onun kaderi fark edilmemekmiş , içinde isyan ateşinin her şeyi yakıp; zümrüdü anka kuşu gibi küllerinden yaratmış varlığını yine yeniden . işte hayran olunması gereken şey budur, bir gün içiniz cız etsin dilerim çok yandı yakıldı ve hiç sevmekten vazgeçmedi.
dünya hayatı için önemli yeri olan bitkinin dallarında bulunan şey. fotosentez ile oksijen üretir. sahip olduğu su ve güneş ışığı ile canlılara yaşam kaynağı sunar. önemlidir yani yaprak diyerek geçme.
sırf şunları yaşamak için sevgilimin sahip olmasını istediğim kız ismi.
Yaprak adında sevgilim olsa, sonra ayrılsa ben de soranlara ''yaprak sıkılmıştı ağaçtan, bahane idi sonbahar.'' desem. duysa, tekrar dönse..
orhan veli kanık'ın Ankara'da imeceyle 15 günde bir çıkardığı iki sayfalı, tek yapraklı edebiyat dergisi.
1 ocak 1949 - 15 haziran 1950 yılları arasında toplam 28 sayı yayımlanan dergi, parasal güçlükler sonrası yayımlanamadı.
bu dergiden sonra, orhan veli ankara'dan istanbul'a dönmüştür.
aynı yıl (14 kasım 1950) ölümünden sonra, arkadaşları tarafından özel bir sayı olan "son yaprak" çıkartılmıştır.
Çinekop'un en küçük boylusuna verilir. Yaprak ya da defne yaprağı olarak anılmasının nedeni gerçekten de ortalama bir istavrit boyunda veya daha küçük olmasıdır.
Türün devamlılığı için kesinlikle avlanmamalı, avlayanlar ve satanlar hakkında kanuıni işlem yapılması sağlanmalıdır.
bir umutla yeşerir, minicik ve sevimlidir... zamanla büyür ve serpilir... zamanı geldiği zaman kurur iyice, cılızlaşır, güçsüzleşir... ağaçla tek bağlantısı onu bir rüzgârla koparıverir koca gövdeden... kuruyup süzülür yavaş yavaş yüreğiyle birlikte ve toprağa düşer... geldiği yere hasretti cünkü o umutla yeşerdiğinden beri beklediği anı gözetler.
bir baharla doğup, bir baharla ölendir, insandır, sararıp solandır...