yazar: kolonya.
suçu: başlığı tanımlamayan entry girdi.
ceza: atın bu çaylağı içeriye üç gün katıksız kalsında aklı başına gelsin.
savunma: yapmayın etmeyin evde üç çocuk var yazı yazmam lazım eve para götürmem lazım. moderatör bana acımıyorsan karıma çocuklarıma acı. uuuuhhhiiiiii.
" cumalari, haftanin son mesai gunu oldugu icin genellikle daha coskuluyumdur. cogu zaman bu cosku kiyafetlerime dahi yansir.
o cuma benim icin siradan bir cuma gunuydu. isyerimden - firsat buldukca - entry giriyor, diger baslik ve entryleri okuyarak vakit geciriyordum. sozlukte her sey sut limandi. cogumuz pasa pasa entrylerimizi giriyor, arti ya da eksi oylandigimizi saniyorduk ! kimi zaman bir sozluk zabitasina yakalanip, O nun acimasiz entryleriyle taciz ediliyor, buna hic dert etmiyorduk ! zira gunlerden cumaydi..
saat 17.00 civarinda sol tarafta " eski sevgili " basliklari peydahlandi. inanin ilk kim baslik acti, fitili kim atesledi bilmiyorum. bildigim tek sey; hic vakit kaybetmeden, yaramaz bir cocugun b.k karistiran arkadaslarina eslik etmesi gibi, " eski sevgili " basliklara allah ne verdiyse dalmamdi. zira gunlerden cumaydi !
sozun kisasi, o gun costukca cosmusum.
iste benim caylak olma nedenim;
benim cuma coskum !
ne yapayim cuma gunleri boyle oluyorum ve " eski sevgili " basligini gordugumde titretiyorum. ben buyum ! "
seçim yapılır. gider x e verirsin oyunu. sonra gelir açarsın sözlüğünü, bir bakarsın, yandasın olan x ciler, biraz da iktidar olamamalarından dolayı, iktidar olan y ye basarlar küfrü...
sen y ye oy vermemişsindir. ama ailen y cidir. ve sözlükteki küfürleri görünce adil olmak duygusu ve sucuyla --adil olmanın sucunu anlıyor insan caylak olunca-- evet sucuyla; bu küfredenlere, kendilerini susturmak ve akıllarını başlarını getirmek amacıyla bir kelimeyle hitap edersiniz. ama bu kelime küfür değildir. küfür olmayan ama küfür etkisi yaratan sözcüklerden biridir. üstüne basa basa yazma ihtiyacı duyuyorum. çaylaklıktan cıkıp bunları okuyunca iyi anlayın diye. küfretmiyorum ben arkadaşlara, sadece ironi yapmaya çalışıyorum...
sonra ne olur biliyor musunuz. f5 e basarım, sayfa yenilenir. solda çaylaksınız yazar. küfreden arkadaşlara bakarım. onlarda ise, bilmem kacıncı nesil yazar, yazar.
bir trafik polisi rüşvet almak konusunda çok ünlüymüş...bir gün yine devriye gezerken bir arabayı durdurmuş yaz sıcağında.
-ehliyet ruhsat...
+buyrun memur bey.
-hımmm...eksik yok. zincir yanında mı?
+evet buyrun bagajda.
-hımmm...takoz?
+buyrun.
-çekme halatı?
+buyrun.
-hımmmm...senin arabada kaset çalar var mı?
+var efendim.
-oyun havası kasetin var mı?
+var.
-tamam. şimdi tak o kaseti çalsın...ben kıvıracam sen bana para yapıştıracaksın...haydi başla!
kıssadan hisse: çaylak yapılacaksanız şayet bir sebep bulunur....mesela sen! senin şapkan nerede?
bir yazarın çaylak yapılma nedenleri içinde kendisince anlamsız ve bu nedenle kimi zaman komik kimi zaman da gereksiz bulduğu nedenlerdir. açıklanırsa buralar büyük ihtimalle çoşacak..
moderasyona göre mantikli olmasina karsin, hakli oldugu halde sacma sapan bir nedenden caylak olan bazi yazarlarin hem yarilmalarina hem sinirlenmelerine yol acan sebeplerdir. sözlükte raslanan bu sebeplerden bazilari cidden cok trajikomiktir.
