yalnızlığın ağır geldiği anlar

entry50 galeri0
    26.
  1. Yalnız olmayı kendi sectiğini anlayamayacak kadar yalnız olmak.
    4 ...
  2. 27.
  3. 31 çekmekten artık kolunuz yorulmuş ve izlediğiniz pornolar size zevk vermemeye başlar işte bu koyar. Tabi daha sonra Unutuyorsun bunları o ayrı tabi
    0 ...
  4. 28.
  5. Olanca kalabalığın içinde, yalnızlığın dibine vurmak.
    0 ...
  6. 29.
  7. Hasta olduğun anlardır.
    Tüm o 'ben yalnızlığı seviyorum yaa' teoremin çöker üzerine.
    3 ...
  8. 30.
  9. Dün yılbaşıdna hep beraber eğlenirken bugün kendi yalnızlığım, deniz manzaram kitaplarım ve bilgisayarımla yaşıyorum.
    ilk defa bu kadar ağır geliyor yalnızlık. Yılbaşını arkadaşlarla geçirilen geceden sonra evde kaldığınız an hissedilen zamandır.
    0 ...
  10. 31.
  11. 32.
  12. kafanı yastıga koyup müzik dinledigin anlardır. akşam üzeri genelde hava kararınca gelen bok gibi anlardır.
    1 ...
  13. 33.
  14. yazın tam ortasıydı. saunadan bir farkı olmayan küçücük çatı katı odamda kitap okuyordum, daha doğrusu okumaya çalışıyordum.

    bir süre sonra telefonuma gelen mesaj sesiyle birden irkildim, heyecanlandım. beklemediğim bir şeydi, epeydir telefonumdan bir ses çıkmıyordu. ne arayan ne de soran vardı. gerçekten heyecanlanıp, kitabı bırakıverdim elimden ve telefona koştum. o kısa sürede kimden mesaj gelmiş olabileceğini, acaba mesajda bana ne yazılmış olduğunu düşündüm heyecanla. telefonu elime alıp mesajı okuyunca bu çocukça heyecanım yatışmıştı. işi düşen birisinin attığı mesajdı.

    daha sonra kitabımın kapağını tekrar açıp, kaldığım yerden devam etmeye çalıştım ama kısa bir süre hiçbir şey okuyamadım. kendimden utanıyordum.

    sıkıcı derste saniyeleri sayan bir öğrencinin teneffüs zilinin sesini duyar duymaz kapıya fırladığı gibi telefona fırlamıştım. bu çaresizliğim kısa bir süre kendimden utanmama neden olmuştu.

    uluslararası zaman ölçüsü bakımından kısa fakat psikolojik açıdan daha uzun gelen bir süreden sonra yeni sayfalarda yavaş yavaş ilerledim...
    1 ...
  15. 34.
  16. Sevdiğiniz birinden ayrıldığınız an. Yalnız olmasanız da öyle hissettirir.
    2 ...
  17. 35.
  18. Arkadaşlarınla buluştuktan 1-2 saat sonra, herkesin sevgililerine veya başka arkadaşlarına gitmek için kalkması, senin de "e napayım, eve gideyim bari..." diye ağır ağır yürümen.
    7 ...
  19. 36.
  20. Ağır falan gelmiyor, alistiktan sonra insanlar ağır geliyor.
    4 ...
  21. 37.
  22. Boğazında bir şey düğümlenir ,ne yanına gidip kimseye anlatabilirsin ne de telefon rehberini karıştırman işe yarar .Gözlerin dolar ve yapayalnız olduğunu iliklerine kadar hissedersin zor bee.
    6 ...
  23. 38.
  24. Yalnızlıktan kasıt, duygusal bir birliktelikten yoksunluksa, bu bazen tercihtir, nadas durumudur, ya da o büyülü çarpışmanın olmama hadisesidir ve ağır gelmez.

    Doğru zamanda, doğru insanla karşılaşabilme ihtimali insanı güçlü tutar.
    Velev ki olmadı, yapacak çok şey yoktur, yalnızlıkla barışık olmak gerekir.

    Dostlarınız ve aslan gibi bir aileye sahipseniz daha hafif atlatılır bu süreç.

    Ama en çok kavanoz kapağı açamadığımda ya da ne bileyim eşşeek kadar valizleri tek başıma sırtlandığımda koyuyor yalnızlık.
    Zamanla onu da halletme tekniklerini öğreniyor insan.
    Kim korkar hain kurttan, pehhhh?!
    5 ...
  25. 39.
  26. kana kana ağlarken ,
    gülümsemeyi hatırlatacak biri olmadığında..
    11 ...
  27. 40.
  28. Canının çay istemesiyle denk gelen anlardır.

    Kalkıp çay demlemeye erinirsin, zaten demlesen de ancak 1 bardak içersin, gerisi ziyan olur.
    5 ...
  29. 41.
  30. Gece tek başına uyunan anlar.

    Ben yalnız uyuyacak adam mıyım lan allahsızlar!

    Tamam sakinim.
    1 ...
  31. 42.
  32. 1. bayramlar.
    2. böbrek sancılarının tuttuğu anlar.
    2 ...
  33. 43.
  34. Geçirilen zor zamanlarda çok ağır gelir, sonrasında da kimseye bağlanılmaz, herkesin ve her şeyin gelip geçici olduğu öğrenilmiş olur.
    3 ...
  35. 44.
  36. Elleriniz dolu mutfaktan salona geçerken kapalı kapıyı açamadığınızda,

    Yemeği hazırlarken tadına karar veremediğinizde,

    içerken bardağınızı kaldırdığınızda gönülden bir '' nazdrovje''diyemediğinizde,

    Cafe/restaurant a gidip o koca masaya tek başınıza oturduğunuzda,

    Hasta hissedip ateşinizi kontrol etmeye kalktığınızda,

    Evin içinde döne döne bir eşyanızı arayıp saatlerce bulamadığınızda...

    Bu liste çok uzar inanın ama güzel taraflarına odaklanmaya çalışmalıyız bence. Mesela daha az bulaşık gibi.
    3 ...
  37. 45.
  38. yanınızda seslenecek kimsenin olmamasıdır. ağır ancak böyle gelir. geçenlerde biri yazmıştı. hayatınızda gönül anlamında sevgiliniz olmaması değil yalnızlık. evde veya bir yerde tek kalıp kimseden yardım isteyememek tarzında bir şeyler demişti. ben bayağı bir utanmıştım okurken. kendi adıma yani. sen yalnız değilsin dedim kendi kendime, sen şımarıklık yapıyorsun hatalarından ders çıkarmıyorsun dedim.
    4 ...
  39. 46.
  40. Tek başına bir şişe şarabı bitirdiğin, kendi kendine konuşmaktan kafan patladığı için en sevdiğin kitabın altı çizili yerlerini ağır ağır okuduğun andır.
    0 ...
  41. 47.
  42. 48.
  43. Başarısızlıklar, üzücü anlar. Sonuçta mutlu anlar herkesle paylaşılıyor ve her insan kendine orada yetiyor. Ama tersi zor olabiliyor.
    (bkz: Ölüyorum haberin yok)
    1 ...
  44. 49.
  45. hastayken zar zor kendine çorba yapmayı başarıp, sonrasında hastalığın verdiği duygusallıkla tek başına o çorbayı içemediğinde...
    1 ...
  46. 50.
  47. üniversite koridorlarında, bahçesinde tek başına dolaşmaktır. özellikle birinci sınıfta ağır gelir. sonra da iyi ki yalnız başımayım dersiniz.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük