belki ölmeyi bu kadar çok istesem, yaprak olmayı hayal ederdim ..
dalımdan koptuğumda, havada savrulup başka yerlere uçmak, sonra yere düşüp kurumayı beklemek ..
sensizlik belki bu ... tutunacağım hiç bir yerim yok ..
yanılızlık belki beni kurutacak olan ..
ama kurumak neyse de, herseyde kurumayı isterdim .. amaç değilmi hemen ölmek .. bir kağıdı buruşturduğunda cıkardığı ses gibidir ölmek, benim için ...
ya eline alırsın parcalanırsın yada ayağnın altına alınıp parçalandığında cıkardığı sesi duyup;
"seviyorum bu sesi" der güler ve geçersin ...
belki ölmeyi bu kadar çok istesem, yaprak olmayı hayal ederdim .. *
yaprak olmak isterdim. her sonbahar bütün gamı, kederi geride koyup kendimi rüzgarın kollarına hafifçe bırakarak bilinmeyen diyarlara gitmek isterdim. sonra yavaş ama huzurlu bir ölümün tadını çıkartırdım. üzerimi yavaş yavaş yağan kar kaplardı. beyaz bembeyaz karlar altında sıcacık ölümün tadını çıkartırdım. sonra ilkbahar gelirdi. güneş nazlı sevgilinin dudakları kadar sıcak... çıkartırdı beni karlar altından ve yeniden yaprak olurdum, yeniden gelirdim dünyaya cıvıl cıvıl çiçeklerin arasında. bir anne edasıyla okşardı rüzgar tenimi...