yanlış meslek seçimi

entry14 galeri0
    14.
  1. insanı süründürür. öldürmez daha beterini yapar ölene kadar süründürür.

    bu olayı bilakis kendim yapmış bulunmaktayım. 18 yaşındaki ergene mesleğini seç dersen böyle hata yapar zaten. şu meslek seçiş olayının ülkede mutlaka değişmesi lazım. lan ben o yaşta hangi boxerı giyeceğimi seçemiyorum aq mesleği nasıl seçeyim. sonra bu yaşlara geliyorsun aklın başına geliyor siktir be diyorsun. onca sene kayıp.
    2 ...
  2. 13.
  3. ülkemizde çoğu üniversite hazırlık öğrencilerinin yaptığı hatadır. ben de bu hataya düştüm. sanatsal bir kişilikten çıkan bir fizyoterapi teknikeri olmak.. geleceğe baktığımda tek görebildiğim şey ömür boyu hastane koridorlarında sıkıcı bir hayat. oysa şimdi düşünüyorum da seçme şansım olsaydı eğer bir reklam şirketinde çalışmak isterdim. projeler hazırlayıp sunmak isterdim. tekrar sınava hazırlanır yine okurum diyorum ama bu seferde her şey çok geç olur gibi geliyor. arkadaş edinemiyorum çünkü oturup sohbet etmekten keyif alınacak insanlar yok çevremde. çevremdekilerin konuştuğu kim kiminle ne yapmış, hangi dizide ne olmuş... müzikale gidelim diyorum benimle dalga geçiyorlar. sanatsal konuşabileceğim iki insan yok çevremde. çok sıkıcı bir hayatım olacak ve yalnız öleceğim sanırım.
    2 ...
  4. 12.
  5. birkaç ay sonra yapacağım eylemdir. Tabi onuda yapabilirsek.
    0 ...
  6. 11.
  7. insanı acilen durumu değiştirmeye zorlayan; fakat elden birsey gelmediğinin farkedilmesiyle iç acıtan durumdur.

    çocukluk hayalim olan bir mesleği yapıyorum. peşin peşin söyleyeyim kimse çocukluk hayalinin peşinden koşmasın. çocuksun çünkü daha. kendi çocuğun olduğu zamanki hayatını ne kadar sağlıklı belirleyebilirsin ki o yaşında? gelecekte ne yaparak mutlu olabileceğini nasıl tahmin edebilirsin? işte ben daha liseye girerken belirlemiştim hayatımın geri kalanını. çok mutluydum o zaman, çok gururluydum. o yaşımda ne kadar önemli bir karar aldığım için kendimi çok büyük hissediyordum.

    türkiye'nin sayılı liselerinden birisini bitirdim. binbir sıkıntıyla geçen dört sene sonunda ne bok yedim ben demeye başamıştım. ardından yine elle gösterilen bir üniversitede lisans kariyerime başladım. bununla birlikte "ne bok yedim" sesleri kulaklarımda daha da yüksek sesle çınlamaya başlamıştı. üniversitenin ilk döneminde bu yolda gitmemem gerektiğini idrak edip çok sevdiğim, hayattaki tek varlığım olan babama bu fikrimi ilettim. fakat en kıymetlim olan babam, 13 yaşındaki kararlarımı büyük bir saygıyla onaylayan babam 18 yaşındaki somut fikirlerime saygı duymadı. o üzülmesin diye ısrar etmedim. sıkıntımı kendimle paylaşarak , içimde boğuşarak alt etmek istedim. ancak küçük yaşımdaki büyüklük hissim büyüdükçe küçülüyordu. git gide yalnızlaşmaya ve güçsüzleşmeye başladım.

    üçüncü senemde artık ne olursa olsun diyerek bu yoldan, çocukluk hayalimden kurtulmak için herşeyi yapmaya hazırdım. fakat aile baskısı yine karşımda duvar gibi dikilmişti. "az kaldı" "hele bi bitir" sözleri beni delirtiyordu. yine başkaları üzülmesin diyerek kendimi üzmeye devam ettim.

    okulum bitti. ertesi ay ilk maaşımı aldım. ilk bakışta günümüz şartlarında mükemmel gibi görünecek olan bu durum bile beni mutlu etmiyordu. gözüm yükseklerde değildi. sadece mutlu olmak istiyordum. okul yıllarının vermiş olduğu sıkıntının unutulacağı, iş hayatının beni mutlu edeceği zırvaları kendimi kandırmama yetmiyordu. ve yıllar malesef beni yalancı çıkarmadı.

    bugün 5 senedir çalışıyor, düzenli olarak maaş alıyorum. aldığım bu maaş yılların bende bırakmış olduğu yarayı alamıyordu. her geçen gün geçen günlerime daha da üzülüp daha çok yanıyorum. yasal prosedürlerden dolayı şu anki hayatımı değiştirmem mümkün değil. 27 yaşında aöf'e başaldım. bir yandan çalışırken bir yandan önümdeki belli süreyi tamamlayıp bambaşka bir hayata yelken açabilmek için birşeyler yapmaya çalışıyorum.

    yanlış meslek seçtiğimi daha işe başlamadan anlamıştım. fakat şartlardan dolayı herşeyi bir anda yıkıp farklı bir hayat yaşayamadım. şimdiki öğrencilere bakıyorum lys den düşük puan aldıklarından dolayı bir sene kaybetmemeliyim deyip herhangi bir bölüme girmiş olmak için girmeye çalışıyorlar. benim geleceğe yönelik planlarım ise yıllarımı hiçe sayıp 30'lu yaşlarımda başka bir hayata yelken açmak üzerine.

    demek istediğim yanlış meslek insanı üzer, sinirlendirir, delirtir, mahveder. mesleğinizi sevmiyorsanız yol her zaman yakındır. yeter ki karar verin.
    0 ...
  8. 10.
  9. uc yil once yasamaya basladigim uzucu durum.
    0 ...
  10. 9.
  11. - selçuk sahin-futbolcu
    - ilker yasin-spor müdürü
    - sinem kobal-oyuncu
    1 ...
  12. 8.
  13. Derin çelişkilere neden olandır.

    Okula ve her türlü sistematik baskı yapılanmasına karşı biri olarak öğretmenlik yapmak inanılmaz zor. Ama bu durumu avantaja çevirmek mümkün. Reddettiğiniz saçmasapan ilke ve kaideleri, öğrencilerinize yaşatmamak adına uğraş vermek keyifli. Kısmen de olsa, belirli bir grubu rutinin dışına çıkardığınızı hissetmek çok hoş oluyor. Hele de o kitlenin yoğun özgüvenine tanık lolmak yok mu, tadından yenmez.
    2 ...
  14. 7.
  15. başıma gelen durumdur. bir de bunu 4. sınıfta farkediyorsanız durum iyice dramatikleşir. bir sene sonra iş hayatına atılacaksınızdır ama mesleğe en fazla yoldan geçen insan kadar sıcaksınızdır. bunalımdan bunalıma sokar, lanet bir şeydir.
    0 ...
  16. 6.
  17. insan hayatındaki en önemli iki seçimden birinin yanlış yapılmasıdır. diğer seçim ise eş seçimidir.
    3 ...
  18. 5.
  19. insanı yaşamdan soğutandır. bunu yapmamak için aylarca gece gündüz düşündüm, ama noldu hala korkuyorum.
    1 ...
  20. 4.
  21. para için meslek seçiminin doğurduğu, hayatı zindan edebilen davranış.
    1 ...
  22. 3.
  23. Günümüzde birçok kişi tarafından yapılan yanlış. Öyleki; insanı karamsar yapar, hayatını zehir eder yanlış meslek seçimi.
    0 ...
  24. 2.
  25. yapmaktan çok korktuğum şeydir. evet sabancıda okuyorum, evet hala ne olacağım belli değil.
    1 ...
  26. 1.
  27. kişinin hayatını etkileyen durum.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük