ozellikle gece yatarken boyle o yansimayi izlerim kafami oraya cevirip, oyle bi hosuma gider, boyle bi rahatlik hissi verir nedense, gozume hos gelir, dalarim giderim baska dunyalara ...
gece yer yatağında yatarken, biraz da sobaya uzak olmak gerek, mümkünse duvar kenarında yatıp duvarın soğukluğuyla ateşin sıcaklığı arasında kalıp o huzuru yaşarken, insanı mest eden hadise. bu görüntüye bir de sobanın içinde yananların çıtırtısı eklenince o kadar güzel uykuya dalınır ki daha iyisi varsa anne kucağında uykuya dalmaktır.
Küçüklüğümün rengarenk hayallerinin gerçeğe dönüştüğü andı adeta. Her gece uyumadan önce tavandaki turuncu ışığın sobadan çıkan sesle uyumlu bir şekilde dans edişini hayranlıkla izlerdim. Tempolu Sesler ve hareketli ışık sobanın içindeki ateşin hararetini nasıl da hissettiriyordu! Çok heyecan vericiydi. Aynı heyecanı her gece tekrar tekrar yaşardım.
Uzun uzun anlamsızca bakarsın,hayallere dalarsın,ateşin dansına aşık olursun.
Tüm gece o ateş yanmasını ve ateşin dansını izlemek istersin. Dışarda rüzgar vardır,rüzgarın uğultusu duyulur derin hayaller alemine dalınır.
yokluk, uzaklık, bir çatının altında yatıyor olmanın verdiği huzur, dışarısının karlı ve soğuk olması, radyo dışında teknolojik aletin olmaması gibi unsurlar bileşince akşam erken yatmak durumunda kalıp radyo eşliğinde yanan sobanın deliğinden tavana ateşin vurmasını izleyerek hayeller kurmak ve uyayakalmak.
Sobalı odada yer yatağında yatarken sobanın , gecenin o en güzel saatlerinde tavanda sürekli yansıyan ışığını izlerken bir yandan içinde yanan odunların çıtırtısını dinlemek.. Yorganı omuzlarına kadar çekip sırt üstü dümdüz tavanı izlemek. Ara da bir pencereden gökyüzünün görünen kısmına bakıp hayaller kurmak..
Dönmek istediğim nadir anlardan biridir.