.
  21. 174.
  22. şimdi izledim videoyu 20 lira vermiş iteklemiş, bu bakan Türkiye'de müslüman bir partinin bakanıdır, tabiiki müslümanlık sözdedir, durumu çok güzel özetleyen bir söz için '' Müslümanın derdiyle hayıflanmayan bizden değildir. '' 20 lira verip gönderiyorsan benim gözümde müslüman değilsin.
    2 ...
  23. 173.
  24. ordakilerin utanmasına gerek kalmayıp, yerlerine benim utandım olay.
    1 ...
  25. 172.
  26. Çevremizi ve şehrimizi bu tür bakan müsvettelerinden korumak gerek.
    1 ...
  27. 171.
  28. yazık be, kız yardım istediğinde durup 2 dk yüzüne bakmak, geçmiş olsun demek çok mu zor? parayı yine ver ama doğru düzgün ver. parayı düşürmesin, parayı düşürmesin diye peşinden söylenmek nedir, nasıl bi vicdan bu akıl almıyo lan. iyi yapmıştır kız parayı geri vererek, helal olsun. her yardım isteyene dilenci muamelesi yapmaktan vazgeçilsin artık.
    ha o parayı bana verse ben o kız gibi bakanım diye başlamaz o parayı da eline tutuşturmazdım... kibarlıke tmiş kız yine de.

    * para veren değil, para tutuşturan bakandır, rezilliktir.

    edit: kaç para vermiş acaba, düşürmesin düşürmesin diye tekrarlayıp durduğu para ne kadar?
    2 ...
  29. 170.
  30. Bir de "yüklü para var orada, düşürmesin" diyen bakandır kendisi. o kızcağızı orada ağlatmış benim de yüreğimi burkmuştur.
    1 ...
  31. 169.
  32. 168.
  33. 167.
  34. herkesi kendileri gibi paracı sanan bakandır.
    1 ...
  35. 166.
  36. Müslümanız diyorlar, cami çıkışları, kameralarla dolu, Dini çok iyi kullanıyorlar. Insanlar hep muhtaç olsun, daha iyi yönetilir, biliyorlar.
    Hak yemeyiz, fakirin yanındayız, kimsesizlerin kimi olmaya geldik diyorlar, ülke yardıma muhtaç insanlarla dolu görüyorlar, görmezden geliyorlar.
    Refah seviyemiz artmış, artık herkes pilav yiyebiliyor(muş ). -yersen. Bunlar gütmek için varlar, yönetmek , sömürmek, için. Din konusundaki samimiyetlerine inanan hala varsa biz yanmışız demektir. Kanlarında zerre dini inanç olduğunu sanmıyorum. Bunu söylemenin günah olduğunu da biliyorum.
    3 ...
  37. 165.
  38. acınası haldedir. bir torba kömürle gözü boyananların şu hareketi görüp de ders çıkarmaması zeka seviyemizi kanıtlar nitelikte.
    1 ...
  39. 164.
  40. 163.
  41. Şu Çılgın Türkler kitabından bir alıntı;
    MiLLi SAVUNMA BAKANI Kâzım Özalp Paşa ilk iş olarak hastaneleri ve yaralı
    barınaklarını ziyaret etti. En son Cebeci Has-tanesi'ne geldi. Başhekim Şemsettin Bey, Dr.
    Hasan ve Nesrin tarafından karşılandı. Birinci koğuşa girdiler. Bakan kapının yanındaki ilk
    yatakta yatan Teğmen Refik'in hatırını sordu. Teğmen, "Teşekkür ederim, iyiyim Paşam"
    dedi. Bakan öbür yatağa geçmek üzereydi, başhekim sessizce battaniyeyi aralayarak, bu
    iyimser yaralının durumunu gösterdi: iki bacağı da dizlerinin üzerinden kesilmişti. Kâzım
    Paşa'nın gözleri doldu, eğilip yaralının başını öptü, "Benden bir isteğin var mı çocuğum.."
    dedi şefkatle, "..ailen nerde? Onların bir ihtiyacı var mı? Söyle lütfen."
    Teğmen bir şey istiyor olmaktan utanarak, "istiklal Madalyası'nı hak ettiğimi sanıyorum.."
    dedi, "..ondan başka bir şey istemem efendim."
    şimdi Kazım Özalp'te bakan Erdoğan Bayraktar'da ama aradaki uslüp farkına bakarmısınız.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük