Genelde çocukluktan gelen bir alışkanlık olarak bilinir. Çocuk yere düştüğü dizindeki yarayı tirnagiyla usulca ittirir ve ortaya pembemsi bir tabaka çıkar.
cok belirgin izler birakan ama cocuklugumdan beri bir turlu vazgecemedigim eylem. daha az once yaklasik bi su sisesi kapagi buyuklugunde bir yara kabugunun davetkar kasintisina dayanamamis bulunmaktayim, neyse ki kanadi falan da bi daha kabuk tutacak yavrum. boyle de psikopatim iste.
yaranın iyileşmesine izin verilmemesi sonucu, iz kalmasına sebep olan eylemdir. neticede ya cildiye doktoruna gidilir ya da madecassol merhem alınıp sürülür.
çocukluktan gelen alışkanlıktır. düşer yaralanırsın, yara zamanla kabuk bağlar, içten içe merak edersin altında ne var diye, çocuksun yaranın iz bırakacığını da bilmezsin, koparıverirsin. zaman geçer nadirde olsa yine yaralanırsın bu kez iz bırakacağını bilsende yavaş yavaş kopartırsın o yarayı. ne kadar büyürse büyüsün insan, o kabuğu kaldırmayı isteyecetir.
kanayacagini bile bile her seferinde altindan ne cikacagini bilmiyomuscasina merak edip yaptigim eylemdir. nedense kabugu kopartip oynamak hosuma gidiyor.
can acısından zevk almaktır. ulan manyak mısın? elin, kolun bi rahat dursun bunun nesinden zevk alıyorsun dersin kendi kendine. ama engel olunamıyor işte, illa ki soyup kanatıyorsun yarayı. iyileşmek bilmiyor ondan sonra.