insanlar seni yanlış anladıklarında dert etme duydukları senin sesin fakat aklından geçirdikleri kendi düşünceleridir diye bir sözü vardır mevlana nın her şeyi açıklar nitelikte.
insanlara açık açık onların düşündüğü şekilde onlara yaklaşmadığınızı belirttiğiniz halde yanlış anlaşılmak insana en çok koyan şeydir.
art niyet barındırmazsın, söylediklerin ortadadır, düşüncelerini açık açık söylersin ama karşındaki gereksiz susmalarla sizin canınızı sıkar. berbat bir duygu özellikle sizin sıcakkanlı tavrınızı yanlış anlıyorsa. bütün moralinizi neşenizi alıp götürür.
tek seferde en güzel anlardan birini mahvedebilir bu meret.
sözlükte takılırken immortal teqnique gibi muhabbetim olan hemcins sözlük dostlarıma bakarken, sözlükte daha önce arkadaş olarak edindiğim, biraz duygusal yakınlaşmam olan birinin twitter linkini görerek sözün geçtiği şarkı ağzıma takılmıştı. sırf bu nedenle ben onun profiline girdim ilan edildim, güzel an bitti gitti.
hiç anlaşılmamanın bu durumdan daha iyi olduğu kesindir. kafalarında bir dünya yaratan insanlar sizi sorgulamaktan yargılamaktan çekinmeyip ütopyalarında yaratıkları insanlara sizin vücudunuzu giydirirler.
markete birlikte gidilen bir arkadaşa, markette sen alacağını al ben seni dışarıda bekliyorum deyip, yanındaki hatun kişiye seni dışarıda bekliyorum cümlesi denk gelmiştir, sonra olaylar gelişir, durumudur.
sonra ben dışarı çıktım sigara yakmak için çıkmıştım zaten. sonra bir baktım hatun 2 dakika sonra çıkıyor market kapısında bekliyor bana bakıyor, şimde gitsen bir türlü gitmesen bir türlü, o kadar yanlış anlaşılmışlık var ki, gitsen belki kızacak, gitmesen yuh yazıklar olsun diyecek. zordur.
sonuç: gitmedim o da gelmedi. ama hatun kişiyi kesmedim, bana bir kaç kez baktı, o kadar, sonra arkadaşım çıktı yürüyoruz arkama dahi bakmadım,
üzüldüğüm şey, acaba onu bilmeden incitmiş olduğumdur, eğer yanlış anlamışsa.