her boka gücü yetiyor ama şeytana gelince onu durdurma yerine anlaşma yapıyor. üstelik o kadar kötü olan şeytana güveniyor bu tanrı. yani şeytan kötü ama anlaşmalarına sadık kalacağına inanıyor.
şeytan tanrının sözüne karşı gelemiyorsa ki öyle olması icab eder sonuçta tanrı bu. ortaya şöyle bir durum çıkıyor şeytan tanrının bir çalışanı, bir emirkulu yani. bu durumda da ortaya garip bir tablo çıkıyor ki örnek olarak:
- ali'ye gidip diyorum: ali akıllı ol tamam mı? benim yap dediklerimi yap! yapma dediklerimi katiyyen yapma, sözümden çıkma!
sonra hasan' a gidip diyorum ki:
- hasan senin bütün işin gücün ali'yi yoldan çıkarmak tamam mı? onu, benim yasak ettiğim ne varsa yapmamak, yap dediklerimi de yapmamak için ikna etmeye çalış!
oğlum bu nasıl iş lan? biri bizimle çok fena oynuyor ama tanrı mı? yoksa şeytan mı bilemedim.
Şeytan emir kulu idi, nitekim cennette melekler ile beraber ikamet etmekte idi. Ama meleklerden farklı olarak, özgür irade sahibi olmasından ötürü, Allah(svt) tarafından bir teste tabi tutuldu. Geçemedi, ve lanetlendi.
Durum şöyle, siz ki, Allah istemese, bir nefes dahi alamazsınız. Aynı şekilde, Şeytan da Allah istese bir anda yok olurdu. Amma velakin, Allah öyle bunun öyle olmasını istemiyor.
(bkz: ateistlerin 7 gün 24 saat dini düşünmesi) ulan atayis bozması, tamam inanmıyosun da neden bu kadar kafana takıyon böyle şeyleri. sanane bunlardan ha. şu toplum için hayırlı birşey yaptınmı hayatında. turan dursun dan ne okuduysan gelip buraya aktar anca. tek hücreli yaşam formları sizi.
