Bir alır iki alır ses etmezsin gözüne büyümez lafı mı olur lan 50 kuruşluk dalın? Hiç. Ama gel gör ki adam baya sigara taşımıyor içtiği halde. Geçen sigara sarıyorum bana da sarsana kanka dedi, sardım. bu da içilmiyor ya fakirsen içme olum ehe ehe dedi. Lan samimiyet de bir yere kadar insanda biraz yüz olur lan yüz yüz. Ayrıca cahil amına koduğum sardığım sigara golden virginia içtiği camel ın içinden girer dışından çıkar.
elini bir kerecik cebine atma lütfunda bulunmayıp zincirleme içiyorsa ayarı haketmiştir. sanki biz tütün hasatından geliyoruz, philip morris in varisiyiz.
her yıl belli formüllere tabi olarak hesaplanan yıllık sigara bütçesinin bir türlü tutturulamamasının nedeni olan tiptir. sonuçta 3 aşağı 5 yukarı günlük sigara tüketimi belli olan insanlarız, tabi öngörülemeyen depresyon, hastalık, aşk-ayrılık vs gibi durumlar hariç. bu sebepten dolayı yıllık olarak sigara tüketimini belirleyip kabaca bir hesapla yılda ne kadar bu işe para bağladığımız belli, işte bu otlakçı tip denklemdeki değişken gibi birşey, emek harcayıp yaptığınız bütün sigara bütçesinin içine eder utanmadan.
bunların topunun cezası verile, tez kellesi vurula!
bu tip insanlar yüzünden maddi anlamda çöküntü yaşadım, ilişkimi kestim olmadı sigarayı bıraktım olmadı tekrar başladım. ama sonunda ne mi oldu? buyrun efem olaylar aynen şöyle gelişti;
- bi sigara versene be hacı.
+ hımm vereyim ama ben samsun216 içiyorum artık.
- a aa neyse kalsın, ben bulurum başkasından.
+ (seni köftehor seni) nihohahohuhah.
ulan bunların bir de yanında sigara paketi taşıdığı halde hala daha otlakçılık yapmaya devam edenleri de var. adam resmen işi büyütmüş, otlakçılıktan, meracılığa dikey geçiş yapmış. sırf bu yüzden sigarayı bile bırakabilir insan.
adamın biri ölmüş cehenneme gitmiş. bakmış ki bi grup insan kendi y.rraklarını yalıyorlar. bunlar ne yapıyor? demiş. zebani bunlar sigara içenler demiş. sonra biraz daha ilerlemiş bakmış ki bi grup insan birbirinin y.rragını agzına alıyor. adam ' ya bunlar ? ' diye sormuş. zebani de ' bunlar da otlakçılar ' demiş.
