fırat tanış ın bestelediği emre altuğ un ise yorumladığı bir şarkıdır. fakat bestecisinin yani fırat tanış ın yorumuyla dinlenmesi şiddetle tavsiye edilir.
şaşırtıcıdır ki; fırat tanış'tansa emre altuğ daha içten daha hoş söyler. bülent ortaçgil kaydı bulunamayandır fakat asıl o söyler diye hatırlanandır, sanki?
uzun süre dinlediğiniz kişiye bu kelime ile cevap verdiğiniz takdirde " aslında düşüncelerin yanlış ama yine de seni dinledim anlamı veren tılsımlı kelime bir de a sını uzatırsanız karşıdaki kişiyi kolaylıkla susturursunuz.
ekşide bile yazmış birisi olarak, bu şarkı için özellikle burada bir iki kelam çiziktirmemek yanlış olurdu sanki.
uzun zamandır telefon melodim olan bu parçayı bir iki hafta dinlemeyip, sonra da üstüste birkaç kere dinlemek çok daha güzel oluyor aslında. kimi zaman telefonum çalarken, daha uzun dinlemek için, telefonumu hemen açmadığım oluyor. ''len zaten parça elinin altında deli misin olm; aç dinle'' diyen olur. ama işte öyle bir parça değil bu şarkı. hayatın bir yerinden, aniden çıkıp hayatınıza girmesi belki de, sizin içinizi daha da oyan. çünkü neden bilindik kalburüstü parçalar vardır, ama 20 ama 30 senedir dinleriz. işte yani ondan da fazlası zannıma karşı, zannımca.
bir de şu fırat tanış - emre altuğ düellosu var bir türlü anlamlandıramadığım. fırat tanış içerisinden geçen şeyleri öyle bir kaleme dökmüş ki, zaten saygıyı hak ediyor fazlasıyla; ki şarkının gerçek sahibi olarak da yorumunun da aynı ekseriyette mükemmel olduğu aşikar. yüreğini kalem yapmış o davudi sesiyle kimi vakit güzelce dillendiriyor parçasını.
ama diğer yandan da her daim desteklediğim nokta, emre altuğ versiyonunun da aynı derecede mükemmel olduğudur. hem emre altuğ çok iyi söylemiştir, hem de düzenlemesi açısından, parçanın ritmi, enstrumental yapısı sesine uyumunu sağlar. bir de o klibiyle izlediğim vakit bitiyorum parçaya. sanki soğuk vucüdumdan çok beynime işliyor. ömrüm el versin daha çok telefon açmam ben, bu şarkıyı dinlemek için.
fırat tanış söylesin hep denilesi şarkı. insanın içine mi işliyor ne ! geride sevdiceği bırakanların çok dinlememesi gerekir. zira alır götürür, derbeder eder.
insanoğlunun fikir ve duygu kamuflajı olan kelime bağlaç ne neyse işte.
her şeyin bir şeyi var
hayırlısı
ve yani...
bu üçü ile dünyayı daha yaşanılır bir yer haline getirebilirsiniz. her boka bu cevapları vererek, en kritik durumlardan senin bin tane felsefe yaparak kurtulamayacağın kadar rahat kurtulabilenler var. sen hala mal gibi "ama aysel dur açıklayayım" de, "hayır efendim bu tablolar size öyle düşündürtebilir ama aslı şu ki..." de. sksen bir "yani" nin, "hayırlısı" nın yerini alamaz.
üst düzey muhabbetlerde "yani"yi,
orta direk mevzularda "hayırlısı" yı
varoş kesimde de "her şeyin bi şeyi var"ı tavsiye ederim.
iddia ediyorum bu şarkıyı kim söylerse söylesin etkileyici oluyor. getir en vasatından bir şarkıcı, başlasın "dara diri raaaammm dara ri raaaammm" diye o aradaki melodiyi söylemeye, kendinden geçersin.
artık buna sanat mı demek lazım yüzyılın hipnozu mu demek lazım bilmiyorum. fırat tanış desek yeterli olur belki.