bugün

Sonu da sonbahar kadar hüzünle biten dizi. Ali rıza bey'in yapayanlız ölmesi şevket'in babasını göremeden özgürlüğüne kavuşması, küslerin barışması derken bir devir daha kapandı gitti. benim çoçukluğumda süper baba diye bir dizi vardı, hep derdim ki keşke fiko gibi bir babam olsa ne güzel bir aile, sonra büyüdüm, yaprak dökümünde ki gibi oldu hayat, zaman değişmişti herkes değişmişti bende değişmiştim. diziye dair son söz en karlı ferhunde oldu, gene kedi gibi dört ayak üstüne düştü zengin koca adayını da kafesledi ehh anası da koca buldu karada ölüm yok hatuna. neyse en azında her çarşamba ekran karşısında ağlayan anne kişisi olmayacak bu da iyi bir şey.
türkiye'nin cesur ve güzel'i, yalan rüzgarı nihayet bitti.

suçlu aradım dizinin sonunda, aslında ali rıza bey hariç herkes suçluydu, tabi bir de fikret. o kızcağızın da suçu günahı yoktu pek...

sikin beni diye bağıran kızlar, artık ben de sevişmek istiyorum diye ciğeri cayır cayır yanan şevket, zengin koca zengin koca diye yırtınan hayriye hanım vardı...

ee tabi hal böyle olunca işler değişti tabi.

ali rıza bey ve fikret yani en suçsuz iki kişi dışında hepsi istediğini aldı. kızlar çatır çatır sevişti, şevket desen ara ara ferhundeyi düdükledi... hayriye hanım'ın fikret haricindeki kızlarının seviştiği erkekler zengindi nihayetinde.

neyse, bu kadar şaklabanlıktan sonra diyeceğim şu; taş yerinde ağırdır arkadaş. mal, mülk sevdası için hırs yapmak, birilerinin altına yatmak, kötülükleri ört bas etmek fenalık getirir.

ali rıza bey... aslan gibi adamdı, öyle bir adam yok yani o derece. allah hiçbir babayı o'nun durumuna sokmasın diyorum ben.

geçmiş olsun.
çok takip etmediğim halde finalini izleyip ağladığım dizi.
ferhunde bile ağladı ben niye ağlamayayım?
yıllar yıllı bir kere bile izlemediğim ama sırf bu kadar yıllık hatrı var diye oturup final bölümünü izlediğim dizi. ağlatmadı da değil hani...
Ah Ali Rıza bey ah...Ağlatmadın ağlatmadın ; gün geldi bir türlü ölemedi gitti dedik senin için ama ;
En sonunda benimde canıma okudun ya , bravo sana.
bizimkiler izlerken kulak misafiri olduğuma göre haydarpaşa'dan trabzon'a tren bileti aldılar. yine anladığım kadarı ile istanbul'a da aynı yolla yani trabzon'dan trenle gelmişler. başı-sonu böyle fantastik seyahat ile dolu olan bir dizinin ortasında neler oldu, merak etmedim değil.
şevket'in son anda "bize her yer trabzon!!" diye haykırıp imdat frenini çektiği dizidir.
Şevket'in haline üzülmemize sebep olan bir sonla biten dizidir. Ah Şevket'im ah ne kadersiz ne bahtsız adammışsın sen oğlum ya! Aylarca yok yere yattığın hapishaneden çıkış günün, ölümüne sevdiğin kızın bir başkasının olacağının duyurulduğu nikahıyla aynı gün olsun, evinden önce aşık olduğun kadını gelinlikle görmek için bir köşeye sineceğin nikah sarayına git, içinde tutmaya çalıştığın acılarla yüzleş, herşeyini verebileceğin tek kadın da gözünün önünde başkasıyla, başka bir hayata adım atsın. Yetmesin, eve geldiğinde babanı, hayatını kaybetmiş şekilde bul! Bu nasıl bir bahtsızlıktır yahu? insan da şans da olacak arkadaş, "şans"! Herşey öyle dışardan göründüğü gibi değil işte, ne kadar çabalarsan çabala, ne kadar iyi bir şekilde yenilirsen yenil her defasında, değişen hiçbir şey yok bazen! işte o yüzden "insan kendi kaderini sadece kendisi çizer" diyenlere inanmıyorum, inanmayacağım!
kanal d nin boş köşk gösterme ritüleni bozmadan biten dizi.ajitasyonun dibine vurmak.
bir diğeri için:
(bkz: aşk ı memnu)
istanbul-trabzon
(bkz: bize heryer trabzon) mesajını vermişler.
ali rıza bey için: bu sefer güldürmedi, güldürmedi hüüüü hhhüüüüüü

(iyi de dizi boyunca hiç güldürmemişti zaten)
bi kadının hamileliğinin 1 yıl sürebildiğini gördüğümüz dizidir.
hükümetlerin şimdiye kadar yapamadığını yapıp Trabzon'a kadar demiryolu hattı döşeyen dizidir.
Dizinin final sahnesinde fotoğraf çekimine, resim çekiliyor diye bahseden dizi.

(bkz: resim çekmek)
(bkz: fotoğraf çekmek)
finali gerçekten beni çok üzdü...dizinin sonunu rüya sanarak izlemiştim...ama yanılmışım..
ali rıza amcaya üzüldüm..keşke oğlunu gördükten sonra ölmüş olsa idi..oğuz ve ferhunde sonun da adamı öldürdüler...
gerçekten iyi ve duygu yüklü bir yapımdı.
(bkz: istanbul trabzon demiryolu hattı)
şimdi kafama takıldı: bunlar madem trabzon'a trenle gidiyorlar ve anladığım kadarı ile orada yaşayacaklar ve yine anladığım kadarı ile oralılar. e madem öyle ali rıza'yı niye istanbul'a gömdüler?
dememiş miydim demiştim;
(bkz: yaprak dökümü/#10318468)

aynen dediğim gibi çıktı final ama beğenmedim. daha iyi bir finali hakediyordu.
ali rıza'nın ölüm sahnesi aleacele çekilmiş sanki, güzel değildi. duyguyu verememiş yönetmen, keza ağaç altındaki sahnede de. ama ferhunde'nin o sahnesi içimi dağladı be sözlük, ne fena oynamış deniz çakır.
2. sezonundan itibaren izlemeye başladğım dizidir. o, zamandan beri derim bu adamı öldürse öldürse o karı öldürür (hayriye)o evin başına ne uğursuzluk geldiyse onun yüzünden geldi istisnasız. şeytan hayriye ise zebani de şevket'tir bu arada. aman allahım azgın abaza fero'ya çakıcam sebebiyle tüm bir aileyi pert etti. ben biliorum trabzon gibi bi yerde rahat durmaz yine tokatlar bi yerleri. oğuz bence bu sefer hayriye'ye yazabilir yada bilemedin evin ufak kızına (birtek onlar kaldı.) leyla-necla ikilisi son sözüm size yeni bir erkek bulana kadar kardeşsiniz biriniz bi şey bulunca zaten yaprak dökümü 2 başlar. hiç izlememiş olanlar sadece 2. sezonu izlesinler birde üstüne son bölümü izlesinler arada izledikleri herşey aslında hep aynı.
ay yapım dizilerinin boş evle sonlandığını örneklendiren dizi..
sonunda son yaprakta döküldü diye göbek atma isteği uyandıran dizi.
komedi dükkanı'nı artık rahat rahat izleyebileceğim için bitmesine sevindim. evde tek bir televizyon ve sınırlı internet olması zor şey be sözlük.
yapraklar döküldü ve dev çınarda yıkıldı.
mantık arayanlara şaşıyorum. hangi beş senelik "dizi" mantıklı sürmüş de, bitmiş de; bu bitecek.

küskün küskün beraber bu diziyi izleyenler varsa, eminim barışmıştır. bu gerçekçilik sanırım yeterli mantık karmaşasına karşın.

((evet don lastiği gibi uzadı. evet çook ağırdı.
yanarım koca dizi, kocaa 5 yıl sümsük sedef'e yaradı.
evet leyla 18 ay hamile kaldı ve tek bebe çıkardı.
ama oluyor.
(aşkı memnu aşçı sülüman efendi davulcu olmuş. fakir hep fakir imajı.) -dayanamadım dedim-
evet matmazeli gişe memuru yaparsan o paris'e de tren bileti keser.
evet necla güzel ama kibir güzel bi şey değil.
evet hayriye artık inlemelerin boyut değiştirecek, hazırlığını yap.
evet cevdet sen bir malsın. hem metasın, hem gerzek, hemi de pek salaksın.
evvvvet fikret, bi aynaya bak allasen.
sidikli cevriiiiyeeeeeeee diyesim geldi.
leyla, kadınımsın.
ulan allah aşkına trabzon'a gittiler, ne bu patırtı ya. trabzon sen de başka bi boyuta hazırlıklı ol.
ama oluyor.))

bunu bilerek izlemek lazım. nihayetinde sanat eseri değil bu. aptal kutusu eseri ona göre hareket etmeli.

son diyeceğim, müzikleri her dem ağlattı. oyuncuları başta gökçe bahadır olmak üzere, hepsi devleşti. bunu inkar etmek sanırım cehalet olur.

dayanamadım, ferhunde demek istedim; karalım, kara dulum, yılanım benim.

ha evet kabul, çok ağladım.
ali rıza bey'in ölmekle ölmemek arasındaki ince çizgide oluşuyla paralel olarak uzayan dizi. en sonunda öldüğünde ise dizi bitmiştir.

bu arada niye hepimiz bu adama bey diyoruz lan?
güncel Önemli Başlıklar