lise 1'deyken kimyacımızın amonyak koklayarak bayılması. labaratuarda süper bir kargaşa çıkmıştı.
-evet çocuklar en aş üüüüç** **
+ana bayıldı lan muauhauahuah
=eeehheheuehueh kadın bayıldı olm rezalete gel
bu şekilde başlayan diyalog herkesin aynı sözleri tekrar etmesiyle komik bir hal aldı ve en son müdür yardımcısı gelip hocayı yerde bulunca şok geçirdi. laboratuarın önünden geçen nöbetçi hoca ise önce ne olduğunu anlayamayıp sonra olayı bana anlattırıp aslını öğrenince gülme krizine girdi.
lise sondur ve okulun en geyik,eli-ayağı en ağır hocalarından olan fiko nun dersidir (bkz: tarih).okulun gelmiş geçmiş en uzun boy ve en fazla kilo ortalamasına sahip olan 11fena erkekleri tenefüste planı yapmıştır.fiko gk ve icedive ın sırasının önüne gelince geyiğe başlanacak ve diğer yarmalar fiko nun etrafını sarıp pata küte dövecektir.ders başlar ve olaylar gelişip fiko nun etrafı sarılır.aynı zamanda herkes fiko nun bi yerlerinden tutmuştur...
fiko:üçe kadar sayıyorum.bıraktınız bıraktınız..yoksa...
11fena: heeaaa huauaaaa
fiko:biiirrr
11fena:bırakmayın lan sakın..
fiko:ikiiiiii
11fena:bırakanın a.q.
fiko:üüüüççççç
der ve herkes bir anda fikoyu bırakır ve kaçmaya başlar...bir kişi hariç...kanlısırttır o kahraman...fiko yla bir an için gözgöze gelir ve
ks:artislik yapma laaannn...
bunu duyan fiko...ks nın poposuna falsolu bir tekme yapıştırır.kanlısırt hem arkadaşlarının satışna gelmenin (bkz: beni arkadaşlarım mikti) hem de fiko nun tekmesinin etkisiyle iki gün poposunun üstüne oturamaz.
(bkz: biz bunu yaptık)
(bkz: gebze anadolu lisesi)
orta bir,din kültürü ve ahlak bilgisi dersidir.hoca uygulamalı olarak namaz kılmayı anlatacaktır.biraz ibnemsi biraz puştumsu ve dinden bihaber yaşayan denizi uygulama için seçer,masaya çıkartır...
nasıl olduysa deniz tekbiri doğru bir şekilde almıştır ancak ellerini göğüs hizasında bağlamıştır ve ilk yarma eylemini gerçekleştirmiştir...
hocanın ikinci komutu rükuya eğil dir...deniz sıçma pozisyonu alarak bizi bizden etmiştir...hoca ya suphanallah nidalarıyla kaldırmış doğrusunu zorlayarak göstermiştir...
üçüncü komut...secdeye git idir...
deniz sağ ayağıyla başlayarak ileriye doğru üç adım atmış..ve hocayı da yerlere yatırmıştır...hoca da eşref anıktır-ki,öğrencileri favorilerinden havaya kaldırıp havada tokatlamalarıyla efsane bir isimdir.
(bkz: biz bunu gördük)
(bkz: gebze anadolu lisesi)
yine ortabir ve yine bir din dersidir...ismini zikretmek istemediğim ateist bir arkadaş surelerden sözlüye kaldırılmıştır.hiçbir sureyi okuyamayan eleman hocayı çileden çıkarmıştır...en sonunda hoca, 'yav bir euzü besmle çek te,bari iki vereyim sana' der ve arkadaş 'euzü besmeleeeeeeee' diyerek, efsane olmuştur.ama ikiyi de almıştır...
(bkz: biz bunu gördük)
(bkz: gebze anadolu lisesi)
orta üçtür.halim selim,öğrenciye laf geçiremeyen tayyarla ingilizce dersidir.walkman dinlemekte olan icedive,kalemkutusunu bulamamaktadır zira birileri saklamıştır.dalgın dalgın kalemkutusunu aramakta olan icedive ı gk nin ve kanlısırt ın pis pis sırıtışları iyice uyuz etmektedir.sorduğu sorulara olumlu cevap alamayan icedive en sonunda kulağındaki yüksek sesli müziğin de etkisiyle bağırarak
'hangi ****bu çocuğu aldı lan kalemkutumu' demiştir...
bunun üzerine,sevimli hocamız tayyar icedive ı tahtaya çağırmıştır.icedive hocanın yüzüne karşı pişkin pişkin sırıtmaktadır hoca da aynı karşılığı vermektedir.tahtaya geçen icedive bakışlarını sınıfa yöneltmiştir ki akabinde tayyar dan beklenmeyecek şekilde ağır bir tokat suratında patlamıştır..olaylar esnasında sınıftan çıkan sesler puahahahahaahah-uuooooooovvvv sırasıyladır...
(bkz: biz bunu yaptık)
(bkz: gebze anadolu lisesi)
orta üç fen bilgisi dersidir.arka dörtlüde,gk-icedive önlerinde kanlısırt-dişlek radar bulunmaktadır.çok konuştuğu için kanlısırt bir soruyla karşı karşıya kalır...
'asitlerle bazların tepkimeye girmesiyle ne oluşur' sorudan ve olaylardan tamamen bihaber olan gk,küçük emrah gözleriyle yardım bekleyen kanlısırt'a 'turnusol kağıdı' diye mırıldanır.küçük emrah modundaki kanlısırt hiç tereddütsüz 'turnusol kağıdı oluşur hocam' diyerek cevabı yapıştırır ve sınıfın kayışını koparır...
not:gk bu olayda tamamen suçsuzdur zira o zamanlar otun bokun içinde turnusol kağıdı geçmektedir...
klasik tuvalette sigara içilirken yapılan muhabbetlerden biridir.bir ders önce enver hoca beni derste feci bir şekilde bozmustur.ogrenciyisi tabi enver de bir yandan müdür oldugu icin bir şey diyemedik ama hocaya derste sayamadıgım için hepsini tuvalette saymaktayımdır
+lan oglum bu enver piçin önde gideni
+anasını mı zittim de bu herif sürekli böyle yapıyor
bir anda bi sessizlik
+lan oglum niye susuyorsunuz lan
+siz de mi o herifi tutuyorsunuz lan yoksa
+adam mısınız lan siz
+mınıza koiim sizin
+hepinizin mınnnnaaakoihoooccaammmmm neeeerrrdeenn geldiniz siz
akabinde disiplin+uzaklastırma.yine iyi yırtmısımdır pacayı.hoca hakkını helal et (bkz: swh)
i)Lise hazırlık sınfındayken tiyatro için kostüm provasından dönüyorken,müdür yardımcısından geç kağıdı almamız gerekti.Odaya girdiğim an karşımda üç tane öğrenci vardı.Bir tanesinin yüzünde kırmızı 5 parmak izi,diğer öğrencinin ise kravatı kulağına gelmişti.bu esnada müdür yardımcısı bana da sövdü biraz.Neyse kısa boylu iki çocuğun gülüştüğünü gördü ve ve şu diyalog yapıldı:
kısa boylu:" gülmeyin lan salaklar"
müdür yardımcısı:"ulan sınıfta osurduğunuz yetmemiş gibi bi de karı gibi lak lak yapıyosunuz"(sonra müdür yardımcısı kısanın ağzına vurur,çocuk düşer,kolktuktan sekerek tekrar hocanın yumruğunu yemiştir.)
ertesi gün çocuk okul töreninde babasını çağırmış,sözde müdür yardımcısını rezil edecekti.çocuk durumu anlatır ve babasının tepkisi 400 kişinin önünde şu olur ;"ellerinize sağlık hocam çok iyi yapmışşısnız,benim yapamadığımı siz yapmışşsınız."
bunun üzerine çocuk ağlayarak kacar ve gider,tabii 400 kişinin gülmesi de yanına kar kalır..
ii)bi gün xxx diye bir arkadaşımla dersteyizdir.
xxx:"abi fasulye dokundu yaw gaz yapıyo ne yapim ?"
ben:"abi koyver gitsin en kötü ihtimal koku olur"
xxx bi süre ıkınır,suratı pancar rengini falan alır,beş dakka sonra feci bi koku sarar etrafı
hoca sorar
hoca:"kimden geliyo bu koku"
xxx:"hocam osuracaktım ama motora fazla yüklendim ve altıma sıçtım"
o an yerin dibine girip koskocaman bir kahkaha atmak istemiştim.
dersanede orkadaşlar arasında kullandığımız "yuh artık selahattin!!" hedesini selahattin adlı tarih hocasının dersinde kullanmamla yaşadığım dumur:
-evet çocuklar 1. dünya savaşı öncesi osmanlı imparatorluğu ve almanya arasında başlayan sıcak ilişkiler "bağdat-berlin" demiryolu projesiyle pekiştirilmiştir..
+ueheuehuh bağdat-berlin mi!! e yuh artık selahattin!!!
-!!!!!....
+(hssktr!!)
coğrafya hocası ayyaşa sorulan kazıkça bir sorunun ardından direk yazdığım gibi verdiği cevap:
-ben nerden biliim evladım ben nerden biliim okusfordaa gettt harvarda gettt.
sınıflararası okul maçında aynı zamanda din kültürü hocası olan maçın hakemine zıpır arkadaşlardan birinin ses karmaşasında duyulmayacağını sanarak "ibne hakem "diye bağırması.talihsizlik bu küfürün edilmesi esnasında herkesin susmuş olup arkadaşın sesinin ofsayta düşmesi.haliyle hocanın bunu duyup ;dönüp, yerinden ok gibi fırlaması ile önde kaçan arkadaş ortada hoca geride de yapmayın hocam diye koşturan bir grubun okul yurdu etrafını 2 kez tavaf etmesi.
mektepten :-) dönerken bulunan 15cm lik yılanın bir arkadaşımız tarafından 500ml lik su şişesine konması ve bu yılanı montunun cebinde binimum sinek börtü böcekle beslenmesi (bkz: koynunda yılan beslemek) ve de bu yılanı derse sokması. buda yetmeyerek uzun süre koyunda beslenen bu yılanı ingilizce hocasına göstermesi.
iki arkadaş tuvalette sigara içmektedir. doğal olarak hoca basar* Ancak arkadaşların üzerinden ne sigara çıkıyor ne de kibrit. ve diyalog gelişiyor
-olum napıyorsunuz iki kişi tuvalette?
-şey hocam biz...
-üstünüzü arıyacağım...
üst baş aranır birşey çıkmaz
-ulan, napıyordunuz lan içeride?
durumun farkına varılır bir yanlış anlaşılma söz konusudur...
-hocam valla sigara içiyorduk
-ulan çakmak nerde kibrit nerde sigara nerde... napıyordunuz lan içerde
-hocam valla sigara içiyorduk. biz tek kibri....
-susun laaaan ibneler!!!!!!! yürüyün lan...
iki erkek arkadaş bundan sonra ibne olarak anılacaktır ve her görenden "kibritin var mı ehe ehe ne gezer lan sizde" diye dalga geçilecektir.
arkadaşlar her tenefüs tuvalette sigara sefası yapmaktadırlar. bir gün ani bir baskın olur. sigaraları deliğe, kibriti de duvarın üstüne atarlar ve durumu geçiştirirler. diğer tenefüs yeni sigaralarla dönerler. fakat kibrit kutusu duvardadır ve almak için aralarından en kısa boylu olan bayramı duvara kaldırırlar. bayram duvara çıkar ve kibrit kutusunu alacağı sırada ne görsün, duvarın diğer kısmında müdür ıkınıp sıçmaktadır. bayram aşağı müdüre, müdür de yukarı bayrama bakar. bu an sadece 2 sn sürer. çünkü ikisi de harekete geçmiştir. bayram 4 nala kaçmaktadır. fakat nafile. yol avantajına sahip olan müdür fermuarı çekilmemiş olmasına rağmen bayramı kapıda yakalar. bütün olup bitenlerin yegane şahidi talihsiz bayram artık sabıkalıdır. çünkü disipline gidip gördüklerini tek tek anlatmıştır.
hazırlığa zorla atılmış bünyemle; uzaylı gibi insanları süzerken etraftakilerin başına gelmiş, beni gülmekten bitap düşüren durumlardır;
hoca: yes. What did you eat yesterday?
öğrenci: I ate my meal. hocam yaa ne ne diye sormayın alın işte paşalar gibi meal dedim.
hoca: was it delicious?
öğrenci: yes it is delikız.
hoca: delikızz değillll kaç oldu deniyorum seni hep delikız diyosun.olmaz böyleee...
hoca: How high is it?
öğrenci: It is 170 kilometre heyit.
hoca: heyit değil kızım.(sessizlik) haaaaytt haaaayyyyttt.
bir gün din dersinde
ahmet:(durup dururken) ahh ahh !
hoca: ne oldu oğlum?
ahmet: aklıma siz geldiniz hocam.
hoca: ulan aklına ben gelince ahh çekiyorsan, ayşe gelince kim bilir ne çekersin.
diye biten anı.
anadolu liselerine bi ara derslerin ingilizce işlenmesi modası gelmişti.bizim fizikçi tam olarak türkçe bile olmayan anlaşılmaz derecede şiveli diliyle soruyu yazdırdı ve köşede oturan vede durmadan konuşan arkadaşımada hey maykrop on dı korner!aut of dı klass! diyerek bagırdı ve ders ıngılızce işlenmiş oldu
lise yılları...edebi metinler dersi...
ders başlayalı 10 dk kadar olmuştur.her zaman gürültünün olduğu sınıfa bu kez fırtına öncesi sessizlik hakimdir. birden sınıf kapısı bir tekmeyle GÜM diye açılır!!! sınıftaki fırlamalardan biri kafasına bir atkı dolamış,üstüne ayak bileklerine kadar inen siyah bir palto giymiş şekilde sınıfı basar. yanında başka bir erkek öğrenci vardır.siyah paltolu öğrenci hiddetle yanındaki öğrenciyi hocaya doğru fırlatır ve,
"lan zekiiiiiiiiii, verdiğin kız bozuk çıktı!!!!!" der. sonrası malum, ders baya bir biter!
aynen yaşanmıştır.
yer edirne trakya üniversitesi
1993-1994 eğitim yılı
sınıf hocasının adı ali kurteş uymaz
sınıfda oldukça gürültü çıkarmakta olan arkadaşımız sayvıs * dersi bir türlü dinlememekte ve sınıfa da dinletmemektedir. sınıf aslında bu durumdan oldukça memnundur. tek memnun olmayan sınıfın o anki hocası ali kurteş uymaz dır.
+ oğlum senin işin gücün yok mu?
- yok hocam.
+ oğlum burası çiftlik mi?
- evet hocam çiftlik.
+ ne demek istiyosun sen ?
- sizin adınız ali değil mi hocam
+ evet
- e işte adı üzerinde ali babanın çiftliği
o an sınıf kopar.......
okulun tıp oynayarak meşhur olan sınıfından mezunum. yan sınıfta tekstil blümünun sınıfı var ve orda bir kız arkadaşlarımızla sohbet ediyoruz
tıp nasıl oynanır : bir anda gürültü içinde biri tıp diye bağırır ve tıp süresi başlar konuşanın üstüne bütün sınıf atlar tavana kadar bir yığılma oluşur.
pelin : sizin sınıf çok garip. Bir gürültü oluyo sonra birden sessizlik.
just : öle oluyo işte
pelin : neyapyonuz öle haca tam sizin sınıfa gelicek kızmaya sonra ses gesiliyo.
just : tıp diye bir oyun var duydun mu..
pelin : edebiyatcı fener macını izliyorlar galiba bende gideyim dedi.
just : ne demek bekleriz. ....
(bkz: aliosman sönmez eml)
ders: yabancı hocanın ingilizce muhabbet tarzında geçen ders, dersde yarışmalar oyunlar oynanmaktadır. her öğrenci ülkelerle ilgili bir soru sorar, soruyu soracak olan emperor'un arkadaşı önceden cevabıı söyler emperor'a "iskoçya olm cevap" ve sıra ona gelince sorusunu sorar. Cevabı bilen yoktur ve kimse parmak kaldırmamaktadır, emperor hevesle parmak kaldırır.fakat bi terslik vardır, iskoçyanın ,ingilizcesi bilinmemektedir.
gene ingiliz hocanın dersinde , hoca tahtaya 1.000.000 yazar ve bunun ingilizcesini söyleyecek kim var der.
a:1 thousand
hoca:no!!
b:1 million
hoca:no!!
c:1 milyar
hoca:no!!
taramalı tüfek gibi cevaplar yağmaktadır hocaya fakat kimse hala doğru cevabı bulamamaktadır , herkezde sözlük olmasına rağmen. sonunda 1 öğrenci :
z:penis
hoca:????
sınıf:nuahahahahhahahaha
emperor:nooldu lan neden gülüyo herkes.
arkadaş:olm penis dedi
emperor:o nedemek lan
arkadaş: .arrak demek.
sınıf yarılır, hoca gülme krizine girer, yaklaşık 5 dk kendine gelemez gülmekten, penis diyen öğrencide sözlükte öyle yazdığını iddia etmekte, melül melül etrafa bakınmaktadır....
hoca ders anlatmaktadır:
abdülhamit başa geldikten sonraaa çokk büyük devrimler yaptı , onu değiştirdi bunu değiştirdi v.s v.s , görevini düzgün yapmayan memurları tek tek naappptıııııııııı
emperor atlar: kellelerini kestirdiiii
hoca:hayırrr, başka yerlere atadııı
sınıf:nuahahahahahahahahahahahhahahah