biz başkalarının doğrularını seviyoruz, başkaları da bizim doğrularımızı. ve sonra buluyoruz birbirimizi ama içimizde bin pişmanlık, kalbimiz yorgun, ceplerimizde hayal kırıklıkları. sonra tekrar sevmeye korkuyoruz. ve asıl doğruyu işte o zaman kaybediyoruz. başkalarının doğrularını sevmekten kendi doğrularımızı sevmeye dermanımız kalmıyor.
sonuçları ne olursa olsun doğruyu aramaya devam...yanlış kişiyle de olsa, acıtsa da sevmek güzel be!
her şey bittiğinde yanında bir kişinin bile kalmamış olma ihtimalidir en kötüsü. oysa sen her şeyi yapmışsındır onun için. bazen arkadaşlarından bile vazgeçerek hemde. ama yanlıştır sonuçta. yanlışlığı yalnızlığınla ödemek zorundasındır.
akla her gelindiğinde iç burkan sonuçlar doğurur. bazen sadece bir anı olarak kalır bazense ömür boyu devam eder ama hatırladıkça mimikler değişir, kalp çarpıntısı artar...
olumsuz bir ruh halinden,* bi diğer olumsuz hallere geçip durmaktır.kasvet giymişsinizdir her ortamda onunla birliktesinizdir.pişmanlığı yanlışlığı anlaşıldıkça hat safhalara ulaşabilir.tabi ben bu halle iyiyim diyen yalancıyı da bizzat s*ksinler. kimse sevmez bu hali başınada gelsin istemez. *
oldukça genel ve olumsuz bir ruh hali yaşatır.
fakat işin özünde şöyle bir gerçek var gibi sanki; doğru kişi ya da yanlış kişi yoktur. yalnızca değişim sürecinde birbirine uygun iki insan var. birbirini mutlu eden, birlikte olmaktan mutlu olan insanlar.
tıpkı bulutlar gibi, uzun süre bulutlara bakıp gözünüzü çevirdiğinizde ve tekrar baktığınızda beş dakika önceki haline hiç benzemeyen yeni şekiller olduğunu görürsünüz. değişir. dünyadaki her şey gibi. değişir ve hareket halindedir.kimisi değişimi absorbe edebilir kimi ilişkiler ise değişime yenilir. biz de değişime direnemeyen aşkın, alışkanlıklarının üzüntüsünü yaşarız. yani insanı alışkanlıkları yönetir biraz da.
güzele kolay alışırız fakat hayatımızın asıl olayı olan değişime bir türlü alışamayız. çünkü değişim bizi spontane hayatımızdan koparır. bilmediğimiz zamanlara götürür.
asik oldugun kisiyi gormemek icin dua edersin. sonra goremez pisman olursun. unuttuguna inanmaya calisirsin. Yazarsin cizersin soyleyemezsin. insanlara anlatamazsin, hep haksizsindir. madem insan secebiliyor, hayatinizdaki gariplikler neden diye sorasim geliyor. bir kisi bile calismadi anlamaya. ben ona asigim ve hic kimse umrumda degil. ben sadece asigim baska bir sey yaptigim yok, onu uzaktan izliyorum.
hayal kuruyorum. sen salaksin be kadin, oyle bir adam yalniz basina... tabi sende haklisin, biri bana da o kadar asik olsa ben de rahat olurum. ama uzakta olunca insan ona sahip olma ihtimalini bile kavrayamiyor, kaldi ki ondan bir an ayri kalkma korkumu anlamani istiyorum. sabah onunla uyansam, ellerini oksardim, saclarini karistirirdim. ona kahvalti hazirlardim, onu severek uyandirirdim. lutfen bunlari benim icin yap. yasatamadiklarimi yasat ona, ona hakkettigi gibi ozel oldugunu hissettir. sen cok sanslisin bunu unutma. onu sev, onu benim kadar sev ki icim rahat olsun.