yaran olaylar

entry2149 galeri87 video2
    176.
  1. yer: bursa halk otobüsü;
    hava yağmurludur akşam saati ve otobüs orta şiddetli kalabalıktır,
    bulunduğum mevkii şoförün yanı,
    yolculuk devam eder...
    arkadan yüksek ve hafif gülerek bir sesle "kaptan müsait bir yerde inelim"
    şoför; oldu dolmuş mu sandın burayı?
    ** *
    3 ...
  2. 177.
  3. 2003 yılındaki bursaspor- gaziantepspor sezon açılış maçınının ilk dakikasında yeni bursasporlu frasinianu'ya çok sert dalıp, frasi'yi yere seren samuel johnson'a yanımdaki dayının 'ananı goril mi mikti' demesi ve tribünde yaklaşık elli kişinin kopması...
    5 ...
  4. 178.
  5. yer: bostancı karakolu önü

    kardeşim tek başına yolda yürümektedir. karakolu önünde polis kardeşimi durdurur.

    p:arkadaşım 5 dakikan var mı?
    k:buyur abi, bir şey mi var?
    p:içerde bir teşhis yapacağız şimdi, gel sen de onların yanında dur kalabalık olsun.
    k:yok abi ya.
    p:işin mi var?
    k:şimdi kadın beni filan teşhis etmesin.
    p:kadın olduğunu nerden biliyorsun?
    k:şey abi, benim işim var. bana müsade. *
    7 ...
  6. 179.
  7. kasgarli tost, efendi gibi evine gitmektedir. kaldırım taşında oturma eylemini gerçekleştiren bir grup liseli ablamız sevgili k.t.'nin önüne pet şişe atar. bunu gören k.t., boş ve ağzı kapalı pet şişenin üzerine basar ve akabinde şişe kapağı sağ tarafta ikamet eden liseli ablaların üstüne gelir. ve ablalarla yarılma olayı gerçekleşir. hangisinin üstüne geldi bilmiyorum ama hiç yüz vermedim sözlük. komikti, en azından derslerini almış oldular. her kuşun eti yenmez zaten ulan!
    7 ...
  8. 180.
  9. sevgili halkla ilişkiler hocamızın ben sınıfıa girdikten sonra kapıyı bile tıklatmayın izin istemeyin demesi üzerine biz 3 (üç) arkadaşın saat beş buçuktaki derse yetişmek için koşması,fakülteden içeri girdiğimiz anda üçümüzünde bir kumaş pantolon paçasının sınıfımızın kapısından içeriye daldığını görmemizle*maratona geçmemiz,benim sınıftan içeri kürsünün önüne kadar kayarak girip durmam*,arkamdakilerinde aynı anda arka arkaya kayarak bana ve benden öncekine girmesiyle sonuçlanan bir komedi oluşturmuştur.ben nası hala düşmeden bu kadar kaydım sorusu,hala çanağım kırılmadı içerde ve güvendeyim cevabı yüzümde çeşitli şekiller oluşturmuş sanırım.hem olana hem de bizim kısa süreli paniğimize hayatta kalma çabamıza ıkına ıkına gülen bir sınıf hıyarları topluluğu bir yana hocanın dönüpte bak yaaauuw nası bir etki bırakmışım vay anasını demesi biz üç mağduru dumurdan dumura sürüklemiştir.bir de kalkıp beş dakka kadar erken girmişim demesiyle adete buharlaşmış tavanla bir bütün olmuştuk efeeenim..
    6 ...
  10. 181.
  11. masamda duran uykusuz dergisini babamın eline alması... arka sayfadan okumaya başlaması... dolayısı ile otisabi'nin seks maceralarından birine denk gelmesi... beni "okuma oğlum böyle terbiyesiz şeyler " diye azarlaması... dergiyi değişik bir dergi zannetmesi... durumu anlatamamam... babanın gözünde oluşan pezevenk imajı...
    (bkz: erdoğan şenay tarzı entry girmek)
    (bkz: alper çelik de olabilir)
    (bkz: kendine inceden ayar vermek)
    6 ...
  12. 182.
  13. okulda yemek saati sırası arkadaşıma yemekte ne var diye sordum. çocuk - dili dönmüyormuş o kelimeye- "bambu" dedi. lan noluyoruz diye gittim yemekhaneye. bildiğin bamya varmış yemekte. yedim sonra onu.
    9 ...
  14. 183.
  15. insanın moralini 2 dakikada iyi yapan yaşanmış ilginç olaylar bütünüdür.
    bir olayda benden araba kullanmasında acemi olan teyze oğlum kontak anahtarını çevirme esnasında arabanın tekrar durması acayipime gitti olay 4 veya 5 defa tekrarlayınca baktım bizim oğlan marş yaparken anahtarı tekrar geri çeviriyor söylediği söz,
    - enişte sizin araba çalışmıyor be yavv...
    3 ...
  16. 184.
  17. bugün bursaspor-konyaspor maçı için bursa atatürk stadı'na gittim. maç başlamdan önce tuvalete gittim. işim bittikten sonra kapıyı açmak istedim ama sürgülü kilit mekanizması yıllara meydan okumayı o an bıraktı. ben de içerde kaldım. sürgüye yüklendikçe açılmıyordu. korktum. bilmeyenler için bursa atatürk statı erkek tuvaletini anlatıyorum. * yukarısında büyük bir boşluk olan tuvaletlere sahip bu stat. ben de zorunlu olarak oradan çıkarım diye düşündüm. sonra -yaklaşık 10 dakika - elimi bir daha kullanmama pahasına sürgüyü açtım ve kurtuldum. * *
    (bkz: bu da böyle bir anımdır)
    (bkz: hiç mi komik değil)
    5 ...
  18. 185.
  19. geçen hafta başında devre analizi vizesi çıkışı iki öğrencinin diyaloğunu aynen yazıyorum.
    (x ve y sınava çalışanlar. z konuyu bilir kişi.)

    x---hacı şu notlara bak. sabaha kadar çalıştırdın beni hiç biri gelmedi yaa.
    y---olm onu bunu bırak konuyla alakasız şeyler sormuş. resmen .bnelik
    z---bakıyım notlarınıza...hımmm... olm bunlar mantık devreleri dersinin notları...
    x--- olm y anam avradım olsun ki şimdi .iktim seni.
    ....
    ...
    ..
    .
    17 ...
  20. 186.
  21. eldeki çöpü kalabalık bir yolda giderken can sıkıntısından vole vurarak çöp kutusuna atmaya çalışmak, akabinde şut çekilen çöpün karşıdan gelen dayıya çarpıp eline cuk diye oturması. resmen adamın avucunun içinde sabitlendi çöp be.
    7 ...
  22. 187.
  23. durakta arkadaşla kahkahalar eşliğinde muhabbet ederken o esnada karşıdan geçen kalabalık delikanlı grubundan esas oğlanın takılıp yere düşmesi. akabinde cibiliyetlinin attığı kahkahaların düşen delikanlı elemanın üstüne alınması sonucu temiz bir dayak yemek.
    6 ...
  24. 188.
  25. kişinin asla unutamayacağı olaylardır. sevgili adayı olma yolunda ilerleyen iki genç bir sebepten dolayı kavga etmişlerdir. gecenin bir körü genç çocuk kızın kapısına dayanır, kız eve davet eder fakat ona kırgın ve kızgındır, bir süre tartıştıktan sonra, çocuk "bana karşı zerre kadar bir şey hissetmiyorsan giderim bu evden" der. kız barışmak istiyordur ama gene de gururu elden bırakmamıştır ve "hissetmiyorum sana hiçbir şey, git bu evden" der. çocuk basar gider. tam kapıdan çıkmıştır ki kız çok üzülür ve ev haliyle (ayağında çorapları falan) çocuğun arkasından koşar. fakat tam kapıdan çıktığı anda kapı arkasından kapanır. ayağında çoraplarıyla sabahın üçünde kapıda kalakalır. çocuk da gitmiştir üstelik çoktan... ayağında çoraplarıyla kentin diğer ucundaki arkadaşının evine o şekilde gider. * bir daha o çocuğun yüzüne bakmaz. *
    9 ...
  26. 189.
  27. kuzenimin babaannesinin tayyip televizyona çıktı zaman.
    - aaa damat ferit ölmemiş mi
    diye bağırması.

    pek yarmıyor, doğru.
    4 ...
  28. 190.
  29. kuzenimin babaannesinin ali kirca televizyona ciktigi zaman.
    - aaa ali kirca
    diye bagirmasi.
    *
    2 ...
  30. 191.
  31. yer: kadıköy vapur iskelesi

    akşam saat 7 gibi yolcular vapura binmektedir, son yolcular da vapura binerken arkadan bir ses duyulur:

    -ibneleeeeer!

    doğal olarak herkes döner arkadan bağıran adama bakar, adam herkesin kendisine baktığını görür, 5 saniye kadar bekler ve bombayı patlatır:

    -amma da çokmuş haa!

    ve dayı olay yerinden koşarak uzaklaşır. *
    20 ...
  32. 192.
  33. lisede servis şoförümüz kalabalıktan dolayı trafikte hareket edemez halde beklerken arkadan kornaya abanan araç sahibine camdan sarkarak "Pokemon'muyum lan ben arabaların üzerinden uçayım" diye bağırarak tüm servisi yere yıkmıştı.
    12 ...
  34. 193.
  35. gece geç vakittir zaten büyük abdestiyle o aralar kafayı bozmuş bünye 3 saattir hadi biraz daha dayan diye tuta tuta artık bok kapıya dayanmıştır, vücut kısaca sıçmak istemektedir. civar şehir merkezi yakınlarıdır fakat etrafta hiç bir tuvalet yoktur, iyice azan böbrekler ve bok resmen 1 dakika içinde çıkıyorum bir tuvalet bulursan iyi olur diye alarm vermektedir. artık yapacak hiç bir şey yoktur karanlığın ve şansa o an için yolun tenhalığınında etkisiyle göze hemen yakında bulunan anayolun kenarındaki okul bahçesi kestirilir. ağaçlarla kapanmış ve küçük olan okul bahçesine bir el götte duvardan atlanılır ve kan ter içinde pantolon indirilip işlem büyük bir gürültüyle ve heycanla gerçekleştirilir. anayolun hemen yanında bulunan işlek kaldırımın bitişiğindeki bir okul bahçesine sıçmaktan söz ediyorum kısaca.çaresiz kalmıştım yapıcak başka bir şey yoktu, bende yapacağımı yaptım, iyi bok yedim. sonrasını yazmaya gerek yok penguen gibi eve gittiğim gibi duşa girdim sonra çıktım.
    5 ...
  36. 194.
  37. kurtlar vadisi ırak filmi için buras altıparmak burç sinemaları'na gittik arkadaşlarla. salon full dolu. film sırasında bir dayının telefonu çaldı. biz tam "adam rezil oldu, yazık, millet küfür edecek" derken dayı telefonu açtı. bir güzel konuştu. hatta konuşurken filmi de canlı yayında anlattı. "he, şimdi bir tane daha vurduk, oh hepsine girsin" falan dedi. biz şaşırdık ama dayı filmini izlemeye ve küfür etmeye devam etti.
    6 ...
  38. 195.
  39. yaşanmış gerçek bir olaymış..

    Adamın biri arabasıyla giderken yolda bir yolcu alır
    arabaya. adam arka tarafa biner.
    şoför:
    - eee hemşerim kimsin nereye gidersin der.
    yolcu:
    - ben Azrailim.canını almaya geldim der.
    şoför alaycı bir tavırla:
    - sen mi Azrailsin der.yaw senin gibi Azrail olurmu hiç der.
    yolcu sakin bir tavırla sen daha önce Azrail gördün mü de tarif ediyorsun der.ve ekler
    - inanmadın bana öyle mi?
    şoför:
    - inanmadım tabi ki der.
    yolcu:
    - o zaman 200 metre ileride bir adam daha alacaksın der.
    gerçekten de adamın dediği gibi şöför 200 metre ilerde bir yolcu daha alır. ama yolcu ön tarafa oturur. olaylar bundan sonra daha da enteresanlaşır.
    şoför yanındakine:
    - ee sen kimsin nereye gidersin der.
    öndeki:
    - abi beni merkezde bir yerde indirirsen çok sevinirim adım felanca der.
    şoför
    - yaw şu arkadaki adam bana Azrailim diyo görüyonmu şu herifi hem iyilik ediyoz hemde dalga geçiyor zibidi der. öndeki arkaya bakar ama kimse yoktur.
    öndeki:
    - abi arkada kimse yok ki.
    şoför hışımla arkaya bakar ve
    - kör müsün be adam arkada oturuyor ya der.
    öndeki arkaya bir daha bakar ve
    - abi senin kafan iyimi yoksa dalga mı geçiyorsun der. bu sefer arkadaki söze girer.
    - gördünmü der öndeki beni ne duyabilir nede görebilir.
    şoförün bir anda dizlerinin bağı çözülür bet beniz atar.
    arkadaki şoföre:
    - hadi der arabayı kenara çek 2 rekat namaz kıl canını alacam.
    şoför ağlamaklı çaresiz bir şekilde arabayı kenara çeker ve iner arabadan.

    sonra ne olmuş biliyor musunuz?

    adamlar arabayı aldığı gibi kaçmışlar. * *
    12 ...
  40. 196.
  41. bundan bir kaç yıl önce, ofis komşumuz muhasebe bürosu elemanı, yanında 4000,00 ytl. ile bankanın yolunu tutar. öğle paydosuna denk gelen genç, müthiş zekasıyla (!) elindeki parayı daha değerli bir hale getirebileceğini düşünür ve hemen kapalıçarşıya, döviz bürolarına koşar. elindeki paranın tamamıyla dolar alan genç öğle molası bitimine kadar doların * yükselmesini bekler. ama hesaplamadığı birşey vardır; alış-satış farkından dogan zararı kapatması bu kadar kısa bir sürede imkansızdır. büroya 4000,00ytl den daha az bir parayla döner ve patronu tarafından ağzına sıçılır. bana kalırsa yüzyılın bombasıdır. *
    5 ...
  42. 197.
  43. bursa'da otobüse bindim ve bu kartımı alete tuttum. ama bu kartta para kalmadığından alet öttü. otobüs de o sırada hareket etmişti. önceden de böyle bir şey yaşamış olduğumdan
    -bu durumlarda heykelde bu kart doldurulur ve otobüse tekrar binilir ve yolculuğa devam edilir- son derece rahattım. diyolog şöyle gelişti.
    -abi bu kartımda para kalmamış.
    -(şöför yolculardan birine dönerek) hilmi ver tüfeği.
    -noluyo lan.
    sonra durumu anlayıp koptum ama bütün otobüs ahalisi bana bakıp bakıp güldü sonra. alacağın olsun benle dalga geçen şöför.
    21 ...
  44. 198.
  45. bazen yarıp yarmadığı kişiye göre değişen olaylardır.

    bunlardan biri;

    orta okula başladığımız dönemlerdi. pipimiz, büllüğümüz evrim geçirip, ya.rak modunu ve adını almaya başladığı dönemlerdi. televizyonlarda öpüşen çift gördüğümüzde, ya.rağımızın kalktığı günlerdi. tabi bu kalkmanın ereksiyon adında bir durum olduğunu öğrenmemiz, 6 ay-1 sene sonrasına denk gelecekti. cinselliği kendi çapımızda görüyorduk da, tabi çocukluğun da etkisi ile konduramıyorduk bir şeyleri. ilk porno dergiyi de aynı dönemde gördük, okulun iti sayılabilecek 1 sene önce sınıfta kalmış olan arkadaşın biri porno dergi getirmiş, biz de bakıyorduk, karşı cinsin vücut ayrıntılarını belki de ilk defa bu kadar ayrıntılı görüyorduk derken, 31 denen bir şey kulağımıza çalındı, sonra 31 çekmek olarak daha da ayrıntılandı bu bilgi. tabi bunun mastürbasyon denen bir şey olduğunu da çok sonraları öğrenecektik. işte pipinin, ya.rağa dönüşmesi, olur olmaz şahlanması, televizyonun gece gizli gizli izlenip, yaş itibari ile müstehçen sahneler için gelişen çekingenlikle, battaniyenin altından hin gülücükler eşliğinde öpüşen çifti gözümüzü 8 açarak izlememiz, porno dergilerin keşfi ve 31 çekmek denen cinsellik konusunda o dönem için yardımcı doçent olduğumuz dönemlerde, utangaçlık da hat safhadadır tabi. yaran olayımız da tam bu noktada bir yerde gerçekleşir.

    bir aile dostumuz bize gelmiş, çakal uykusunda yatan ben de uyumakla, uyumamak arasında bir yerdeyimdir.

    muhabbeti anlamamakla beraber, konuşmaları biraz duyuyordum derken bana göre tuhaf şeyler gelişti.

    - bıdı bıdı bıdı bıdı, 31 mi çekiyo?
    * evet 31 çekiyo.

    31 çekmek lafının geçmesiyle antenler bir anda dikilmiş, uyumakla, uyumamak arasındaki çizgi uyumamak durumuna doğru kaymıştı. bunun da algıda seçicilik denen olay olduğunu yıllar yıllar sonra öğrenecektik.

    - bıdı bıdı bıdı, yok ya 31 çekmiyodur.
    * yok ben baktım çekiyo.

    üzerinde pike olan ben yusuf yusuf atmaya başlamışımdır, ulan daha yeni 31 çekmeye başlamışsın, hemen ebeveyne yakalanmışsın. tabi çekingenlik, utanç, suçluluk duygusu pikenin altında cehennemi yaşatmaktaydı. bir yandan da "ulan banyoda beni nasıl gördüler acaba" diye düşünceler almış yürümüştür.

    derken savunma psikolojisi ile yeni uyanır numarasıyla duruma hakim olma girişimi gelir.

    muhabbetin konusunun benim 31 çekmem olduğundan eminim ancak, işi çakallığa vurarak başkasının 31 çekmesiymiş gibi, atladım. -ulan başkası olsa da, sen nereden biliyosun 31 çekip çekmediğini, o ayrıntıyı yusuf yusuf durumu kamufle etmişti artık-

    + yok ya 31 çekmiyo sanırım. -yüz tabi kıpkırmızı-
    * oğlum ekim 31 çekiyo, git getir bakayım sen öbür odadaki masa takvimini. nasıl 31 çekmez ya?
    + ha ekim ayı mı!? * 31 çekiyo sanırım.
    * sen getir takvimi de bakalım.

    takvim için öteki odaya giderken yaşanan gülümseme paha biçilemez, geri kalan her şey için mastercard olayı yaşamaktaydım. happy end olayıydı yani.

    şimdi geçmişe dönüp, olayların gelişimine baktığımda, yaran bir olayla karşılaşmışız vesselam demişimdir.

    miladi takvimde, 31 çeken aylar olup da, mastürbasyon denen buluşa, 31 çekmek adını veren türk'e de selam ederim. ömrümden ömür aldın ulan!
    19 ...
  46. 199.
  47. bankamatik kartından para çekemeyen yaşlıya yardım eden bir genci övme ihtiyacı duyan teyze:
    -aferin oğlum aferin..bu zor günlerde birbirimize destek olmalıyız..
    14 ...
  48. 200.
  49. olay bir okulun kızlar tuvaletinde geçiyor. Kızlar dudaklarına ruj sürüp tuvaletin aynasını öpüyorlar. Tabi akşama kadar ayna dudak figürleri içinde kalıyor. Hademe temizliyor ama nafile. Ertesi akşam yine aynı dert. Hademe bakıyor ki bu işin biteceği yok, müdüre haber veriyor. Müdür hademeyle konuşuyor ve kiz öğrencileri öğle teneffüsünde tuvalete çağırıyorlar. Müdür başlıyor konuşmaya: - Bakın kızlar, siz böyle yapıyorsunuz ama bunu temizlemek bizim hademeye çok zor geliyor. isterseniz bir temizlesin de görün. Hademe, daha önceden anlaştıkları gibi uzun saplı fırçayı alıyor, içerdeki tuvaletlerden birine giriyor, deliğe daldırıp aynayı temizliyor. O günden sonra o okulun kızlar tuvaletindeki aynalarda bir dudak izine rastlayan olmuyor.
    7 ...
© 2025 uludağ sözlük