Uyumadan önce, gün içerisinde neler yaşadığını düşünürsün. uyumadan önce, yaşadığın en güzel anları hatırlamaya çalışırsın. uyumadan önce, belki yaşadığın en guzel anlara bir yenisini daha ekleyebilirim dedikten sonra gözlerini umutlu bir şekilde kapatıp, nasıl olduğunu bile anlamadan uykuya dalarsin.
yarına umutla bakmak için, insanın en güzel anılarını düşünmesi bile yeterlidir bence.
Arkadaşlar, haydi artık saflar dizilsin!
Uzak, yakın ufuklardan koşup gelerek
Belde çelik kılıç, içte çelikten yürek
Taşıyanlar saflardaki yerini bilsin!
Bir çığ gibi yürüyelim gözler ilerde;
Keder, elem her ne varsa geride kalsın!
Tehlikeler duman gibi tüterken yerde
Arkadaki her düşünce sönüp ufalsın.
Kahramanlar yürük gider ölüme karşı,
Bir sevgili gibi onu basar bağrına!
Bak, uzaktan çalınıyor bir zafer marşı,
Yürüyelim şu doğmakta olan yarına...
Sen ne kadar güzel şeysin, ey şanlı ölüm!
Bizim bütün talihimiz sende saklıdır.
Ey dünyada her yiğite nişanlı ölüm,
Zevki sende arayanlar elbet haklıdır.
Köprüköy'den, Pilevne'den gelen ses nedir?
Çanakkale şehitleri dirildiler mi?
Çocuklarda yeni doğan bu heves nedir?
Kocamışlar bir sır için gençlik diler mi?
Saflarımız seylerse de yine ileri!..
Düşenlerin kanlarından doğar bir şafak!
Haydi sarssın yeri, göğü cenk türküleri;
Kanımızla burda yarın güller açacak.
bu entrye ne yazsam diye düşünüyorum dakikalarca. nedenim yok açıkçası. hani hedefim falan yok, öyle beni delicesine önemseyen de yok (aile harici). insana kendini sorgulatan başlıktır.