bazen çok küçük ayrıntılarla kendini gösteren düşüncedir. misal şehrinizde kar yağmaz, siz tam da kar insanısınızdır.. o noktada "yanlış doğum" olayınıza kimse kızmaz, hatta üzülürler halinize..
herşeyden şikayet eden, ama hiç birşey yapmayan , başkalarının giyimlerine düşüncelerine müdahale eden herşeyi kendine yontan insanlarla aynı ülkede yaşamak istemeyen bünyelerin ütopyalarıdır. hani sabah bu kadar kaosun olmadığı bir ülkede uyanmak istemek gibi...
her insanın kendi dünyası vardır; dünyası içinde küçük bi ülke besler..
çocuklukları hatırlayın ya da çocukları..hangisi evlerin pastadan yapıldıgı bi ülke istemez?
ya da hedi nin dedesinin yanında olup, özgürce koşabilmeyi kim arzulamaz?
ya da özgürce yanındaki insanla sevişebilmeyi..
ya da ne olursa olsun yargılanmamak istenmeyi?
her insanın bi dünyası vardr; içinde küçük bi ülkesi.
geceleri hatırlayın, hani o ıssız ve sakın olan geceleri.
yalnızlığın tatıldıgı, ayna bakarkenki yüzün değişim evresini..
kim istemez ki, ama her doğulan ülke yanlış ülkedir baştan sona.
istekler arzular ne derece bicimlenirse..
bugün gidin, doğma büyüme bi amerikalı kapısına; cöplük içinde yasadıgı ülkesinde kısıtlamalarından şikayet edecektir..
avrupaya gidin..almanya ya, hepsi nasıl köle gibi calıştıgından ket vuracaktır..
işte inanca iten kişiyi, hayallerinin ülkesinde olma isteğidir aslında.
pastadan yapılmış bi ev,
sokakta korkmadan gezebildiğin bi dünya..
kavafis' in şehir adlı şiirinde şiddetle reddedilen durum.
--spoiler--
"Bir başka ülkeye, bir başka denize giderim," dedin,
"bundan daha iyi başka şehir bulunur elbet.
Her çabam kaderin olumsuz bir yargısıyla karşı karşıya;
-bir ceset gibi- gömülü kalbim.
Aklım daha ne kadar kalacak bu çorak ülkede?
Yüzümü nereye çevirsem, nereye baksam,
kara yıkıntılarını görüyorum ömrümün,
boşuna bunca yıl tükettiğim ülkede."
Yeni bir ülke bulamazsın.
Bu şehir arkandan gelecektir. Sen gene aynı sokaklarda
dolaşacaksın. Aynı mahallede kocayacaksın;
aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
Dönüp dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda. Başka bir şey umma-
Bineceğin gemi yok, çıkacağın yol yok.
Ömrünü nasıl tükettiysen burada, bu köşecikte,
Öyle tükettin demektir bütün yeryüzünde de. *
--spoiler--