ilk başta yarmayabiliyor, ama filmin/ kitabın devamında aklınızı korkunç karıştırıp tekrar tekrar başa dönmenize sebep olabilir.
"commit suicide", deneyimsiz ellerde "intihara teşebbüs etmek" olarak çevrilir (neden bilmiyornum) aslında bildiğiniz intihar etmektir ve olay kapanır. adam nalları diker yanı.
Hatalı çevirmenimiz adamı ısrarla öldürmeyerek olay örgüsüne yeni bir boyut katar.
Çok büyük kahkaya sebebiyet veren çeviri hatalarıdır.
italya ya ilk defa gideceğim, o zamanlarda bir kelime bile italyanca bilmiyorum (şimdi anadilim gibi konuşuyorum sanki). Bir arkadaşım, Non porco dersen domuz eti istemediğini anlarlar diye tembih etti. Roma da gezdik tozduk bir cafe de oturduk. Vitrinde çok güzel frambuazlı pastalar var. Bir tane istiycem ama domuz yağı olmasın diycem ya. Garsona pastayı elle gösterdim ve non porco diye de tembih ettim, kahkalarla gülmeye başladı ben de neden güldüğünü ingilizce sordum, cevap aynen şöyleydi. Biz pastalara et koymayız. Domuz yağı nasıl denir bilmediğimiz için domuz etinden bahsedince cevap da böyle komik oldu.
Bazıları artık yarmaktan çok gözden yaş getirir.(üzüntüden) şu "nasılsın ahbap?" olarak yapılan çevirideki ahbap kelimesine uyuz olduğum kadar hiçbir şeye uyuz olduğumu hatırlamıyorum. geçenlerde tv kanallarını dolanıyorum, birden bu cümle geldi kulağıma ve düşündüm tekrar, "neden ahbap ulan!?" biz öylw kullanmıyoruz ki. sen oraya "kardeş nasılsın?" yaz da biz de şikayet etmeyelim değil mi?