Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf sayılabilecek olaydır.
TCK MADDE 160(1) Kaybedilmiş olması nedeniyle malikinin zilyedliğinden çıkmış olan ya da hata sonucu ele geçirilen eşya üzerinde, iade etmeksizin veya yetkili mercileri durumdan haberdar etmeksizin, malik gibi tasarrufta bulunan kişi, şikâyet üzerine, bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
künyesini anımsamadıgım bir yargıtay kararına göre bankanın kusuru ile örneğin vadesiz hesaba yanlışlıkla para aktarılırsa açık kredi olarak kabul edilmektedir. doğal olarak çekim ücreti, çekilen meblağ ve faizi istenmektedir.
insanı vicdanıyla başbaşa bırakan hadisedir. bir an için o paranın bir emekli amcaya, bir dul hanıma, bir tüysüz yetime ait olabileceği ihtimalini düşünürsünüz. sonra da saçmaladığınızın farkına varıp barlarda pavyonlarda çatır çutur yersiniz parayı.
kişiden kişiye değişen durumdur. hangi insan devletin çiftçiye yapacağı yardımın 2 tirilyon olabileceğini düşünür ki. namuzlu çiftçimiz (!) oldukça safmış gerçekten ki, bu kadar paranın kendisine ait olacağını düşünmüş. düşünmekle de kalmamış vicdanı elvermiş de sormak yerine harcamış. helal olsun denir de başka birşey denmez heralde.
edit: eksileyen kişi senin o çiftçi olduğunu biliyoruz. :)
Dürüst, haram yemeyen insanın banka yetkililerini arayarak yanlışlığı bildireceği durumdur, Soysuz, hırsız ruhlu, haram yiyici birinin ise hiç vicdan azabı çekmeden parayı yiyeceği durumdur.
lakin şöyle de bir çakallık yapılabilir. bahsedilen 2 trilyon 2 ye bölünür ve her ikisi ile de iki ayrı iddia kuponu yapılır. yalnız her iki kuponunun oranlarının 1 e 1,15 i gecmemesi gerekir. tamahkar olmak, öküzleşmemek gerekir. o iki kupon da yatarsa zaten yapacak fazla da birşey yok demektir. uçkuru çözüp, eğilip beklemek gerekir. başa gelen çekilecektir zira.
küçükken hep bagıra bagıra söyledim okul önlerinde. "ilkem, yurdumu, milletimi, özümden çok sevmektir.." diye. hep ne kadar onurlu ne kadar imanlı ne kadar gururlu ne kadar yüce oldugumuza dair destanlar anlatıldı. şimdi bakıyorum yorumlara, herkes hırsız herkes haram yiyen.. bunlar mı o özümden, kendimden çok sevdigim millet?
kolay yoldan köşe dönme sevdalısı, bu uğurda götünü bile verebilecek milyonlarca birey.. bunları mı özümden çok sevmeliyim diye soruyorum kendime bazen..
bir kısmı da "ne var yani, nolcak ki 150-160 bin tl'cik almış adam" demiş üstüne bi de devlete yüklenmiş o parayı geri almışlar diye vay efendim sen nasıl devletsin, adam ne kadar dürüst ki hepsini almamış!!! bile denmiş.
o para o adamın degil.. hiçbir emegi de yok o parada.. haram para, baskasının parası.. nasıl olur da herkes almak ister. ne çakal milletiz biz böyle?
ha bilgi notu, o para için sebepsiz zenginleşme davası açarlar, çatırr çatırr alırlar elinizden.. devletin resmi bankası resmi şekilde yatırmış o benimdir diyen saf ergenlere selam olsun.