cem yılmaz"a verilen ayardır,
kendisi,bir şov esnasında fotoğrafını çeken gazeteciye
"dilim dışarda oldu, bir daha çeker misin" demiştir,
gazeteci ise "merak etme abi biz onu içeri sokarız" demiştir...
sınıfta pes oynayan kız muhabbeti dönek*tedir. bir arkadaş ben pes oynayan kız bulsam direk evlenirim demiştir bunun üzerine bir kız arkadaşla arasında şöyle bir diyalog gelişmiştir:
k: ben de iyi pes oynarım ama seninle evlenmem
biz güldük tabi bu lafın üstüne ama şu lafa yarıldık
e: pardon ya pes oynayan güzel bir kız demeyi unutmuşum.*
dün dart oynarken okları tutuşuma laf söyleyip "yeni gelinin yarrağı tutttuğu gibi tutuyor bakın şuna bakın ahaha" diyen sevgili arkadaşım. keşke onca insanın arasında sana "yarrak konusunda senin kadar tecrübeli değilim kanka kusura bakma" demeseydim. vicdan azabı yaşıyorum lan resmen akjsdhkasd
iki arkadaş sözlü kavga etmektedirler. birbirlerine sayıp sövdükten sonrada durulmuşlardır.*
biz kavgayı ayırdıktan sonra benim kollarından tutup uzaklaştırmaya çalıştığım asabi arkadaşımız hırsını alamayıp yine küfürü basar;
- ağzına sıçarım senin
- bok sıçarsın
- başka bir ihtimal yokki zaten mal
sonunda tabi bunlar birbirlerinin üstüne falan yürümeye kalktılar. ancak zamanında müdahale ettikte pişman olacakları şeyler yapmadılar.
peşin not: yaşanmıştır.
kız arkadaşlarla istiklalde gezerken, kızlar maraş dondurması istemiştir.
dondurmacı kız arkadaşlara dondurmalarını nazikçe vermiş, sıra benim dondurmamı almaya gelmiştir.
ama dondurmacı her zamanki artistik hareketlerine başlamıştır. dondurma çubuğunu yukarı aşağı çevirmeler, elime boş külah vermeler vs. kızlar kahkaha atmaya başlamıştır, bu genç dondurmacının gururunu okşamıştır. tabii ki bu benim moralimi haliyle bozmuştur ama dondurmamı bir şekilde almışımdır. sıra parayı vermeme gelmiştir ve 20 lirayı tam cebimden çıkardığımda o tarihi ayarı verebileceğim aklıma gelmiştir.
genç dondurmacı parayı almaya uzanmış, para avuçlarımdayken onun çubukla yaptığı hareketler gibi, küçük daireler çizerek parayı alamamasını sağlayarak ona ayarı vermişimdir.
adamın ve az önce kahkaha atan kızların yüzünü görmeliydiniz.
inanılmazdı.
ali sabancı, bir havayolu şirketinin (atlasjet) reklamlarında geçen:
"biz ikinciyiz ama bizimki 77 santim cümlesi hakkında şöyle diyor" :
bizimki 77 cm değil ama zamanında kalkıyor .
77 cm olayı da iki koltuğun arasındaki mesafe imiş.
ikiz kulelere saldırılardan sonra muhammed ali olay yerine gider. bir basın mensubu ali yi zor durumda bırakmak için şöyle der:
+ sayın muhammed ali, teröristlerle aynı dinin mensubu olarak ne hissediyorsunuz? (yaran ayar bunun üzerine muhammed ali'den gelir.)
- siz hitler ile aynı dinin mensubu olarak ne hissediyorsanız, ben de aynısını hissediyorum.
nazım hikmet sakal bırakmış. birisi de demiş ki,
+ maymuna dönmüşsün nazım. (yaran ayar bunun üzerine gelmiş. nazım yönünü başka tarafa çevirerek)
- iyi ozaman başka tarafa döneyim. (demiş.)
zamanın birinde ülkemize hristiyan bir din adamı gelir. şehirde ki küçük bir çocuğa kiliseyi göstermesini söyler.
çocuk yardımcı olur. kiliseye varıca papaz.
+ aferin çocuğum. yarın buraya gel de sana cennetin yolunu göstereyim. (der... ama tarihi bir ayar yer.)
- siz daha kilisenin yolunu bilmiyorsunuz. cennetin yolunu nerden bileceksiniz.
ortaokul yıllarımda arkadaşlarımla parkta oturmuş elimizde telefon güya orospu numarası olan bir numarayı arayacağız.bir arkadaşım ben ararım diyerek atladı.aradı konuşmaya başladı.kadın telefonda numarayı nerden aldın dedi ve arkadaşım dondu kaldı hiç bir cevap veremeyince kadın telefonu kapattı.telefon numarasını bulan arkadaşım '' lan bi orospuyla konuşamadın '' diyerek çıkıştı.telefonda kadınla konuşmaya çalışan arkadaşım '' ne bileyim ak.daha önce hiç orospuyla konuşmadımki... hep senin gibi orospu çocuklarıyla konuştum '' dedi.
bir öğrenci:bö- sema ç. isimli öğretmen:sç- yasemin y. isimli diğer bir öğretmen:y.y
öğrenci ile y.y sema hocadan konuşmaktadır, hoca över tabii kadını. kız önceleri yerden yere vurur sema hocayı, ama sonra iki hocanın yakın arkadaş olduklarını hatırlar ve kıvırmak için;
b.ö:sema hoca çok akıllıymış üniversitede falan yaa.
y.y:tabi canım, çok pratik zekalıdır sema hocanız da.
b.ö:hatta şey demişti;ben boğaiçi'nde hukuk kazandım ama gitmedim.
y.y:boğaziçi'nde hukuk yok ki.
biz:yarık yarık yarılırız.
b.ö:işte öyle bir puan almış ki, tek başına kendi bölümünü kurabiliyormuş.* (bkz: kıvırırken beli kırılan çocuk)
feyste tartışılmaktadır, karşılıklı ayar verme çabaları filan, 1 saat tartışma sürer son darbe olarak;
kozalak : iq'su 2 olan adama düzeyli cümleler kurarsan böyle olur.
a.y.k : sen kendi iq'na bak, git sıç bokunla oyna
kozalak : 1 saattir sıçtığım bokla oynuyorum zaten, şimdi kaybol.
a.y.k : fatal error.
aslında çocuklarla girilen komik diyaloglar başlığına yazılması gereken bi entari olmalı bu. ama bildiğin ayar manyağı yaptı beni okula başlamamış veled.
misafirler gelir. anne zoruyla misafirlerle konuşma süreçlerinde misafir çocuğuna gözüm takıldı.
- adın ne senin?
- efe.
- okula gidiyor musun?
- evet.
- hmm, nasıl gidiyor ya?
- iyi.
- seviyor musun öğretmenlerini arkadaşlarını falan?
- öff.. her şeyi sana anlatmak zorunda mıyım?
konuşan herkes bi anda susar ve kahkahalar patlar.
- (ben dumur olmuş halde) yok değilsin de sordum işte.
- anlatmak istemiyorum, başımı ağrıttın.
ulan bu veledin kolunu bacağını sıkıp ağlatmak vardı. sıçalak nolcak.
evde yaşadığım bir olayın etkisiyle yediğim pis ayardır. sesim kötü ama kendime şarkı söylemeyi seven bir insanım. kuzenimi şarkı söylerken rahatsız etmiş olacağım ki hiç çıkmadığı odadan yanıma geldi.
+ şey dük bu şarkıyı kim söylüyordu ve iyi söylüyor mu ?
- x söylüyor hem de harika istersen cd sin...
+ ya bırak da o söylesin o zaman. tamam mı ben odadayım.
sesli güldüren ayarlardır. bir yerim acıyor diyen herkese öpeyim de geçsin o zaman diyen bir arkadaşa verilen ayar bunlardan biridir. küçük bir grup şeklinde muhabbet edilen ortamda arkadaş koluna aldığı darbe nedeniyle canım acıyor dedi ve olaylar gerçekleşti.
-canım acıyor ya off.
+öpeyim de geçsin o zaman gel buraya.
-olum sen sünnetci olsan ne olacaktı?
