yapılmış en aptalca dalgınlık

entry4758 galeri9
    4568.
  1. tarih hocasıyla tartışırken. kanka amk öyle değil demiştim. rezillik.
    4 ...
  2. 4569.
  3. aşure getiren teyzenin elinden tepsiyi alma girişimi.
    19 ...
  4. 4570.
  5. apartmandaki teyze hal hatır sorunca dalgınlıkla teyzeye "iyi abi sen?" demek.
    2 ...
  6. 4571.
  7. babaya kanka demek.sonuç olarak garip bir bakış yemek.
    0 ...
  8. 4572.
  9. Yaklaşık 10-11 yaşlarında kardeşlerimle oynarken, küçük bir hendekten '' komando'' nidaları ile artistlik atlayışımın çamurun içinde sonlanması ve eve ağlayarak gitmem!
    1 ...
  10. 4573.
  11. telefonumu çantama koyup yaklaşık 30 saniye sonra yanımdaki arkadaşlarıma 'beni bi arasanıza yaaaağğ nereye soktum ben yine bunu' şeklindeki bitmek tükenmek bilmeyen tuhaf davranışım. sanırım böyle de gidecek..
    1 ...
  12. 4574.
  13. akşam tuvalete kalktığımda tuvalete uyuya kalmam.
    3 ...
  14. 4575.
  15. Lisede keman çalıyordum. Yaya reçine yerine bal sürmüşüm ha nerden anladım derseniz teller birden yapış yapış olmaya başladı. baktığımda tellerden eser kalmamıştı.
    0 ...
  16. 4576.
  17. Külotsuz dışarı çıkmak... Eve dönüş yolunda farkettim.
    0 ...
  18. 4577.
  19. Televizyonda spikere cevap vermek, hatta kendini cevap verirken değil bayağı muhabbet ederken yakalamak.
    5 ...
  20. 4578.
  21. Cepte unutulan tv kumandasıyla işe gitmek heralde.
    Evet ben bunu yaptım.
    5 ...
  22. 4579.
  23. Doğramış olduğum soğanları çöpe kabuklarını tencereye atmıştım, artık ne düşünüyorsam...
    3 ...
  24. 4580.
  25. Sanırım bir arkadaşın başına gelendir:
    uzun süreli ciddi bir ilişkinin en güzel yerinde er kişi sevgilisi tarafından “ailem seninle tanışmak istiyor” denilerek ilk yemeğe davet edilir. kahramanımız, gülşen bubikoğlu’nu istemeye giden tarık akan kıvamında hazırlanır, en güzel elbiseler giyilir. güzel de bir kanyaklı pasta alınıp ebeveynlerin huzuruna çıkılır. ilk salaklık anı atlatılıp ortama ısınılır. yemekler güzeldir, muhabbet koyudur, baba da beşiktaşlıdır hatta. ilk yemek için mükemmeldir her şey. yemek biter anneye “elinize sağlık” içerikli birçok övgü dizilir. baba da “hadi ellerini yıka da bir tavla atalım, kızım arkadaşına banyonun yerini göster elini yıkasın” der bu sırada. bunun üzerine er kişi ortamın sıcaklığı ve samimiyetin verdiği salaklıkla şu cümleyi sarfeder:
    - zahmet etmeyin efendim biliyorum.(iki dk sus allah'ın malı * )
    8 ...
  26. 4581.
  27. Uzun ve yorucu bir çalışma ardından 1-2 saat uyuyup tekrar uyandığımda çorapları elime giymeye çalışmak. Neyse ki erken farkına vardım.
    1 ...
  28. 4582.
  29. Süpermarkete girip okul müdürünün istediği yeniçag ve Ortadoğu gazetelerini almak varken ortaçağ gazetesi var mı diye sormak ikisinin bileşimi olan sonra çalışanların seni dikkatlice süzmesi sessizlik arkasından gelen zeytin peynir var kelimesi kahkahalarla gülüşmeler ve benim bunlara anlam veremem şaka yapıyorlar herhalde diyip çıktım oradan yaptığım dalgınlıgın farkına varınca geri döndüm açıklamak için fakat hala güldüklerini görünce uzaklaştım.işte o zamanlar gerçek aşıkmışım heyhat çağları karıştıracak kadar.bunu okudun hemi hem de hiç erinmeden ne mutlu sana.
    2 ...
  30. 4583.
  31. Bir Yaz günüydü. Öğrenciydik. Sıcaktan süblimleşiyor, kalan parçalarımızla sürünüyorduk. Gündüz vakti uyuyordum. Kız arkadaşım defalarca aramış, mesaj atmış duymamışım. Telefon kontörlüydü ve çoktan sıfırlanmış. Paldır küldür sokağa attım kendimi. Gözlerimin biri hâlâ kapalı, saç baş darmadağınık, yarı ölü, zombiden hallice bir vaziyette. Kontör almaya gidene kadar koca cadde boyunca bütün insanlar dönüp bana bakıyordu. Ben bir türlü kendime gelememişim, elimde cüzdan ve anahtarla yürüyorum da yürüyorum. Bir yandan da uyuz olup söyleniyorum kendi kendime, biri bir şey dese de dalsam diye. Sonunda ergenin teki eşek gibi sırıtarak yanıma geldi ve "abi baksırın da çok şekil ya batman falan ehehihieihi!" dedi. Şort giyiyorum sanıp da mal gibi donla dışarı atmışım kendimi! Uyduruk şeyler satan mağazalardan birine girip berbat bir pantolon almıştım. ilk ve son kez giyişim oldu o gün. Ara sıra dolabın dibinde gördükçe bu şapşal anım aklıma gelir, rezilliğime söylenirim.
    17 ...
  32. 4584.
  33. gün geçmiyor ki aptalca bir dalgınlık yapmayayım. işin kötü tarafı dalgınlık yaptığım zaman hep arka arkaya geliyor, önüne geçemiyorum. bugün yine zincirleme dalgınlıkların kurbanı oldum. sırayla anlatmaya başlıyorum. her şey bu akşam saat 19:00'da başladı. iş yerinde 4 kişi kaldık. mesai saatimiz bitti ve iş yerini kapatıp eve gidecektik. herkes arabaya bindi, ben de kapıları kilitleyip arabaya binecektim. neyse, arabaya bindim ve eve doğru yol almaya başladık. eve bir hayli yaklaştığımızda içime bir şüphe düştü. kapıyı kilitlemiş miydim lan? anahtarı elime aldığımı hatırlıyordum ama ne kapıyı kilitlediğimi ne de kepenkleri çektiğimi hatırlıyordum. resmen aradaki kısım hafızamdan silinmişti. başıma silah dayasalar net bir cevap veremezdim. eve vardık, yemek yedik ama benim içimde acayip bir endişe var. daha önce de buna benzer bir şeyi yapmıştım, yine yapabilirdim. burada araya bir dipnot ekleyip devam edelim. geçen yaz cebimde yaklaşık 50.000 tl'lik çek vardı. eve geldiğimde çeklerin cebimde olmadığını fark ettim. laptop çantasını ve olabilecek her yeri aradım, bulamadım. yine bir hışımla evden çıkıp iş yerine gittim. orada da uzun bir arama gerçekleştirdim. tam umudum bitmişken çekleri bardak altlığının altında buldum.

    neyse, konumuza dönelim. zaten akşam spor salonuna gitmeyi planlıyordum. evden çıkmışken iş yerine gider kapıları kontrol ederim diye düşündüm. spor çantamı hazırlayıp daireden çıktım. alt kattan kulaklığımı alacaktım. alt katın önüne geldim, baktım anahtarı unutmuşum. üst kata çıkıp anahtarı aldım. tekrar alt kata inip kulaklığı alıp çantaya attım. evden çıkıp garajın önüne geldim. bir baktım ki bu sefer de arabanın anahtarlarını unutmuşum. haydaa tekrar yukarı çıkıp arabanın anahtarlarını aldım. arabayı garajdan çıkardım, iş yerine doğru gitmeye başladım. son yarım saatte yaşadıklarımdan dolayı içimde acayip bir şüphe vardı. kesin yine bir şeyleri unutmuştum. evet, karşıdan gelen arabalar bana selektör yapıyordu. farları yakmayı unutmuştum. yolda kafama vurmaya başladım artık. bu kadarı da fazlaydı çünkü. dalgınlığın da bir sınırı olmalıydı. abartmıştım artık. neyse, nasıl olduysa sağ salim iş yerine vardım. kepenkler çekilmemişti, kapı kapalıydı. arabadan inip kontrol ettim, kapı kilitli değildi. içeride birinin olabileceği ihtimalini düşünerek temkinli bir şekilde içeri girdim, her yeri kontrol ettim. görünürde herhangi bir terslik yoktu. iyice her yeri kontrol ettim ve çıkarken kapıyı kilitledim, kepenkleri çektim. arabaya binip spor salonuna doğru yola koyuldum. dalgınlıklar zincirinin son halkasını da gerçekleştirdim ve otobana çıktım. normalde hız yapmayı sevmeyen birisiyim. hayatında 140 km/h'nin üzerine çıkmamış biri olarak 180 km/h'yi gördüm. nasıl böyle bir şeyin olduğunu hiç bilmiyorum. o kadar dalmışım ki yaptığım hızın farkına varamamışım. resmen kendimden geçmişim. tabii ne kadar hızlı gittiğimi fark edince frene basıp orta şeride geçtim. ama yaklaşık 45 dakikada çok acayip bir akıl tutulması yaşadım. neyse ki herhangi bir zarar gelmedi ama cidden çok acayip bir 45 dakika yaşadım.
    5 ...
  34. 4585.
  35. göztepe'ye arkadaşı bıraktıktan sonra köprü yoluna yönelmem. seyir halindeyken derin düşüncelere kapılmamdan ötürü köprü sapağını kaçırmam. neyse diyerekten, tekrar aynı yolu dolanmam. yolun şeritlerine kitlenmiş yine düşünürken, aynı sapağı tekrar es geçmem. "zaten mazotum az, harbi gerizekalıyım yaa" diyip, tekrar aynı yolu dolanmam. şaka değil, aynı sapağın orada tekrar daldım.

    bazen yaşadığımız sıkıntılar bizi tek hücreli organizmalar gibi yapabiliyor. ne gözün görüyor, ne kulağın duyuyor. bu dalgınlık silsilesinin üstüne ertesi gün omega 3 hapı ve pikan cevizi almıştım.
    4 ...
  36. 4586.
  37. geçen gün evde tekim aradım taradım çakmak bulamadım ocaktan yakayım bari sigarayı dedim. meğerse ocak da çakmakla yanıyormuş. sonra bi çakmak buldum koltuğun altında gittim ocağı yaktım ocaktan da sigarayı yaktım. kaşım filan da yandı biraz.
    5 ...
  38. 4587.
  39. Düşünceli halde sofradaki tabakları alıp bulaşık makinesi yerine çöpe atmıştım.
    2 ...
  40. 4588.
  41. haşlanmış yumurtayı mikrodalgaya koymak.ağlatır.
    1 ...
  42. 4589.
  43. telefon eldeyken benim telefonum nerede, anahtar eldeyken benim anahtar nereye gitti ,kalem eldeyken benim kalemim nerede gibisinden yapılan aptalca dalgınlıklardır. hatta ileri derecede bir aptalcalık bir arkadaşımın başına gelmişti. adam arabayı çalıştırıp yolda giderken ben arabanın anahtarını evde unuttum diye eve arabayla eve geri dönüp eve kadar geldikten sonra dumur olmuştu. ondan sonra doktora gitmişti. ciddi yaşanmıştır.
    7 ...
  44. 4590.
  45. konuştuğun çocuğa eski sevgilinin adıyla bi an hitap etmek.
    2 ...
  46. 4591.
  47. Çocukken okula giderken çantasız okula gitmem ve bunu fark edip eve döndüğümde ne için döndüğümü unutup okula çantasız geri gitmek. Küçükken biraz sıkıntılıydım kabul ediyorum. Gerçi hala da sıkıntılıyım.*
    11 ...
  48. 4592.
  49. farkında olmadan 27 yaşına gelmek.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük