efenim bunlar genelde sanat tasarım ya da sanat ve tasarım fakültelerinde olurlar.* özellikle her saniye allah ve islamiyet olayına karşı bir duruşları vardır. ben domuz etini severim filan derler. şimdi daldan dala atlayarak özelliklerini sıralıyorum ama aklıma gelenleri direkt bir sinirle attırıyorum buraya. genelde allah yerine tanrı derler, konuşma boka sarınca allah diye devam ederler işin içinden çıkamazlar. çıplaklığın sanat olduğunu, seksin bir tapınım olduğunu düşünürler. yarak kürek dergilere abonedirler, genelde cihangir ve çevrelerinde 1-2 bira içip sarma tütün tüttürürler. hep sinemadan ve nuri bilge ceylan'dan bahsederler. nuri bilge ceylandan bahsederken "nbc" ya da "nuri bilge" derler. bi sikimden habersizce sırf marjinal olduğunu sandıkları için sosyalist ayaklarında takılırlar ama bir yaralı parmağa işemezler. (halbuki sosyalizm yardımlaşmaktır.) uzun kırçıllı hırkalar ve nereden aldıklarını hep merak ettiğim ve bir türlü hiçbir mağazada denk gelmediğim altı kalın iğrenç botlar giyerler. türk milliyetçiliğine karşı çıkıp "faşizm" derler, terörü "özgürlük savaşı" zannederler. bunların hepsi sanata uygun falan diye düşünürler. saçları yağlı olur. kadınsa kolları kıllı, erkekse saç sakal papaz takılırlar. onlar için en önemli şey sanattır. sanat hayatın bir parçası değildir onlar için. sanat onlar için bir renk değildir hayatı güzelleştiren. 7/24 aralıksız sanattır hayatları ama gelin görün ki son derece yapmacıklardır. her öğretim görevlisini bir tutmamak lazım tabii amma velakin çoğunluk böyledir. kapitalizme karşı çıkarlar, kapitalizmin en büyük merkezlerinde "özel üniversiteler'de" çalışmak için adeta göt yırtarlar. parası bok olan ve muhtemelen sanat ve tasarım fakültesinden mezun olunca babasının şirketinde deri koltukta oturup scarface mooduna girecek olan kişilere havadan civadan not verirler, bazen bırakırlar ki sermaye dönsün, para aksın. böyle bi tuhaftırlar, nefretliktirler.
