ellerimde bin tane valizle merdivenlerden inerken asansöre binen tepkisiz karşı komşuma gülümseyip ‘kolay gelsin’ dememdir. insanlık yapacağım diye aklımı yedim.
dipsos: anahtarını unutunca gecenin bir vakti zilime basmaya çekinmeyen adamdan bir ‘kolay gelsin’ demesini beklediğimi farkettiğim saçma an.
Örnek vermek istiyorum: koltukta oturuyorum diyelim. Sigaram aynı odanın içinde ama birkaç adım uzakta olsun misal. Gidiyorum sigarayı yakıyorum. Ama paketi almıyorum yerinden. Sonra ikinciye gidiyorum falan.
Böyle bir sıkıntı benimkisi. Bu durum sıklıkla başıma geliyor. Kendime sövüyorum o anda..
dalgınlık mı, unutkanlık mı, salaklık mı dersiniz bilmem ama benimki şöyle;
Tekel bayiden 1 paket sigara alıp, aradan yarım saat geçtikten sonra cebimdeki sigarayı unutup bir paket daha sigara almam. Über seviye benim için. Daha üstünü henüz yapmadım.
3. sınıftayken çantamı unutup okula gitmistim. kosarak geri döndüm, agliyorum ama nasıl. annem köpekler kovaladi sanmış. tekrar cantayi alıp. kosarak okula dönmüştüm.
ısıtma tesisatı yapmak için parasını peşin aldığım kişinin evi yerine bir alt kata o tesisi yapmıştım. ( bina inşaat halindeydi -nasıl içeri girdin diyenler için- )
Manitaya Elif demek. Şaka bir yana minibüste para uzatmamı isteyen teyzeye ''öğrenci mi?'' demiştim. Lise yılları tabi teyze yokluktan gözüme liseli gibi gözüktüyse demek.
Sola sonra sağa ondan sonra tekrar sola bakmayı unutup işlek caddeye adım atmak. Ölümden döndük, resmen. Kuralların uymak için olduğunu, zor yoldan öğrendik, böylelikle.
makarna suyuna tuz yerine şeker döküp makarnayı haşladıktan sonra aileye servis edilir ve çok şekerli yoğurtlu salça soslu makarna fark edilir aileye yeni tarif diye yutturulmaya çalışılır yemezler tabii... akabinde bir hafta boyunca evde mal muamelesi görülmeye sebep olur.