hayatı risk alarak yaşamayı göze alan insanların benimsediği düşünce şeklidir.kişi istediği şeyi yapmış olmanın mutluluğuna pişmanlık gölgesini düşürmez. ve belki de yapmamış olduğu şeylerden dolayı duyacağı acının büyüklüğü karşısında korkar. bu korku ona hayatı hakkını vererek yaşama olanağı sunar.
Kırlangıcın biri, bir adama aşık olmuş. Ve adamın penceresinin önüne konup adama şöyle demiş:
Ben seni çok seviyorum, lütfen pencereyi açıp beni içeri al da birlikte yaşayalım.
Adam: olmaz alamam; sen bir kuşsun hiç ,bir kuş adama aşık olur mu?... Kırlangıç bir süre sonra tekrar gelmiş:
Lütfen pencereyi açıp, beni içeri al. Birlikte yaşarız. Hem, ben sana dost ve arkadaş olurum. Canın da sıkılmaz, birlikte yaşar gideriz.
Adam cümlesini yineleyerek:
olmaz, alamam, Git başımdan diye cevap vermiş. Zaman geçmiş ,sonbahar yaklaşmış. Kırlangıç üçüncü ve son defa penceresinin önüne konup, adama tekrar şöyle demiş;
lütfen beni içeri al.artık soğuklarda başladı, dışarıda kalamam. Biliyorsun ben sıcak havalarda yasayabilirim sadece beni içeri almazsan, başka sıcak ülkelere gitmek zorunda kalırım. Lütfen beni içeri al da,burada kalayım. Birlikte yemek yer, omzuna konar, seni neşelendirir, sana arkadaşlık ederim. Hem sen de benim gibi yalnızsın.
adam:
git başımdan!ben yalnız kalırım demiş ve kuşu kovmuş. Kırlangıçta bu cvp üzerine, üzüntülü bir şekilde uçmuş uzaklara gitmiş. Adam kırlangıç uzaklara gittikten sora düşünmüş;
ben ne aptal,ne kadar akılsız bir adamım, niye kırlangıçla birlikte yaşamayı kabul etmedim? ne guzel bırlıkte kalırdık demiş kendi kendine. Çok pişman olmuş fakat iş işten geçmiş. kendi kendine; nasıl olsa sıcaklar başlayınca, kırlangıcım yine gelir ben de onu içeri alır birlıkte mutlu bir hayat sürerim demiş. Ve penceresini sonuna kadar açıp beklemeye başlamış. Yazın gelmesiyle, kırlangıçlar da gelmeye başlamış. Ama onun kırlangıcı gelmemiş. Yazın sonuna kadar penceresini hiç kapatmadan, pencerenin başında beklemiş ama nafile. Kırlangıç yine gelmemiş. Gelen kırlangıçlara sormuş; kırlangıcı gören oldu mu diye... haber alamamış. Sonunda halini danışmak için bir bilgeye gitmiş. Bilge kişiye olayı anlattıktan sonra, şöyle bir yanıt almiş;
KIRLANGIÇLARIN ÖMRÜ ALTI AYDIR
kıssadan hisse; insanın karşısına bazı fırsatlar bir defa çıkar ve bu fırsatı yakalayanlar değerlendirmelidir. sonradan yapmadığımız şeyler için üzülmektense tecrübe edip yaşamak daha mantıklıdır.
yaptıktan sonra en azından yaptım yapmasam içimde kalacaktı dersiniz ve böyle bir avuntu bulabilirsiniz kendinize.
ama yapmazsanız keşke yapsaydım belki şu an farklı yerlerde/farklı durumda olabilirdim diye düşünüp durursunuz. ancak hiç bir zaman yapsaydınız sonucu ne olurdu öğrenemezsiniz.