Malesef ki eksi sozluk yazari olmadigimdan hakkimdaki iddialara cevap veremiyorum.
bir kisiye soz hakki vermeden belden asagi vurmak hangi delikanlilik kitabinda yaziyor.
Oteden beri benimle ugrasiyor bazilari,nefes almak icin Amerikaya geldim.
1.5 yasimdaki oglumun bobreklerinde sorun var, burada imkanlar daha iyi diye burda bakiliyor kendisine.Simdiden 5000 dolar borc taktik hastanelere,bir nevi cem uzan olduk.
Ben hayatim boyunca hep zorluklar icinde buyudum.
Izmir Ataturk Lisesini kazandim ki bu izmirin en prestijli okullarindandir.
Bu okulun kayit parasini ayakkabi boyaciligindan kazandigim parayla odedim.
tabi hepsini odeyemedim,sagolsun rehberlik hocasi acik senet yazdi kalan borca.
Universite sinavina bakkalda calisarak girdim ve ayrica universiteyi de bakkalda tezgahtarlik yaparak bitirdim.
Bolumu ikincilikle bitirdim,fakulteyi de dorduncu olarak.
Mezun olduktan 6 ay sonra egede asistan oldum.
2006 yilinda ilk makalem kabul oldu.In presste oldugundan dolayi ancak 2007te volume gecti.
Daha sonra danisman hocamla beraber verimli bir sekilde calistik, belli seviyeden sonra hocam benim
artik kendi basima calisacagima kanaat getirdi.2009yilina kadar dusuk tempoda ama verimli bir sekilde calistim.
Daha sonra taninmis bazi matematikcilerle beraber yayin cikarmaya basladim.
Biraz olumlu isler yaptigimdan dolayi ortak yayin yapma teklifleri artti cesitli ulkelerden.
Yayinlarimin cogumu gordugunuz uzere tek isimli degil, hep ortak bir calismanin urunu.
Nonlinear science ekibini fiili olarak hayata gecirdik ve 15 ulkeden 50 kisiyle ortak bir calisma platformu kurduk.
Uygulamali matematik genis bir yelpazeye sahip oldugundan cok cesitli dergilerde yayinlar yaptik.
90 farkli dergide yayina imza attik, bunlarin hicbirini ben tek basima yapmadim, zaten bu mumkun degil.
120 civari volume olmus makale, 50 civari in presste olup volume girmeyi bekleyen makalem var.
geri kalan kisim gorece daha alt sinifli ISI sinifi makaleler.
websitemde zaten SCI/ISI diye belirtilmekte.
bu basligi acan kisi acaba matematikci mi?websitemi yenileyecegim ama kahrolasi server iki gundur bozuk egede.bundan bile pay cikariyorlar.
benim hicbir yayinimda kimsenin cozup yontemini ve sonuclarini calmadin, buna ihtiyacim yok.
giris ve tanim kismi tabiki baska makalelerden yararlanilacak.bu kisimlari da atif verdim, neden saklayayim boyle birseyi.
hangi makalemde alinti yaptigim kisim atif gosterilmemis acaba.
ben zaten kendi yontemlerimizle problemleri cozuyorum, neden baskasinin cozumunu alayim.
bu kadar tutarsizlik olur mu.
dergilere makale submit ederken cross check ve benzeri tarayicilar var, bunlar bir intihal ihtimalinde makaleyi bastan eliyorlar zaten.
ben isin kolayi varken, 3-5 makale yapip ustlere biat edip pekala docent olabilirdim.
herkes tatli uykusunda uyurken ben ulkem icin terimi akittim.
ne ugruna, basit bir makam ugruna mi, ben ne yapayim turkiyedeki unvanlari,
1 yayinla profesor olan var, 20 yayinla docent olamayan.
burada olcut ne.
simdi arkadas 3 tane makale koymus, acaba bu uc makaledeki kullanilan yontemler ayni mi acaba.
tanimlara atif vermek suc mu.hangi makalede atif vermeden gecmisim.
simdi ben de gece gunduz odamda oturup cayimi icip keyfime mi bakayim.
neden insanlar bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oluyorlar.neden konunun muhatapina sormadan yangindan mal kacirir
gibi ortaligi velveleye veriyorlar.
biz daha turk olarak birbirimize sahip cikamiyoruz.benim kac tane tek isimli makalem varda akildisi bir yorumla
sabah aksam durmadan tek basima makale yaziyorum da kabul oluyor imaji yaratiliyor.boyle birsey mumkun mu.
butun makalelerin correspondence authoru olmam mumkun degil
amerikaya geldim misafir olarak, 1 ay boyunca oda kavgasi yaptik, 3 metre kare oda bulalim diye.
sonra bir oda buldum ama iki hafta sonra ermeni bir hoca (calisma alani olarak violence ve genocide yazan biri-nasil matematiksel alansa bunlar-
burda surekli bu konuda organizasyonlari yapiyor, ayrica sehirde caddeye armenia avenue isminin verilmesine etki eden kisilerden) benim odaya geldi
ve afedersiniz ama konusmadan fuck off cekti ve odayi elimizden aldi.
ortada ganimet bulmus insanlar gibi yok website yok akademik sisteme bakip bakip alay etmeler,
kahkahalar atmalar.umarim bu zor gunlerde insanlarin yuzunu guldurmusumdur.
websitemi ve akademik sistemi bir hafta icinde guncelleyecektim nefesim yetseydi.kimseden gizlim saklim yok.
ortadaki yanlis anlamayi gidermek istiyorum.ben butun makalelerine link veren serefli bir vatan evladiyim.
hangi makale SCI, hangi makale ISI onlari tasnif edecektim.
yok 270 makale varmista neden 110 tane web of science da gorunuyor.
web of science da tabiki SCI makaleler olacak, ISI tarayan bir sistem degil.
para muhabbetine gelice, sagolsun universitemiz 2006yilindan beri makaleye para vermiyor,
vakiflar yasasindaki degisik olarak bize bildirdiler bu durumu.
bu sene kismi bir uygulama basladi ama cash para degil baska turlu bir sey, ben zaten burda oldugumdan
bir para alamiyorum.tubitak konusuna gelince dergi siniflarinin A ve B kismina para veriyorlar.bu dergiler de
bir elin parmagini gecmez, cogu dergi C sinifinda ve bunlara odeme yapilmiyor.oyle muazzam paralar kazanilmiyor.para kazanmak istesem saati 200tl olan ozel derslerimden vazgecmezdim.
simdi bazi ornekler vereyim:
Fen MUSTAFA SOYLAK Erciyes Üniversitesi 40
isimli hocamiz ulakbimden 2009 yilinda 40 makale icin para almis ve ilk siraya oturmus, dusunun bu sadece A ve B sinifi.
bunlarin yayin hocamiz C ve expanded siniflari da dusunuce kac makale yaptigini varin siz dusunun.
simdi bu hocanin makalelerini durtukleyip bu cumle ayni bu kelime ayni diye buna da mi satacagiz,
1 yilda bu kadar yapilmaz mi diyecegiz.
anli sanli bilim dunyamiz benden kurtulunca rahat nefes mi alacak, nedir bu cekememezlik.
bir makalede sorun varsa eksik varsa gelip bana herkes danisabilir,kimseye cevap vermemezlik etmedim bu ana kadar.
uygulamali matematikte makalenin ana kismi cozum ve analiz kismidir, iddia edilen makalelerde cozum de ve yolda farkli.
ben kendimi hicbir yerde super bilimadamiyim diye lanse etmedim, ben kendi capinda makale yazmaya calisan ve
bunu ulkem adina gorev adlederek calisiyorum, bu kadar atif da bunun gostergesi.
esim 2.5 yil once bebegini dusurdu 2.5 aylikken ve ben esimle zamaninda ilgilenmeyip cocugumun olumune neden oldum.
sebep makalelere zaman ayirmak.
1.5 yil once cocugum dogdu ve ben esimi sedyede yalniz biraktim bir makaleye revizyon gelmisti, onu hemen yollayayim diye.
cocugumun esimin halasi benden once gordu, o gun bugundur esim bana bu olaydan dolayi kufrediyor.
ben belki de o gunlerin diyetini oduyorum bugun,haksiz karalamalar belki Allahin bana bir uyarisiydi, aileme yeterince vakit ayiramadigim icin.
ben eksisozluk platformunu ozgur ve demokratik bir yer olarak bilirdim, cadi kazani olarak degil.
insana soz hakki vermeden yemek hangi kitapta yaziyor acaba.
ne foyasi neyin foyasi ortaya cikan acaba.
mahkemeler bile bastan herkesi masum kabul ederken, bu nasil anlayistir.
hem savci hem cellat, ne guzel memleket.boyle yargisiz infaz dunyanin neresinde var.
ben halkimizi mert ve delikanli olarak bilirdim, mahalle kadinlari gibi dedikodu yapan insanlar olarak degil.
tamam soz turk universiteleri sizin olsun, ben burda mezarliga gomulmeye raziyim.
biraz vicdaniniz varsa yureginizin sesini dinlersiniz.
edit: ahmet yıldırım ın eşi Nilüfer Yıldırım: Esimin eksi sozlukteki yorumlardan dolayi bunu yaptigini dusunmuyorum.Yasananlar iki yilin birikimi.Yapilan tacizler ve mobbingler nedeniyle cok yiprandi.Bu yasananlarda artik son nokta oldu.Ne yazik ki derdini pek anlatan biri degildir.Ben esimin serefine kefilim.
ortada suçlu biri varsa, o da intihar eden kişinin kendisidir..karısı zaten ekşinin intihara neden olduğunu düşünmedğini yazmış, intihar bu, bacak arası tüylerini traş etme durumu değil..pat diye olmaz yani, uzun bir düşünme ve bilinçaltı yerleşkesi gerektirir.. allah sabır versin sevdiklerine, kendisine de nasıl bir gerçeklik içinde yaşıyorsa, hayatının anlamsal değerler dizgesinde medyanını bulması dileğiyle..
üzücü olaydır. daha bir kaç gün önce kullandıkları bir kaç kelime yüzünden kolayca savcılığa verildikleri için ağlayan ve bizim de desteklediğimiz insanlar, bir başka insanı aynı kolaylıkla karalarken pek düşünmemişler anladığım kadarı ile. intihal vardır veya yoktur, resmi dergiler, hakem kuruluşlar, yetkili kişiler... vb bunun kararını verecek bir çok kişi ve kurum vardır. her konuda yanlış aranıyor, bulunuyor ve belirtiliyor ancak bunun boku çıkartılmış.
milletvekili zamlarına gidilmemiş şu adamın üzerine gidildiği kadar. zaten herkes akademik bilirkişi kesilmiş birde, herkes makale yayınlamış hesabını yapıyor. evet makale sayısı çok, o makalelere ne kadar katkısı olduğuna bağlı tabi ama bunla kafayı bozup sayfalarca hesap yapıp eleştirmek nedir? ve sözlüklerin en kötü yanı; hakkınızda bir şey söylense de orada cevap verme hakkınızın olmaması, hemen altına cevabı yapıştıramamanız.
5 yılda toplam 270 makale nedir arkadaşlar, allah aşkına biri bunun izahını yapsın. böldüğünüz zaman haftada 1 tane bilimsel makaleye tekabül diyor bu sayı. haftada 1 tane bilimsel makale yazmak nedir? ben algılayamıyorum. tez yahu 110 sayfalık bir tez bile 1 senede bitirilmiyor, olmuyor, sağlam bir tez hazırlıyorsan yetmiyor.
makalelerde intihal olup olmadığını anlayamıyorum, sosyal bilimler alanında bulunmamdan dolayı ancak; mantık çerçevesinde düşünürsek eğer bilimsel bir makale hazırlıyorsan o makaleye en az sağlam şekilde 2-3 ay vermen gerekir, zaten hazırladığın bilimsel makale için hazırlık yapıp kaynak toplaman günlerini, haftalarını alırken, 1 haftada bilimsel makale yazmak jet hoca işidir.*
ayrıca matematik alanında da bilimsel makale hazırlamak tahminimce zor olsa gerek, hocamız kolaylaştırmış.
ege üniversitesi matematik bölümü yardımcı doç dr ahmet yıldırım ın intihara teşebbüs etmesidir. henüz durumu hakkında kesin bir bilgi yok ama eşinin facebook sayfasındaki yorumu:
--spoiler--
su an ahmet hocanin yanindayim, hala yogun bakim unitesinde,beyninde pihti olmasindan supheleniliyor.5-6 saat sonra belki kendisi beni idrak edebilir diyor doktorlar.su eski sozlukteki bazi zavalliklar hic kendilerinden utaniyor mu acaba.bir makale irdeleyip bu intihaldi degildi deyip oynuyorsunuz,bunun yeri burasi mi.ahmet akademik.ege.edu.tr den sadece guncellenmis makale bilgilerini websitesine tasiyacakti dun gece, ama bir turlu egedeki host sorununu asamadi,sistem tikandi,oyle kaldi.burdan bile belden asagi vuruyorlar,kardesim sizde hic mi vicdan yok.izmire donunce 10 gun boyunca makalerle ilgili suphesi olanlari izmirde agirlayacakti.tek tek 270 makalenin hesabini verecek gelenlere,otobus biletlerini de ben karsilayacagim gelenlere esim yasarsa..siz nasil yaratiklarsiniz.sizinle ayni havayi soludugum icin utanc duyuyorum.esimle bir derdiniz bir sorununuz varsa kendisine mail atin,gunun 19 saati kendisi bilg.basinda.kacinizin bu kadar farkli yabanci yazarla yayini var,kocam mucize adam mi kendi basina durmadan yayin yapacak.kac tane tek isimli makale yazmis kendisi.calistigi 3lu 5li gruplara her ay problem yollar,onlardan gelenleri degerlendirir.boyle 10a yakin calisma grubu var.boyle ekibin yayin cikarmasi cok mu zor.su ana kadar kimseyi incitmemis,kimseye caka satmamis bir adamdi.ama kime soyluyorum ki insanlik disi yorumlarina devam edecek kendilerini ustat sanan zavallilar kendilerini.klavye kahramanlari, delikanli gibi cikin ortaya derdiniz neyse soyleyin bana.allahtan tek dilegim onun kurtulmasi.emin olun iyilesirse onun o cok sevdiginiz websitesine kavusursunuz.ama kelimeler bos ne desem anlamsiz, o olmadiktan sonra hayat neye yarar.sevdiklerimden tek istedim esime dua etmeleri.baska eden birsey gelmez.esimin eksi sozlukteki yorumlardan dolayi bunu yaptigini dusunmuyorum.yasananlar iki yilin birikimi.yapilan tacizler ve mobbingler nedeniyle cok yiprandi.bu yasananlarda artik son nokta oldu.ne yazik ki derdini pek anlatan biri degildir.ben esimin serefine kefilim.seni cok ozledim birtanem nilufer
--spoiler--