yaratıcı yalanlar

entry15 galeri0
    1.
  1. gerektiği yerde hayalgücünü devreye sokarak oluşturulan inandırıcı etkiye sahip yalanlardır.
    0 ...
  2. 2.
  3. 14 yaşında bir çocuk: ben bi kere siktim olum eskiden.
    4 ...
  4. 3.
  5. pazartesi gel brezilya milli takımında başla dedi.
    3 ...
  6. 4.
  7. ders kırdığınızda:

    hoca derse geç girince almadı.

    felsefeydi uyudum dersten attı.

    vardım, yok yazdı değiştiremedi(OHA!)

    soru sordu bilemedim "varlığın yokluğun bir" dedi.
    0 ...
  8. 5.
  9. 6.
  10. albayın kapısına bir tekme , dedim: sen misin lan o zibidi süründürcekmişsin beni?*
    2 ...
  11. 7.
  12. 8.
  13. yaz tatilinde çalıştığım departman (önbüro-resepsiyonist) nedeniyle bol bol başvurduğum yalanlardır. resepsiyonistler öyle yalanlar söylerler ki, onlara olan güven eksilere düşer ve bildiğim kadarıyla mahkemelerde şahitlikleri geçersizdir.
    0 ...
  14. 9.
  15. "bizde yanlış olmaz, olduysa da yanlışlıkla olmuştur"
    0 ...
  16. 10.
  17. 11.
  18. yalandan ve söyleyenden tiksinsem bile * şöyle bir şeydir sanırım:

    +arabanın motoru bozuldu, ondan gelemedim
    -!?!?!?

    true story
    0 ...
  19. 12.
  20. ödev unutulduğunda;

    -neden yapmadın ödevini yavrum?

    +hocam elektrikler ve sular kesikti. bu kombinasyonda ailemden gelecek entellektüel tepkileri de düşünerek dejenere olmuş bir genç edasıyla belki de hayatımda yaşadığım en asil duygularla ödevi yapmamaya karar verdim.

    -!!£#£>$
    2 ...
  21. 13.
  22. +Neden geç kaldın ?
    -yürüyen merdiven de sıra vardı.
    0 ...
  23. 14.
  24. ev arkadaşım intihar etti. bugün gelemiyorum!
    0 ...
  25. 15.
  26. -"baba,merhaba. ben lale...."
    -"ooooo. güzel kızım benim. n'abersin bakalım?..”
    -"hiç sorma babacığım. hiç keyfim yok valla..."
    -"hayırdır? bi sorun mu var?...
    kız ağlamaya baslar; babası ise üzüntü ve meraktan kafayı yemektedir:
    -"n'ooldu kızım? anlatsana..."
    -"murat evi terk etti. boşanmak istiyormuş..."
    -"ne evi lan? ne boşanması? sen ne zaman evlendin de boşanıyorsun?..."
    -"hani senin hiç hoşlanmadığın yapacak bi şey yok.”
    -“versin mahkemeye, hemen boşanın..."
    -"boşanalım ama benden 10 milyar istiyor. eğer vermezsem, iyi zamanlarımızda çektiği çıplak fotoğraflarımı internet’ten herkese yollayacakmış...."
    -"püüh. rezil... çıplak fotoğraf çektirdin, öyle mi?"
    -"ama babacığım. o benim kocamdı. ne biliyim böyle bir puştluk yapacağını."
    -"peki. olan olmuş artık. yarin havale ederim parayı...öğleden sonra bankaya gidip çekersin; sonra da alıp yakarsın o kahrolası fotoğrafları..."
    -"sağol baba. eeee. şey...bi de kürtaj için 2 milyara ihtiyacım var..."
    adam artık iyice fenalaşır. boğuk bir sesle konuşur:
    -"kürtaj mi? bir de hamile mi kaldın o çocuktan sen?..."
    -"aslında ondan değil... zenci bi çocuk vardı...zaten o yüzden ayrılıyoruz ya...."
    adam bayılmak üzeredir. nabzı yükselir, tansiyonu düşer, artık inleyerek konuşmaktadır:
    -" biz seni oraya okumaya yollamıştık. sen ne haltlar çevirmişsin. allah’ım. nedir bu basımıza gelenler...okulu bitirir bitirmez ankara'ya dönüyorsun, yoksa kırarım bacaklarını..."
    -"istersen hemen dönebilirim babacığım. ben geçen yıl okuldan atıldım çünkü..."
    adam masanın üzerindeki soğuk su dolu sürahiyi başından aşağıya devirir ve ancak bu şekilde konuşmasını sürdürebilir:
    -"okuldan mi atıldın? hani birlikte avukatlık yapacaktık, zilli?...eh ulan? sen hele bi gel buraya. ben sana yapacağımı bilirim. evden dışarıya adim attırmayacağım sana. ilk isteyenle de evlendireceğim...."
    -"o iş zor be baba. biliyorsun, moda oldu, artık evlenmeden önce eşler birbirlerinden sağlık raporu istiyorlar... pek iyi bi rapor sunacağımı zannetmiyorum ben..."
    -"allahım, çıldıracağım... bir de cinsel hastalıklar haaa.....kesin o zencidendir..."
    -"çok pis arkadaşları vardı. bilmem artık hangisinden kapmışımdır..."
    güm diye bir ses duyulur. adam kısa bir süre için kendinden geçmiştir; ancak hemen kendisini toparlayıp tekrar telefonu alır.
    -"hemen bu aksam dayını yolluyorum oraya. seni alıp gelecek. adresini ver bakiyim..."
    -" mahmut pasa karakolu’ndayım... gelirken kefalet için de biraz para getirsin yanında..."
    -"karakol mu?...bir de karakola mi düştün layyynnn? ne yaptın?...."
    -"dün kafam çok bozuktu, çok içmişim. araba kiralayıp dolaşmaya çıktım. o kafayla arnavutköy'de kokoreççi dükkanına girdim. ama neyse ki kimse ölmedi. dükkan sahibiyle kiralık araba firmasına biraz para vermek gerekir sanırım..."
    adam artık iyice fenalaşmıştır. hatta fenalaşmak ne kelime; adeta kahrolmuştur. telefonda kısa bir sessizlik olur. kız tekrar konuşmaya baslar:
    -"babacığım. sakin üzülme. bütün bunlar bir şakaydı. ben sadece sınıfta kaldığımı söylemek için aramıştım..."
    bunun üzerine adam sevinçle ve mutlulukla haykırır:
    -"canin sağ olsun be güzelim, bosver. okul da neymiş? hiç mühim değil, tatlı canin sağolsun senin..
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük